Ak Parti'de üç bakan krizi!

Ak Parti'nin heyecanla beklenen hiçbir şeyin değişmediği o "değişim" kongresinden sonra kurduğum ilk cümle; "Bu yakıcı kabulleniş, sonrası için de bir ipucudur aslında. Buradan bakınca, parti politikalarına dair köklü bir değişimin olmayacağını, bırakın politikaları, parti yönetimi ve beklenen kabine değişiminin dahi sınırlı kalacağını görebiliriz..." şeklinde olmuştu.

Bunun sebebini ise "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 'İç muhasebemizi cesaretle ve özgüvenle yapıyoruz...' demesine rağmen beklenen değişimin olmaması; yirmi yılı aşkın iktidarda olan bir partinin belirli oranda yıpranması ve buna bağlı olarak oy kaybetmesi "normal" karşılanmış, süreci yönetenlerde bir kabahat aranmamış ve değiştirilmeleri gerekli görülmemiş..." şeklinde açıklamıştım.

Aradan geçen onca sürede şaşırtıcı bir gelişme yaşanmadı. Yani, hiçbir şeyin değişmediği "değişim" kongresinden sonra sınırlı olması beklenen kabine değişimi olmadı.

Araya PKK'nın "Silah bırakması" gibi hayli hayati bir mesele girince kabinedeki olası değişim de unutuldu. Aslına bakarsanız bu, biraz da Erdoğan'ın "gündem belirleme" yeteneğinin bir sonucu olabilir. Nitekim, unutulmuş bir konuyu kimsenin beklemediği bir anda gündemine alıp herkesi ters köşe yapabiliyor, Cumhurbaşkanı Erdoğan.

Ben, sayıca sınırlı dahi olsa olası kabine değişimin de böyle olacağı kanaatindeyim ki; zaman zaman partinin derin dehlizlerinde konuşulanlara kulak kabartıyorum. Son gelen kulislere bakılacak olursa, Ak Parti'de "Üç bakan krizi" yaşanıyor.

Şöyle ki; 36'sı çocuk toplam 78 kişinin hayatını kaybettiği Bolu Kartalkaya'daki otel yangınından sonra görevden alınmasına kesin gözüyle bakılan Turizm Bakanı'yla birlikte ulaştırma ve sağlık bakanlarının da gidebileceği konuşuluyor.

Gidecekler tamam, fakat başta/başlıkta altını çizdiğimiz "kriz"in yerlerine kimlerin geleceğiyle alakalı olduğu söyleniyor. Özetle, kırmızı plakalı arabaya binme hülyasıyla yüreği bir güvercin kalbi gibi çarpan çok, ama her bakımdan koltuğu dolduracak adam yok.

Bir anayasa masasının kurulması ihtimaline/ihtiyacına binaen Meclis'ten kabineye geçişlerin pek mümkün olmadığını da hesaba katacak olursak kabine değişimi sürecinin beklenenden daha fazla zaman alacağını söyleyebiliriz.

SON SÖZ:

Ak Parti kulislerinde konuşulanlara bakılacak olursa; kabine değişikliği haziran ayını bulabilir. Bu süre içinde bugün itibariyle değişmesi muhtemel bakanların performansında bir yükseliş veya diğerlerinde bir düşüş yaşanırsa pekala değişecek isimler de değişebilir... O değil de kabineye Bursa'dan bir isim girer mi? Ulaştırma, turizm belki buna tarım, ticaret ve adaleti de ekleyebiliriz, veya mesela Bursa'dan bir Sağlık Bakanı çıkmaz mı, çıkarsa kim olur?