Çelik’ten bir kez daha 50+1 yorumu: Siyaseti yoruyor, sistemi yaralıyor

Türkiye, 2023’te önemli bir seçime hazırlanıyor. Hem Cumhur hem de Millet ittifakı,  anayasa değişikliğiyle kabul edilen 50+1 üzerinden hesap yapıyor. Bu sistemde bırakın yüzde 1-2’yi binde 8 oy oranı bile sonucu etkiliyor.

AK Parti hükümetlerinde 11 yıl bakanlık yapan Faruk Çelik, önceki gün hakkındaki iddialara yanıt vermek için basınla buluşmuştu. Bu toplantının yerel siyaseti ilgilendiren bölümünü dün sizlere aktarmıştım. Toplantının genel siyaset ve EYT ile ilgili bölümünü yazayım. 

Faruk Çelik’in 2019 Eylül ayında Olay Gazetesi Başyazarı Ahmet Emin Yılmaz’a yaptığı 50+1’in, 40+1’e çekilmesiyle ilgili değerlendirmesi o günlerde gündeme bomba gibi düşmüştü. Uzun süre Ankara siyasetinde konuşulan bu konu daha sonra küllenmişti.

Toplantının ‘atış serbest’ bölümünde,  ‘AK Parti merkezinde bu konunun gündemde olup olmadığı’ ile ilgili soruya önce ‘Böyle bir gündem yok’ sözleriyle kısa yanıt veren Çelik, daha sonra görüşlerini detaylandırdı:

‘ Ben kanun çıkarken bunun doğru olmadığını söyledim. Oy kullanırken yanımda şahit arkadaşlar var. 50+1 uygulamasının Türkiye’nin hem ekonomik hem de sosyal gerçeklerle bağdaşmadığını söyledim. 50+1 büyük fedakarlıklar yapmayı gerektiriyor. Çünkü bizim siyasi sosyolojimizde 50+1 ‘i yakalamanın çok büyük uzlaşıları gerektirdiğini görüyoruz’

40+1’den kastının 40 üzerinde oy alan anlamında olduğunun altını çizen Çelik şöyle devam etti:

‘40+1 ile yüzde 41’i kast etmiyorum.  40 dediğiniz erişilebilir rakam. Bugün AK Parti ve MHP’nin toplamı 40’a rahat erişiyor. Aynı şekilde CHP-İYİ Parti’nin işbirliği erişilebilir kılıyor. Ondan sonrası siyaseti yormadan olacak olan bir şey. Kim çok daha hüner gösterirse, kim daha çok uzlaşmacı olur ise  40’ın  üzerinde oy alır. Şimdi 50+1 dediğiniz zaman binde birin önem arz ettiği tablo oluşuyor ki bu başkanlık sistemini Türkiye şartlarında yaralıyor’

Objektif bakıldığında 50+1’in güzel göründüğünü ve halkın çoğunluğu oy veriyorsa başkan seçilmenin güzel olduğunu anlatan Çelik, ‘Ama Amerika bile uygulamıyor. Çoğunluk diyor 50+1 demiyor. Biz de bu siyaseti yoruyor’ dedi.

Çelik, HDP konusunun gündeme geldiğini ve iktidarın bu konudaki görüşünü açık açık dillendirdiğini, ancak demokrasi karşıtı terör örgütü eleştirileri nedeniyle ona sahip çıkmak isteyenlerin çıkamadığını ifade eden Çelik, şöyle devam etti: 

‘Siyasetin yorulmaması açısından benim o teklifim vardı ama aslında o teklif herkes tarafından da kabul görüyor ama siyasette muhalefet diyor ki ‘Bak Ak Parti ulaşamadığı için başladı. Yanlış.  Özelde görüştüğüm herkes aynı şeyi söylüyor. 50+1 yüksek bir rakam. 6’lı masayı yormuyor mu? Acayip yoruyor.  Türk siyasi hayatı açısından benim bu değerlendirmem bu. Bir de seçim kanuna koyulması gerekirdi. Biz nereye koyduk. Anayasaya, onu değiştirmek de ayrı yorucu bir takvim’

‘EYT DÜZENLEMESİ ÇOK HASSAS YAPILMALI’

Son aşamaya gelinen EYT düzenlemesinin bu ay içinde Meclis'e gelmesi bekleniyor. 8 Eylül 1999 öncesi sigorta girişi olanları ilgilendiren EYT düzenlemesiyle ilk etapta 1,5 milyondan fazla kişi emeklilik hakkı kazanacak.

İki kez Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlığı yapan Faruk Çelik, EYT ile ilgili bir soru üzerine, ‘Bununla ilgili düzenleme Yaşar Okuyan bey zamanında yapıldı, doğru bir karardı ama bu kademelendirme biraz acımasız olmuştu. EYT’lileri de üzen durum buydu’ yanıtını verdi.

EYT ile ilgili düzenlemenin çok dikkatli ve hassas yapılması gerektiğine dikkat çeken Çelik, şöyle devam etti:

 ‘5 milyonla sınırlı kalmaz başka alanlara da uzanır. Yaş kriterinin kesinlikle kalkmasına karşıyım. Yani 43 yaşında emekli olacak bir durum hiç birimizin katılmaması gereken bir uygulamadır. Şu anda çoğu gelişmiş ülkede üç çalışana karşı bir emekli var. Türkiye’de şu andaki tablo 1,7 çalışana bir emekli.  EYT’den sonra 1,2’ye düşecek. Bu sürdürülebilir değil’

HANLAR BÖLGESİNDEKİ ‘UCUBE’ İNŞAATINDA SON DURUM

Hanlar Bölgesi’nin önünün açılması için Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü proje kapsamında  aralarında Zafer Plaza’nın ek binasının da bulunduğu 39 bina yıkılmış ve meydan projesi inşaatı başlamıştı. Ancak AVM ek binasının bulunduğu alanda, taban betonu atılarak çelik konstrüksiyon ve PVC’nin kullandığı bir inşaat, deyim yerindeyse ‘ucube’ yükselmeye başladı.

Bu bölgede yapılan tüm çalışmaları boşa çıkaracak ve gölgeleyecek inşaatla ilgili gelişmeleri üç gün önce yazmıştım. Konunun ayrıntıları Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin İHA’ya yaptığı açıklamada ortaya çıktı.

Büyükşehir Belediyesi ekipleri 18 Ekim’de alandaki incelemenin ardından tutanak tutup imalatı durdurmuş.  Üst bölümü yıkılan katlara giriş için yapılacak imalatları içeren projenin Koruma Kurulu’ndan onay alması gerekirken, onay süreci tamamlanmadan imalata izinsiz başlanan inşaatta 24 Kasım’da ikinci kez inceleme yapıldığında inşaatın durmadığı tespit edilerek bu durum yeniden tutanak altına alınmış.

İzinsiz uygulamaların kaldırılması ve alanın onaylı projeye uygun hale getirilmesi için Büyükşehir Belediyesi tarafından hukuki süreç başlatılırken, Belediye yetkilileri tarafından yapılan açıklamada,   Bursa Hanlar Bölgesi Çarşıbaşı Kentsel Tasarım Projesi’ne uygun olarak gerçekleştirileceği, onaylı projelere aykırı hiçbir uygulamaya izin verilmeyeceği ifade edildi.

Durum bu; ne belediye ne anıtlar kurulu izin vermemiş ama inşaat devam ediyor. Üstelik İHA’nın bölgeden sanırım drone ile çektiği fotoğraflarda da yapının üzerindeki işçilerin halen çalışmalarını sürdürdükleri görülüyor.

O yapı tamamlanırsa tüm emeklere yazık olacak...