Şu son sürecin getirdiklerine baksanıza..
'Atatürk yaşasaydı AKP'ye oy verirdi' deniyor..
'Mustafa Kemal'in Askerleriyiz' diyen teğmenler ihraç istemiyle disipline veriliyor..
Öbür taraftan bölücü terör örgütü elebaşını meclis'e çağrılıyor.. Bitiyor mu?
Hayır üstüne her fırsatta ısıtılıp önümüze konulan laiklik nefreti yine karşımıza çıkıveriyor..
Bunların binde birini biz desek yapsak söylesek...Yandık...!
Bu bir aklın tutulması mı? Yoksa akıllarla alay etmek mi?
Israrla ve inatla tekrar ediyorum..
Her fırsatta değişen gündemlerle asıl gerçekleri ıskalamayalım..
Ocak 2025 memur emekli zammı ve asgari ücreti gündemde de tutmamak için diğerlerinde boğuluyoruz.. Gerçi diğerleri dediğimde elbet yabana atılmaz asla..
Ne Narin cinayeti..
Ne yeni doğan çetesi...
Ne Sıla bebek...
Ne kayyumlar...
Bunları görmezden gelmek..
Sessiz kalmak insan doğasına aykırı... Suça ortaklıktır.
İnanın öyle bir hale geldik ki...
Eğitim, sağlık, adalet....!
Kamunun tüm alanlarında ciddi erozyon yaşanıyor.
Sil baştan değişime... Liyakata ihtiyacı zaruri...
15 milyon emekli, 6 milyon asgari ücretli, 5 milyonu aşkın kamu çalışanı var ülkede.
26 milyonun şekil vereceği bir oy periyodunu siz düşünün!
Kamu'da bu oran 2022'de 4 milyon 870 bin civarıydı. Öncesinde daha az.
Kamuda ki bu milyonlarca çalışanın liyakatı, siyasal yönü, kadrolaşması tartışmaya açık.
Milli Eğitim bunda başı çekiyor.
Yarın sistem değişse temizle temizleyebilirsen, ayıkla ayıklayabilirsen!
Tüm alanlar yoğun bir siyasallaşma yaşarken...
Ekonomide dengeler allak bullak olmuşken...
İktidarı onca eleştirip, laf üretirken...Çok basit... Çekilin o zaman meclisten, dönün sine-i millete..
Kim yapabilir bunu?
Mayıs 2025'i, yani 2 yılı bekleyen vekillerin özlük hakları elde edilmeden kimse yanaşmaz...
Bu isterse Cumhurbaşkanı Erdoğan'a da erken seçime tekrar yarışa girme hakkı verir..
Çıkın, değiştirin sistemi..En kolayı konuşmak...
Yarışı kazanan yine Cumhurbaşkanlığı sistemiyle ülkeyi yönetir.
İktidarın tavrı belli, özellikle MHP'nin desteği Erdoğan'a...
Bakmayn çözüm hamlesi vs, hepsi siyasi atraksiyon..
Muhalefet'te Cumhurbaşkanı adayını ve yardımcısı açıklar..
Seçime böyle gidilir. Kazanırsa Erdoğan'ın yetkileriyle sistemi aynen revize eder..
Ardından parlamenter sisteme geçiş yapılır. Gerçekten isteniyorsa..
Bana göre CHP'de ilk aday İmamoğlu olmalı, Yavaş yardımcı.
Parlamenter sistemde de icracı hükümette İmamoğlu süreci, Cumhurbaşkanı Yavaş..
CHP neyi düşünüyor, koltuk egosuna yenik düşen kaybeder..
Ama elbet kimin iktidara geleceğine sadece seçmen karar verir. Kimse kendini seçmenden üstün görmesin. Görmemeli..
Bu arada iktidarın da tüm bu hamlelere karşı yapacağı hamleler es geçilmemeli. Siyaset malum son 24 saat çok değişir.. Sevgili aile büyüğümün dediği gibi o sözü her alanda geçerli.
'Gün doğmadan neler doğar'