Kurumsallaşan kalabalıklar ve çeteler!

Yaşananlar insanın kanını donduruyor.

Yeni doğan bebekleri bile öldürebilecek anlayışta bir çeteleşme..

Ve o bebeklerin çetelesini tutup bedenleri üzerinden para kazınıyorlar.

Yok arkadaş..

Aklım almıyor..

Nasıl bir sürecin içindeyiz..?

Bu nasıl bir yozlaşma?

Toplumun en önemli temel taşlarında...

Sağlık, Adalet, Eğitim'de öyle ciddi sorunlar yaşanıyor ki?!

Ne ahlak kaldı..

Ne etik...

Her yerden irin akıyor...

Her alanda ciddi yetersizlik, liyakatsızlık, sistemden beslenen yapılarla ortaya çıkan sonuç tam bir vahamet!

Tam bir güvensizlik iklimi hakim..

Politize olmuş ilişkilerin sonucu bu!

İç içe geçen devlet ve iktidar oluşumunda nereye elimizi atsak, elimizde kalıyor..

Bebek ölümleri haberlerini okurken, izlerken kalbim sıkıştı.

Bağıra bağıra, söve söve yazıyorum bu satırları da..

Biri savcıyı tehdit eder..

Diğeri hastanesinde seyreder...

Alayını kapatın, alayını cezalandırın.. Gerçi kapatsalar ne olacak?

3 gün sonra el değiştirir, başka isimlerle yine cirit atarlar.

Narin cinayetini 2 aydır sonuçlandıramamışken!

Sokak ortasında kadın döveni, suç işleyeni tahliye etmeye kalkarken...

Uyuşturucu satıcısı cirit atarken...

Gıda terörüyle yediğimiz içtiğimiz her şeyin içine birileri adiliklerini katarken...

Araç garantili köprü..

Uçuş garantili havalimanı..

Hasta garantili hastaneler yaparken...

Duvara tosladık görmüyor musunuz?

Şu yaşananlar Japonya'da olsaydı art arda istifalar olurdu..

1982 yılında hayatını kaybeden..

Kurduğu objektivizm felsefesi ve yazdığı Yaşamak İstiyorum (We the Living), Hayatın Kaynağı (The Fountainhead) ve Atlas Silkindi (Atlas Shrugged) kitaplarıyla tanınan düşünür-yazar Ayn Rand'in çok önemli bir tespiti var.. Adeta günümüzü özetliyor Rand..

"Bir bireyin emeğinin ürününü elinden alan, veya onu köleleştiren veya aklının özgürlüğünü sınırlamaya kalkışan, veya onu kendi akıl melekesine aykırı şekilde davranmaya zorlayan bir toplum -kendi fermanlarıyla insan tabiatı arasında çatışma oluşturan bir toplum- kesinlikle bir toplum değildir, fakat kurumsallaşmış çete yönetimiyle bir arada tutulan bir kalabalıktır. Böyle bir toplum insanların tüm birlikte varoluş değerlerini yok eder, hiçbir olası haklılığa sahip değildir ve insan bekası için bir fayda kaynağı değildir, fakat en ölümcül tehdidi oluşturur."

Benim yazı burada biter...

Ne var ki sistemin senaryo yazıcıları bugün yenilerini üretmeyi südrürecek!

“Nasılsınız” diyene..

"Türkiye gibiyim" demeye devam ediyorum...

Türkiye nasıl ? Fotoğrafa bakmayı bilirsiniz görürsünüz!

Çöktük resmen!