O gün, bugün değil…

Bursaspor’da bir kesim kaostan besleniyor…

Neymiş takım futbol oynamıyormuş…

Neymiş, Batalla’nın tecrübesi yokmuş…

Neymiş Başkan Enes Çelik sosyal medyadan oyunculara, teknik kadroya ayar veriyormuş…

Teknik direktöre takımı nasıl oynatacağını söyleyen sosyal medya kullanıcıları da var, başkana kulübü nasıl idare edeceğini yazan da…

O günler artık geride kaldı…

Bursaspor ne çektiyse kulübün dışarıdan, uzaktan kumandayla idare edilmeye çalışılmasından çekti…

Kusura bakmayın ama bazılarına en amiyane tabirle ‘Rahat batıyor’…

Bunları geçmişte yapılan icraatları en çok eleştiren, Özlüce’ye, Vakıfköy’e girişine, takımla aynı uçağa binmesine izin verilmeyen bir kişi olarak yazıyorum…

Çok şükür o zaman yaptığımız eleştirilerde ne kadar haklı olduğumuz bu günlerde kamuoyuna duyurulan borç rakamlarıyla ortaya çıktı…

Fabrikalar satılırken, oyuncular başka kulüplere peşkeş çekilirken, menajerlere milyonlar saçılırken hep yazdık, Markaj’da dile getirdik, kimilerinin istemediği adam ilan edildik…

20 milyon Euro’nun üzerinde transfer geliri elde edildiği dönemde ‘Nerede bu paralar?’ diye sorduk…

Tehditler aldık…

Ama hiç geri adım atmadık…

Hakkımızda açılan davaların hepsinden aklanarak çıktık…

O dönem kulüp uçuruma sürüklenirken susmadıysak bugün de yapılan icraatları görmezden gelemeyiz…

Çok uzağa gitmeyin, geçen sezon Bursaspor için ulusal medyada atılan başlıklar nasıl unutulur?

‘Şampiyon kulüp kapanıyor mu?’ manşeti herkesi derinden yaralamadı mı?

Ne çabuk unutuldu o günler…

Pablo Martin Batalla idaresinde lig ve kupada bu sezon Bursaspor 6 maç oynadı…

5 maçı kazandı, bir maçı berabere bitirdi futbolcular…

Sadece bir beraberlik var…

Elbette bir gün yenilecek Bursaspor…

Her maçını kazanan takımı tarih yazmadı…

Atılan 10 gole karşılık, şu ana kadar gol yemedi kaleciler Anıl Atağ ve Zekeriya Topayan…

Türkiye’de profesyonel liglerdeki 139 takım içinde gol yemeyen tek takım unvanının sahibi Bursaspor…

20 bin 760 kombine satıldı…

İç sahadaki iki maçta tam 84 bin 460 taraftar tribünde yer aldı…

Üst üste iki maçta tribün rekoru kırıldı…

Hatırlatırım geçen sezon Bursaspor neredeyse bin kişi önünde oynuyordu kendi sahasında 2. Lig’de…

Enes Çelik başkanlığındaki yönetim 1,6 milyar liralık borcu topladıkları bağışlar ve bireysel katkılarıyla 900 milyon liraya indirdi…

Eski yöneticilerin alacakları hariç kulübün borcu 300 milyon lira seviyelerinde…

Ve bunların hepsi Enes Çelik’in 27 Mayıs’ta mazbatasını almasının üzerinden geçen 135 gün içerisinde gerçekleşti…

Şu an Türkiye’nin en popüler kulübü Bursaspor…

Fenerbahçe kongre üyesi bir dostumu geçen hafta Muşspor’la oynanan maça götürdüm…

Sırf o istedi, tribündeki ambiyansı merak etti diye…

Bu pazar günü de Beşiktaşlı bir arkadaşımı yine o istedi diye çocuğuyla birlikte maça götüreceğim…

O da görecek oğluyla birlikte Bursaspor tribünlerini…

Bursaspor tıpkı şampiyonluk dönemindeki gibi ülkenin takımı olma yolunda ilerliyor…

Geçen sezon berberlerde saçlarını Icardi modeli kestirmeye çalışan küçük çocuklar günümüzde Bursaspor’dan kendilerine yeni rol model arıyor…

Yaygın medyadaki dostlarımız Bursaspor’un maçlarına akredite olmak için müsabaka gününü bekliyor…

Geçen sezon Bursaspor’u gündemine almayan ajanslar hemen her gün kulübün kırdığı yeni rekoru haberleştiriyor…

Sosyal medyada milyonlarca takipçisi bulunan hesap sahipleri Bursaspor’la ilgili paylaşım yapıyor…

O zaman bir detayı daha sizlerle paylaşalım…

Geçen ay İspanyolların dünyaca ünlü spor dergisi Panenka’ya röportaj verdim…

Panenka’nın editörlerinden Roger Xuriach’ın yönelttiği sorular üzerine iki sayfa boyunca Bursaspor’u, Timsah Yürüyüşü’nün öyküsünü, İbrahim Yazıcı’yı, Majid Musisi’yi, Sedat Özden’i, Nejat Biyediç’i, Ömer Erdoğan’ı, Pablo Martin Batalla’yı anlattım…

Şampiyonluğun nasıl geldiğini, hala hafızamızda olan kutlamaları, Atatürk Stadı’nı, Timsah Arena’yı, tribünleri, taraftarın Türkiye’de kırdığı rekorları, Bursa’nın Türkiye’de ekonomik, tarihsel, turizm ve sosyal açıdan taşıdığı önemden bahsettim…

Bursaspor’un Bursa ve ülke futbolu için ne ifade ettiğini en anlaşılır biçimde dile getirdim…

Adamlar İspanya’dan Bursaspor’un bu diriliş öyküsünün detaylarını merak ediyor ve haberleştiriyor…

Biz de onların sorularını yanıtlıyoruz…

Bursaspor uluslararası platformda en iyi şekilde daha iyi tanınsın diye mücadele ediyoruz…

Bursa’da bir kesim de ivme kazanmış tekere çomak sokmaya çalışıyor…

Yapmayın…

Bu kadar vicdansız olmayın…

Batalla’ya ‘Tecrübesiz’ diyeceğinize ona nasıl destek veririm diye düşünün…

Ekibiyle birlikte kulübün 135 günde çehresini değiştiren Enes Çelik’e nasıl yardımcı olabilirim diye kafa yorun…

Eleştirilecek zaman geldiğinde hepimiz eleştiririz…

Ama unutmayın…

O gün, bugün değil…