Hava Durumu

MÜSİAD’tan Bursa raporu; Ligden düşmeye başladık

Yazının Giriş Tarihi: 08.01.2025 08:07
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.01.2025 08:09

Bursa, tarih boyunca ticaret ve sanayinin kalbinin attığı Anadolu’nun en önemli kentlerinden biri oldu. Osmanlı ile başlayıp Cumhuriyet ile devam eden önemde sanayi yatırımlarıyla ön plana çıkan Bursa, hep ilkleri başardı.

Bugün tekstil ve otomobil denilince akla gelen Bursa ihracatta da İstanbul’un ardından uzun yıllar ikinci sırada yer aldı. Bursa ekonominin lokomotifi olmanın yanı sıra yıllık 8 milyar dolarlık fazlasıyla dikkat çeken merkez oldu. Hatta zaman zaman Bursa gibi 10 il olsa Türkiye’nin cari açığı kalmaz değerlendirmeleri de yapıldı.

Ancak Bursa son yıllarda ihracat dolar bazında artış sağlasa da dördüncü sıraya düştü. Rekabetçi olduğu tekstil ve otomotiv sektöründe de gerileme yaşandı. En önemlisi de girişimci ve öncü rolü biraz geride kaldı.

MÜSİAD Bursa Şubesi Sektör Kurulları Bursa ekonomisini mercek aldı. Moda deyimiyle tüm sektörlerin tomografisini çekti. İki yıllık çalışmalarıyla hazırlanan ‘Bursa Ekonomisi Raporu’, düzenlenen bir basın toplantısıyla dün kamuoyuna sunuldu.

MÜSİAD Bursa Şube Başkanı Alparslan Şenocak, Bursa MÜSİAD Şubesi Sektör Kurulları’ndan Sorumlu Başkan Yardımcısı Halil Atalay ve 16 Sektör Kurulu Başkanı katıldı.

Alparslan Şenocak, raporun tanımında yaptığı konuşmada, Bursa ekonomisinin Türkiye’nin üretim ve ihracat lokomotiflerinden biri olduğunu vurgulayarak, şehrin 18,2 milyar dolarlık ihracat hacmiyle ekonomiye güç kattığını ifade etti. Ancak, ihracatta İzmir’in ardından 4. sıraya gerilemiş olmasının, Bursa’nın potansiyelinin tam anlamıyla değerlendirilemediğinin göstergesi olduğunu belirten Şenocak, ‘Şehrimizin hak ettiği üst sıralara ulaşması için yenilikçi adımlar atılmalı, katma değerli üretim ve dijital dönüşüm konularında ciddi yatırımlar yapılmalıdır.” şeklinde konuştu.

Şenocak, toplantıda, sanayicilerin sorunlarına da vurgu yaparak, özellikle şehir içinde sıkışan plansız sanayinin, modern organize sanayi bölgelerine (OSB) taşınmasının gerekliliğini söyledi. Şenocak, bu adımın yalnızca üretim süreçlerini iyileştirmekle kalmayacağını, aynı zamanda şehir içi trafiği ve altyapı üzerindeki baskıyı da azaltacağını ifade etti.

KOBİ’lerin üretim ve ekonomideki kritik rolüne vurgu yapan Başkan Şenocak, “Uygun finansman kaynaklarının sunulması, düşük maliyetli krediler ve ihracat teşvikleri, sanayimizin sürdürülebilir büyümesine büyük katkılar sağlayacaktır. Bu adımlar, sadece bugünün sorunlarını çözmekle kalmayacak, aynı zamanda Bursa’yı geleceğin ekonomisine hazırlayarak daha güçlü ve dirençli bir sanayi altyapısına kavuşturacaktır’ diye konuştu.

Bursa Ekonomisi Raporu’nu hazırlayan MÜSİAD Sektör Kurullarına teşekkür eden Başkan Şenocak ‘Bu çalışmamız yalnızca mevcut durumun bir analizi değil, aynı zamanda geleceğe dair çözüm odaklı bir yol haritasıdır. Raporda, 16 sektörün dünya, Türkiye ve Bursa ölçeğindeki mevcut durumları detaylı bir şekilde ele alınırken, karşılaşılan sorunlara yönelik stratejik çözüm önerileri sunuluyor. Lojistik altyapının güçlendirilmesi, enerji verimli projelere destek verilmesi ve turizmin çeşitlendirilmesi gibi başlıklar raporun öne çıkan konuları arasında yer alıyor. Katma değerli üretimden lojistik altyapıya, yeşil dönüşümden dijitalleşmeye kadar birçok alanda somut öneriler sunan raporumuz, Bursa’nın ekonomik hedeflerine ulaşmasında rehber olacaktır. Bursa iş dünyası olarak, birlik içinde çalışarak şehrimizi daha rekabetçi ve güçlü bir konuma taşıyacağız” diye konuştu.

