Terör ve demokrasi

CHP’nin kerhen desteklediği dokunulmazlık dosyalarının mahkemeye sevki ile ilgili anayasa değişikliği Cumhurbaşkanı’nın onayı ile kanunlaştı. Komisyonda evet diyen CHP genel kurulda referanduma gitmeyecek kadar oy verdi. Referanduma gidilmiş olsaydı bu durumun siyasi sonuçları olacaktı.  Bu kanun teklifinin ana sebebi teröre destek veren PKK uzantılarının dokunulmazlıklarını kaldırmaktı. Ancak AK Parti de bu duruma geçici bir çözüm olacak teklifle geldi. 
Kanun yürürlüğe girdikten sonra işlenecek terör suçları dokunulmazlık kapsamı içinde olacak. Yürürlük tarihinden sonra bütün fezlekeler ilgili mahkemelere geri gönderilerek dava süreçleri başlamış olacak. 
PKK uzantıları bu süreçte ifade vermeye dahi gitmeyeceklerini belirtiyorlar. Dosyaların içeriğine baktığımızda tutuklanmayı gerektiren birçok iddia mevcut. İfadelere gitmemeleri halinde polis zoruyla götürme kararı çıkacak, tutuklamaların infazı gerekecek. PKK uzantıları bu süreçte her türlü çirkefliği öne çıkararak mağdur edebiyatı yapacaklar. 
Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti elbette. Bütün bu uygulamalar demokrasinin şartları içinde yapılacak. 
Bugüne kadar çok fazla bedel ödediğimiz, gençlerimizi, hamile kadınlarımızı bile katleden, şehit eden bu teröre daha fazla tahammül gösteremeyiz. Teröre ve teröre destek veren herkese haddini bildirmeliyiz. 
Sabırlarımızın taştığı bu dönemde teröre müsamaha göstererek gereksiz hedefler peşinde koşan ülkeyi yönetenler de yanlışlarının farkındalardır umarım. 
Terörle etkin mücadele kararlı bir şekilde devam etmeli ve terörün kökü kazınmalıdır. Erken seçim, ara seçim hesapları yapılmamalı ülkenin önceliklerine yoğunlaşılmalıdır.