31 Mart’ta yapılacak Mahalli İdareler Seçimleri’ne 2 haftadan az bir süre kaldı.
Bursa’da 5’i bağımsız olmak üzere 27 aday Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yarışacak.
Ancak seçimin artık Cumhur İttifakı adayı Alinur Aktaş ile CHP’nin adayı Mustafa Bozbey arasında geçeceği su götürmez bir gerçek.
Süre kısaldıkça seçim çalışmalarının temposunu artıran iki başkan adayının seçim yasaklarına kadar durmayacağı aşikar.
31 Mart günü sandığa giden Bursalı seçmen ise 44 yıl sonra bir ilke imza atabilir. Nasıl mı?
Önce kısaca Bursa’da yapılan yerel seçimlerin sonuçlarını hatırlamak gerekiyor.
Cumhuriyet’in ilanından sonra gerçek manada çok partili ilk genel ve yerel seçimler ancak 1946 senesinde yapılabildi. Baskın seçim olarak yapılan bu oylamalarda muhalefeti hazırlıksız yakalayan CHP ülke genelinde başarılı oldu.
1950 senesine gelindiğinde ise durum tamamen CHP’nin aleyhine döndü. Ankara, İstanbul, İzmir ve Bursa gibi önemli kentlerde genel ve yerel seçimleri Demokrat Parti kazandı.
Bursa’yı kaybeden CHP ancak 27 yıl sonra 1977 yerel seçimlerinde kentte tekrar yönetime gelebildi. CHP’li Bursa Belediye Başkanı Mustafa Eroğlu bu görevi sadece 2 yıl 9 ay sürdürebildi. Eroğlu, 12 Eylül 1980 Darbesi nedeniyle görevden alınırken CHP de kapatıldı.
(Mustafa Eroğlu)
Darbenin ardından tekrar başlayan demokratik süreçte ilk yerel seçim 1984 senesinde gerçekleştirildi. CHP’nin misyonuna sahip çıkan Sosyal Demokrasi Partisi (SODEP) Bursa’da Anavatan Partisi’nin (ANAP) ardında kalarak seçimi ikinci tamamladı.
Daha sonra Halkçı Parti (HP) ile SODEP’in arasında yaptığı protokol ile kurulan Sosyaldemokrat Halkçı Parti (SHP) de 1989 seçimlerinde Doğru Yol Partisi’nin (DYP) yüzde 32,15 oy aldığı seçimde yüzde 24,45 oy alarak seçimleri kazanamadı.
1992 senesinde tekrar açılan CHP, Bursa’da 1994 yerel seçimlerinde yüzde 0,99 gibi düşük bir oy alarak parti içi muhalefetten doğmuş olan Demokratik Sol Parti (DSP) ile SHP’nin gerisinde kaldı.
Bursa’da 1999 yerel seçimlerinde Anavatan Partisi, Doğru Yol Partisi, Fazilet Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi gibi sağcı partiler toplamda yüzde 63,78 oy aldı. Ancak bu partiler ortak aday yerine müstakil şekilde seçime girdiği için DSP’nin adayı Erdoğan Bilenser yüzde 28,94’le Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. 1999 seçimlerinde ANAP yüzde 20,68, DYP yüzde 19,65, FP yüzde 15,9, MHP yüzde 7,55 oy alırken CHP sadece yüzde 2,64 oy alabildi.
1999 seçimlerinde DSP’li Mustafa Bozbey de yüzde 30,38 oy alarak Nilüfer Belediye Başkanı seçildi.
2004 yılı yerel seçimlerinde ise DSP’nin oyu yüzde 2,27’ye düşerken CHP’nin oyu yüzde 17,29’a yükseldi. Seçimi yüzde 53,8 ile AK Parti göğüsledi. DSP’den CHP’ye geçen Bozbey ise oyunu yüzde 30’lardan 44,56’ya yükselterek ikinci defa Nilüfer Belediye Başkanı oldu.
2009 yılına gelindiğinde ise oy oranında düşüş yaşayan AK Parti yüzde 47,1 ile tekrar birinci olurken oyunu yükselten CHP yüzde 26,9 ile seçimimi ikinci tamamladı. Bozbey de Nilüfer’de oyunu yüzde 54,5’e yükselterek tekrar başkan oldu.
