"Devic hastalığı" veya "Devic sendromu daha çok omurilik ve göz sinirlerinin eş zamanlı yada farklı zamanlarda ayrı ayrı tutulması ile karakterize bir hastalık olup bağışıklık sistemindeki bozulmadan kaynaklanır. Hekimler bu hastalığı böyle tanımlıyor.
Bursa Erkek Lisesi'ne kayıtlı evde eğitim alan Devic hastası ve aynı zamanda Görme Engelli olan bir öğrenci var. Mehmetcan Nalbantoğlu 11 yaşında iken aniden hastalanır ve dünyada çok nadir görülen Devic hastalığı teşhisi koyulur.Hastalığı sadece fiziksel olarak ilerlemez. Yaşı 13 olduğunda görme yetisini tamamen kaybeder.
Öğretmenleri Mehmetcan'a evinde ders vermeye başlarlar. Belki de onun için işlenilmesi imkansız gibi gözüken görsel sanatlar dersi ve İngilizce derslerini öğretmenleri ile birlikte evde işer. Mehmet doğuştan görme engelli değildir.Zihninde canlandırmalar yapabilmektedir. Ona öğretmenleri hislerini kullandırarak resim çizdirmeye ve yabancı dil dersini dinleme ve konuşma olarak vermeye çalışırlar. Öğretmenleri onunla ders işlerken ne kadar duygusal anlar yaşasalar da ona engelini hiç hissettirmeden ders işlemeye çalıştırlar.
PROJENİN ÇIKIŞI
Birgün okulun ingilizce öğretmeni ders yaparken, öğrencilerin bir bölümünün mutsuzluğunu gözler. O sırada öğrencilere evde eğitim gören Mehmet'i anlatır. Sonra Bursa Erkek Lisesi Topluma Duyarlı Gençlik Grubu önderliğinde, bir proje oluşturulmaya başlanır. Bu proje oluşturulduktan sonra BEL Müdürü Şahin Boztepe'ye sunulur. Sonra o sıralarda Gençlik ve Spor Bakanlığının proje başvurusu vardır ve bu projeyle Gençlik ve Spor Bakanlığına gönüllülük projesi olarak başvurulur.
Burada amaç evde eğitim alan bir öğrenciyi okul hayatını yaşatmak ve çeşitli aktivitelerde onu akranlarıyla buluşturup okulumuzdan mutlu bir şekilde mezun olmasını sağlamaktır. Bunun dışında diğer öğrencilerin topluma duyarlı bireyler olarak yetişmesine katkı sağlamaktır. Proje Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından kabul edilir.
Projemiz kapsamında Mehmet ile "Yüzme günü,Görsel sanatlar günü,Kitap okuma günü, Doğa yürüyüşü" gibi çeşitli aktivitelerle bir araya gelinir. Aktiviteler sonucu onun ve ailesinin mutlu olması herkesi mutlu eder. Ve Sevgili Mehmet mutlu bir şekilde Bursa Erkek Lisesi'nden mezun olur ve üniversitede sevdiği bir ders olan Tarih bölümünü okumaya başlar.
Proje, Bursa Erkek Lisesi İngilizce öğretmeni Seda Dut koordinatörlüğünde, Görsel sanatlar öğretmeni İlknur Özcan ve Bursa Erkek Lisesi Topluma Duyarlı gençlik grubu tarafından yürütülür.
Evet, Bursa Erkek Lisesi projelerini bir bir hayata geçiriyor. Emeği geçenleri, fikir üretenleri, katkı koyanları gönülden kutluyorum.
Devrim Arabaları 2.0
Ferit Sünneli, Bursa iş ve sanayi dünyasının, son yıllarda da gıda alanında yakından tanıdığı bir isim. Kendisi uzun yıllar BOSCH'ta üst düzey yöneticilik yaptı.
Uludağ İhracatcılar Birliği Otomobil İhracatcıları Birliği başkanlığı ve UİB Başkanlar Kurulu Başkanlığı görevlerinde bulundu.
Şimdi OİB eski YK üyelerinden ve sanayici Burak Arkan ile birlikte bir kitap yayınladı. Sünneli ve Arkan'ın anlatımları Şahin Erdoğan tarafından yayına hazırlandı. Kitap Hümanist yayınlarından çıktı.
Kitabın adı "Devrim Arabaları 2.0/Bir dijital devrim hikayesi".
Burada önce Devrim otomobilinin hikayesi anlatılıyor. Daha sonra da adeta Devrim Arabaları 2.0 denelebilecek benim çok yakından bildiğim, hatta daha basılmamış bir kitabımda kısa öyküsünün yer aldığı tasarımı Murat Günak'a ait olan ülkemizin elektrikli otomobili olacakken olmayan, Mindset'in öyküsü bire bir yaşayanlar tarafından anlatılıyor.
Size bu öyküyü yazmıyorum. Merak eden kitabını alıp, okusun. Ama bu ülkede bazı şeyleri gerçekten yapmak çok zor. Ben en azından bu deneyimlerini kayıt altına aldıkları için Ferit Sünneli ve Burak Arkan'ı kutluyorum.