Taşralı siyasetine ibretlik Avrupa ve Japonya örneği!

Brüksel'den sevgili meslektaşım Vakur Kaya,'İbretlik ders' diye iki örnek paylaştı.
Biri Fransız gazetesi Liberation'un da yer alan bir haberdi..
Diğeri Japonya'dan..
Habere konu olan uzun yıllar Hollanda Başbakanlığı yapan..
1 Ekim 2024 tarihinde de, 4 yıl boyunca NATO Genel Sekreterliği görevine başlayan Mark Rutte'den bahsediyorum.

Gazete akıllarda kalması gereken bir profil aktarıyor..
Alçak gönüllü bir yaşam.
İşine bisikletiyle gidip gelen..
Her hafta sonu aynı kafeye gidip kahvesini içen.
Endonezya Lokantası evinin yakınında olduğu için Fransa Cumhurbaşkanı Macron'u bile bu lokanta da ağırlayan..
Kişi başı 28 Euro yemek parası ödeyen..
Annesi ölünceye kadar her hafta gidip annesinin pazar alışverişini yapan bir Başbakan..
Şimdi NATO'nun hassas politikalarının emanet edildiği isim..
Vakur'un diğer aktardığı konuysa..
Japonya'da Başbakan Kişida Fumio ve kabinesinin istifası..

Fumio'nun istifa gerekçesi parti içi siyasi bağış fonu skandalının siyasete yönelik kamu güvenini sarsması..
Gerisini sallayın gitsin..
Bu notları köşe yazım için bir kenara koyarken...
Akşamında..
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, TBMM'nin yeni yasama yılının açılış resepsiyonunda..
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e, "Birbirimizi kırmıyoruz inşallah.
Üzülme! Bazen siyaseten söylememiz gerekenler oluyor" sözlerine tanık olunca..

Harbiden üstte ki iki ibretlik siyasi tavrı aktarmak istedim..
Zaten kimse üzülmüyor..
Türkiye'de siyaset adına herkes birbirini yiyor.
İş Anayasa olunca Dem'li çayı içiyor.
Tokalaşıyor, eller havaya kalkıyor..
O, ona sövüyor, sayıyor.. Diğeri öbürüne..
Özel'de demiş ya..
"Herkes doğru bildiğini söylüyor. Önemli olan saygıda ve sevgide
eksiklik göstermemek" diye..
İşte taşra siyasetiyle Avrupa ve Japon siyaseti arasında ki asıl fark
bu..