2014’te CHP ve AK Parti oy oranını artırdı. AK Parti’nin adayı Recep Altepe seçimi yüzde 49,5 ile kazandı. CHP’nin adayı Necati Şahin ise yüzde 28,7 ile yarışı ikinci tamamladı. Nilüfer’de ise CHP’nin adayı Bozbey oy oranını yüzde 54,7’ye yükselterek 4. defa seçimi kazandı.
2019 yerel seçimlerinde kıran kırana bir yarış gerçekleşti. İnegöl’de 3 dönem başkan seçilen Aktaş ve 4 kez Nilüfer Belediye Başkanlığı yapan Bozbey, Büyükşehir için kozlarını paylaştı.
Millet İttifakı’nın adayı ile Cumhur İttifakı’nın adayının başa baş yarıştığı seçimi yüzde 49,6 ile Aktaş kazandı. Bozbey ise yüzde 47,03 oranında oy alabildi.
Bursa’nın yerel seçim tarihini özetledikten sonra Aktaş ile Bozbey’in 31 Mart 2024 günü yarışacağı seçimin önemine dikkat çekmek gerekiyor. Bozbey’in olası zaferi CHP’nin neredeyse yarım asırlık Bursa hasretini dindirecek. 12 Eylül Darbesi sonrası atanan Mustafa Atak’ı saymazsak Bozbey seçimi kazanabilirse Mustafa Eroğlu’nun ardından Bursa’nın 2. Mustafa Başkanı olacak.
Aktaş 2019 yılındaki seçime kıyasla bu seçimde doğrudan belediyelerden kaynaklı olmayan yüksek kur, düşük işçi ve emekli maaşları, yüksek enflasyon gibi ekonomik sorunlarla karşı karşıya. Bu yüzden seçim kampanyasında ulaşım, altyapı ve kentsel dönüşümün yanında sosyal yardım vaatleri ile de seçmenin oyuna talip. Vaatlerinin yanında özellikle kent içi ulaşımda belediyeye ait hatlarda fiyatların sabit tutulması; su faturalarında indirim yapılması, BESAŞ ekmeğe zam yapılmaması bu kapsamda vatandaşın cebini rahatlatan uygulamalardan.
Bozbey de ulaşım, altyapı ve kentsel dönüşüm projelerinin yanında ekonomik olarak zor durumda seçmeni sosyal yardımlarla kazanmayı planlıyor. Aktaş’ın bütçeye büyük yük olacağını söylediği ihtiyaç sahibi emekliye her ay 2 bin TL’lik destek sözü ise Bozbey’in sosyal yardım vaatlerinden en önemlisi olarak öne çıkıyor. Zira Bursa’da yaşayan yüz binlerce emeklinin düşük maaşlardan şikayetçi olduğu apaçık ortada.
İttifak konusuna gelince Genel Seçimler’de Cumhur İttifakı’nın içinde yer alan YRP, AK Parti’den; Millet İttifakı’nın eski ortağı İYİ Parti ise CHP’den ayrı bir aday çıkararak seçimin rengini değiştirdi. YRP’nin adayı AK Parti eski İl Başkanı Sedat Yalçın’ın ve İYİ Parti adayı ve Bursa vekili Selçuk Türkoğlu’nun sahadaki performansı sandıkta ilginç sonuçlara yol açabilir. Yüksek mülteci nüfusu barındıran Bursa’da, Zafer Partisi de sürpriz yapabilir ancak hangi partinin oylarına darbe vuracağı meçhul.
Son dönemde Bursa Büyükşehir Belediye seçimleri için ORC Araştırma, ALF Araştırma, Ada Araştırma, Özdemir Araştırma ve ASAL Araştırma adlı anket şirketleri araştırma sonuçlarını yayımladı. Burada oranları vererek uzatmak istemiyorum. Seçime kadar daha çok anket yayınlanacak gibi duruyor.
Seçim anketlerinin çoğunun yanıldığı yadsınamaz bir gerçek. Hatta İngiliz devlet adamı Benjamin Disraeli’nin şu sözünü hatırlatmakta fayda var: “Üç türlü yalan vardır: Basit yalan, kuyruklu yalan ve istatistik.”
Velhasıl son kararı 31 Mart günü Bursalılar sandıkta verecek. Şimdiden hayırlısı olsun…