Kötü oyunu, sahadaki güç farkını, istek ve özveri farkını, kısacası hepsini geçtim…
Beşiktaş’ın kulübesine dikkat edin… Skoru korumak ve değiştirmek için her futbolcu mevcuttu…
Necip Mustafa ve Muhammet girdi, Ömer Şişmanoğlu, Mehmet Akgün Ersan Gülüm’e gerek duyulmadı…
Peki Bursaspor’un yedek kulübesinde skoru değiştirecek kim vardı?
Orta sahanın aksamasını Musa Çağıran mı giderecekti?
16 yaşındaki bir genç Sivok ve Escude arasında ne yapabilirdi?
Oyuna giren Kazım sezonun ilk resmi maçına çıkmıştı…
Ferhat ise geçen sezon anlık parlamalarını bile yapamayacak durumdaydı…
İki kadro arasında büyük bir fark vardı…
O fark da kısaca şuydu esasında: Önder Özen…
Yani Beşiktaş’ın Futbol Genel Direktörü. Bir kadronun nasıl şekilleneceğini, nereye takviye yapılacağını ve ekibe uygun teknik direktörün nasıl seçileceğini gösterdi bize…
Peki Özen’in bu görevini üstlenen Ayhan Barışıcı ile transferi yürüten Barış Güçlü ne yaptı?
Tarkan Batgün’ün scout sisteminden kendilerine göre uygun olan oyuncuları seçip transfer ettiler…
Batgün de zaten transferlerin ardından kulübün bünyesine katıldı…
Bu ekip Bursaspor’un 34 maçlık serüvenin en az 28’sinde hücum oynadığını kavrasa bu hantallıktaki Civelli’yi kadroya katar mıydı?
Ya da ‘orta sahada Belluschi’nin alternatifi yok’ deyip harekete geçmesi gerekmez miydi?
Kanatların aksadığını, forvetin alternatifsiz olduğunu bilmez miydi?
Eğer Önder Özen kalibresinde olsalardı bilirlerdi…
Geçen sezon 3-0 mağlup ettiğin rakibine adeta ezilerek aynı skorla hem de aynı statta mağlup oluyorsan gelen eleştirileri de doğal karşılayacaksın…
Bu dönem Tolga Zengin (30), Serdar Kurtuluş (26), Motta (25), Franco (22), Atiba (30), Kerim Frei (20), Eneramo (28), Gökhan Töre (21) ve teknik direktör Slaven Bilic’i bünyesine kattı…
Bursaspor’un bir sistem kurması bekleniyor ancak eş-dost profesyonelleri kulübü doldurmaya devam ediyor…
Böyle olunca da taraftar bağırıyor: ‘Barışıcı gol gol gol.’
Haksızlar mı?
Yorum sizin…