Spor federasyonları seçim süreci

Paris’te yapılan Olimpiyat ve Paralimpik Oyunlar sonunda ülkemizdeki spor gündeminde gözler, spor federasyonlarının seçimli olağan genel kurullarına çevrildi. İlk seçim, 21 Eylül’de Kürek Federasyonu ile başladı. Son seçim ise 17 Kasım’da Görme Engelliler Federasyonu için olacak. Engelli Spor Federasyonunda seçim takvimi de şöyle: İşitme Engelliler Federasyonu: 6 Kasım 2024 Çarşamba, Bedensel Engelliler: 15 Kasım 2024 Cuma. Özel Sporcular Federasyonu: 16 Kasım 2024 Cumartesi, Görme Engelliler Federasyonu: 17 Kasım 2024 Pazar.

Söz konusu seçimlerle birlikte 4 yıllık süreç için (2028 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunlar sonuna kadar) ülkemizdeki spor branşlarının ilgili federasyonların başkan, yönetim kurulu, denetim kurulu ve disiplin kurulları şekillenmiş olacak. Seçilen başkan ve yönetim kurulu, genel kuruldan aldığı yetkiyle; kurullarının oluşumunu yapıp ilgili spor branşının yurt içi ve yurt dışı sportif ve sporla ilgili tüm faaliyetleri (tesis, eğitim, gelişim, altyapı, organizasyon, temsil vs.) yürütecek. Tüm çalışmalar, T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın hamiliğinde oluyor elbette. Çalışmalar ana statünün; kanun ve yönetmeliklerde belirtilen usul ve esaslara uygun gerçekleştiğini de hatırlatmış olayım.

Spor federasyonları seçim dönemleri, çoğu federasyonda rakiplerin camiaların içinden gelmesi sebebiyle rekabeti yüksek bir ortamda zuhur eder. Kimi zaman gergin, kimi zaman eğlenceli geçer. Herkes birbirini tanır ne de olsa! Bu tanışma durumunun yüzdesi, engelli spor federasyonları içerisinde çok daha yüksektir.

Başkan adayları, kendilerini ve 4 yıl boyunca yapmayı taahhüt ettikleri projeleri anlatmaya çalışır. Önceki dönem başkan olan ve tekrar seçime giren adaylar ise bir şekilde geçen dönemin hesabını vermek zorunda kalır. Başarılıysa, camialarını bütünleştirmişse, ayrıştırmamışsa, kulüplerin yaşaması için çaba göstermişse, ‘Bana destek veren/vermeyen’ diye ayırmamışsa; sporcu, antrenör ve ilgili kurulları adaleti ile yönlendirmişse, altyapı, gelişim, tesisleşme, uluslararası organizasyonlar, özel gelir ve sponsorluklarla ilgili yeterli çalışma yapmışsa, sportif faaliyetleri geliştirip var olan ligleri kapatmadan yeni ligler ve branşlar eklemişse, tüm branşların altyapı milli takımlarını oluşturup organizasyonlara dahil etmişse, daha önce seçilirken vermiş olduğu vaat ve projeleri hayata geçirmişse, uluslararası arenada özellikle olimpiyat ve paralimpik oyunlarda ülkemize temsilin yanında madalyalar kazandırmışsa bir adım öndedir.

Bu tablonun aksi olması halinde ise mevcut başkan ve yönetim kurulları camialar tarafından değiştirilmeye mahkumdur. Vaat ve projelerini yerine getirememiş, camianın büyük bölümüyle ters düşmüş, spor adına hiçbir şey yapmamış, sportif tabloyu geriye götürmüş, olimpiyat ve paralimpik oyunlarda başarı edememiş, hatta burada skandallara imza atmış mevcut başkan ve yönetimlerin şanslarının olduğunu düşünmüyorum. Eğer ki bir durumdan dolayı tekrar seçilmeleri o branşın iyice kötüye gitmesini ve amiyane tabirle ‘bitmesinin’ önü açılmış olacaktır.

Hafta içi Ankara’da Spor Hizmetleri Genel Müdürü Sayın Prof. Dr. Veli Ozan Çakır ile görüşme fırsatı buldum. Federasyon seçimleriyle ilgili istişarede bulunduk kendisiyle. O konuşmada net olarak kendilerine ifade ettim: “Federasyon seçim dönemlerinde manipülasyonların çokça olduğunu ve bazı adayların mevcut konum ve statülerinden, bazılarının farklı yollardan yürüyerek spor bakanlığı ve genel müdürlüğün adını da kullanarak camiadakileri etkilemeye çalıştıklarına çokça şahit olunuyor.”

Profesör Çakır ile görüşmemden çıkardığım bazı satır başlarını paylaşmak istiyorum siz değerli okuyucularımla:

Paris 2024 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunlarda federasyonlarla ilgili notlar alındı.

Kulüplerin ve camianın takdirini toplayan, bizim için önemlidir.

Yöresinde güçlü kulüplerin başkan adaylarına desteği önemlidir.

Hiçbir adayın bu teşkilat içerisinden de olsa bir diğerinden ayrıcalığı yoktur.

Spor Hizmetleri Genel Müdürü Sayın Çakır, net ve yalın bir dille seçim sürecini ifade etti. Bundan sonraki süreç, spor federasyon başkan adaylarının daha dikkatli ve camialarının bütünleştirici sesi olarak destek arayışında olması gerektiği düşüncesindeyim. Projelerin yarıştığı, kavga yerine hoşgörünün olduğu, eleştiriye tahammül gösterildiği bu sayede sporu çok daha iyi yönetip başarı ve başarısızlığı hep beraber sahiplenme yoluna gidilmesi adına adaylıklarını güncellemesi gerekiyor. Tüm adaylara başarılar diliyorum.