TEKSTİL VE OTOMOTİVDEKİ GERİLEMENİN NEDENİ İŞGÜCÜ MALİYETLERİ

Toplantısının soru-cevap bölümünde de yaşanan sıkıntıların salt firmaların hareketleriyle oluşan bir durum olmadığını da ifade eden Şenocak, şunları söyledi:

Burada alınmış yanlış kararlar veya zamanın alınmamış kararların da çok büyük etkisi olduğuna dikkat çekti. Şenocak, şöyle devam etti:

‘Kamunun gecikmişlikleri var. Zamanında alınmamış kararlar maalesef sektörlerde birçok yaraya sebebiyet verdi. Bizler iş adamları derneği olarak asıl yapmamız gereken işin mutfak kısmında olduğumuz için neler yaşadığımızı ilgili kanallarla zamanında bu tespit ve önerileri vermemiz kamuoyunu oluşturmamız bu baskıyı kurmamız ve bununla alakalı idareyi göstermeleri için yaptırmamız lazım. Burada biz elimizi taşın altına sokarken biraz özeleştiri yaparken kendimizden başlıyoruz’ dedi.

Tekstil ve otomotiv gibi Bursa’da başat olan sektörlerde gerilemenin sebeplerinden birinin küresel ölçekteki krizin yanı sıra tekstil ve otomotivde iş gücü maliyetlerinin artması olduğunu da vurgulayan Şenocak, konkordato artışlarıyla ilgili bir soru üzerine de şöyle devam etti:

Yaşadığımız dönemde faizlerin yüksekliği finansa ulaşmakla ilgili problemlerin büyük ölçüde yaşanmış olduğu ve finans maliyetlerinin de oldukça yüksek bir seyirde olması firmaları olumsuz yönde etkiledi. Hep şunu diyorlardı bir tsunami geliyor nefesini iyi tutanlar süreçten çıkacaklar diyorlardı. Nefesi tutabilmek için idmanlı olmak gerekiyordu . Bu süreçlerde yaşanan kondordato ilanları da Türkiye ortalamasına bakıldığında Bursa’da da yüksek sayıda oldu. Ama taşlar yerine oturmaya başlıyordu. Bu son 2025 başına doğru geldiğimizde bu konkordatolar gerçek anlamda kullanılmadığını da görmeye başladık. Konkordatoların biraz kaçak güreşmek. O yüzden 2025’i ticari ahlak yılı ilan edilmesini talep etmiştik. Konkordatolar aslında firmaları koruma amaçlı bir yapı iken bunları fırsat amaçlı bir yapıya döndürdük maalesef.’

BURSA SANAYİSİNİN EVRİLMESİ GEREKİYOR

Şenocak, Bursa’nın ihracatta gerilemesi ve girişimci ruhundaki eksikliğin nedenleriyle ilgili bir soru üzerine de, şunları söyledi:

‘Biz 2024 yılı olarak değerlendirdiğimizde zaten süreçte bütün sektörlerde bir daralmanın olduğu kendi kendimizi disipline ve rehabilite edeceğimiz bir dönem yaşadığımızı hepimiz müşahede ettik. Ama biz hep ileriye doğru bakıyoruz. Raporumuzun temelinde de bu yatıyor. Biz önümüzdeki dönemi şöyle görüyoruz; Bursa’daki sanayi yapılanması çok güçlü. 17 OSB var. Bursa, Türkiye ihracatında dördüncü sırada ikiydi dörde indik. Daha aşağılara inmemesi için yapmamız gereken bu planlı sanayi alanlarının bir an önce hayata geçmesi gerekiyor. Şimdi bizim bunları planlı hale getirmemiz lazım neden ? Bizim üretim kapasitesi için üretebilme kabiliyetimizi arttırabilmemiz için Bu çalışma ortamlarını iyileştirmemiz gerekir. Aksi taktirde biz buradaki ligden düşmeye başladık. Nasıl başladık ihracatımızla alakalı sıkıntılar yaşayarak başladık. Üretim kabiliyetimizi yitirerek başladık. Artık sanayimizin evrilmesi gerektiğine inanıyoruz. Konvansiyonel üretimden birazdan dijitalle alakalı savunma sanayi ile alakalı otomotivle alakalı sektörlerimizi yenilememiz lazım. Bu yatırımlarla ilgili başlıklarımız da zaten burada raporda yer alıyor’

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.