Hava Durumu

#Domuz Eti

Bursa Hakimiyet - Domuz Eti haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Domuz Eti haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Dünyacı ünlü şef Bursalı Köfteci Yusuf'a sahip çıktı: Zerre kadar domuz tadı yok! Haber

Dünyacı ünlü şef Bursalı Köfteci Yusuf'a sahip çıktı: Zerre kadar domuz tadı yok!

Londra’da Sofra adı ile kurduğu Türk restoranı ile başarıyı yakalayan ve dünya çapında bir üne sahip olan Reşadiyeli Hüseyin Özer, Türkiye’ye gelerek Köfteci Yusuf’a destek verdi. Geçtiğimiz haftalarda Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yapılan denetimler sonucunda Köfteci Yusuf işletmesinde domuz eti kullanıldığına dair belgeler ortaya konulmuş, bu konu hakkında açıklamalar yapılmıştı.   Köfteci Yusuf işletmesinde domuz eti kullanılmasına dair birçok tartışma gündeme gelirken vatandaşlar ise Bakanlığın açıklamalarına itibar etmeyerek “Köfteci Yusuf’u yedirmeyiz” dedi, yakınlarındaki işletmelere gidip destek verdi. Vatandaşların yanında birçok işletme sahibi, gastronomi alanında isim yapmış kişiler de Köfteci Yusuf işletmesine destek veren mesajlar paylaştı. Bu mesajları paylaşanlardan birisi de Londra’daki başarılı Türk Restoranı Sofra’nın sahibi Reşadiyeli Hüseyin Özer oldu.  “ZERRE KADAR DOMUZ TADI YOK”  Dünyaca ünlü bir şef olan Reşadiyeli Hüseyin Özer, 21 Ekim 2024 Pazartesi günü sosyal medya hesabından yayınladığı bir video ile “Köfteci Yusuf’u kimseye yedirtmeyiz, zevkle köftesini yeriz” dedi. Köfteci Yusuf’a ait bir işletmenin önünde çekilen bir video ile paylaşımını yapan Reşadiyeli Özer, “Köfteci Yusuf’a benden de destek. Ülkemizin bir markası olan ve üzerinde oyun oynanan köfteci Yusuf’u yedirtmeyiz gelir köftesini yeriz.  Köfteci Yusuf kardeşimiz mütevazi, güzel bir Türk insanıdır, milliyetçidir, vatanını-milletini sever. Dinine aykırı da bir şey yapmaz. Londra’dan bu köfteyiz yemeye geldim. Mükemmel bir köfte, zerre kadar domuz tadı yok bunda” dedi.

Belediye başkanından Bursalılara çağrı: Öğle yemeğinde Köfteci Yusuf'tayız! Domuz eti skandalı... Haber

Belediye başkanından Bursalılara çağrı: Öğle yemeğinde Köfteci Yusuf'tayız! Domuz eti skandalı...

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından alınan numunelere göre domuz eti sattığı ortaya çıkan Köfteci Yusuf, kamuoyunu da ikiye böldü. Sürecin en başından beri Köfteci Yusuf'un sahibi Yusuf Akkaş'ın masum olduğunu savunan Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel dikkat çeken bir çağrıda bulundu. "GELİN MARKAMIZA SAHİP ÇIKALIM" Başkan Özel, Yusuf Akkaş'ın masum olduğunu düşünenleri bugün saat 14:00'te Köfteci Yusuf Entegre Tesislerinin önündeki Ekmek Arası Y Şubesi'nde öğle yemeği yemeye davet etti. Sosyal medyadan duyuru yayımlayan Özel, "Köfteci Yusuf’u destekliyoruz. Biz şehrimizin markası olan Köfteci Yusuf’a da, ahlakından ve iş disiplininden ödün vermeyen Yusuf Akkaş’a da güveniyoruz… Yenişehirliler olarak, şehrimizin markasına destek olmak için Cuma günü (bugün) saat 14.00’da Köfteci Yusuf’ta olacağız. Gelin! Hep birlikte markamıza sahip çıkalım." ifadelerini kullandı. DESTEK İÇİN DAHA ÖNCE DE TESİSE GİTTİ Bakanlığın domuz eti tespitine inanmayan Başkan Özel, günler önce Yenişehir Köfteci Yusuf Entegre Tesisi önündeki bulunan Ekmek Arası Y şubesine giderek döner ve hamburger yemişti. Yenişehir Belediye Başkan Yardımcısı Ömer Silahlı ile birlikte yemek yediği fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaşan Başkan Özel, "Köfteci Yusuf’a güveniyoruz. Yenişehir halkı olarak yaşatılan mağduriyete sessiz kalmayacağız. Yenişehir’imizin değerinin yanında olmaya devam edeceğiz. " ifadelerini kullanmıştı.

Bursa'nın meşhur restoranı Köfteci Yusuf'a iade yağmuru şoku! Haber

Bursa'nın meşhur restoranı Köfteci Yusuf'a iade yağmuru şoku!

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın bazı ürünlerinde domuz eti kullandığını tespit ettiği Köfteci Yusuf, skandalın ardından destek görmek için şubelerde yoğun ilgiyle karşılaşmıştı. Ancak firma için işler tekrar tersine döndü ve şimdi de iade başvuruları gelmeye başladı. Çok sayıda müşteri, buzdolaplarında sakladıkları ürünleri geri iade etmek için firma ile iletişime geçti. İADE TALEPLERİ ARTIYOR Tarım ve Orman Bakanlığı’nın "Taklit veya Tağşiş Yapılan Gıdalar" listesinde bazı şubelerinde domuz eti kullandığı belirlenen Köfteci Yusuf, skandalın ardından sosyal medyada aldığı destek mesajlarıyla rüzgarı bir süreliğine tersine çevirmişti. Ancak firmanın beklemediği bir gelişme yaşandı; müşteriler, online satış platformları üzerinden aldıkları ürünleri iade etmek için taleplerini iletmeye başladı. Birçok tüketici, buzdolaplarında sakladıkları ürünleri geri vermek için sıraya girdi ve paralarını geri istedi. ESKİ SİPARİŞLERDE İADE TALEPLERİ DURDURULDU Başlangıçta, Köfteci Yusuf online siparişlerdeki iade taleplerini standart prosedürlerle değerlendiriyordu. Ancak yoğun başvurularla karşı karşıya kalan firma, eski siparişler için iade başvurularını durdurma kararı aldı. Yeni bir uygulama başlatan Köfteci Yusuf, yalnızca son 15 gün içinde verilen siparişler için iade taleplerini kabul edeceğini duyurdu. İADE İÇİN YENİ PROSEDÜR: "ETLERİNİZİN FOTOĞRAFINI YÜKLEYİN" Firma, yeni başlattığı uygulamayla, iade talebinde bulunan müşterilerden ürünlerinin fotoğraflarını çekip platformlara yüklemelerini istedi. Şartlara uygun olduğu tespit edilen ürünler, firma tarafından gönderilecek kuryeler aracılığıyla geri alınacak ve iade işlemleri tamamlanacak. Bu gelişme, Köfteci Yusuf’u tekrar zor bir sürece sokmuş gibi görünüyor.

Köfteci Yusuf'taki skandal sonrası BBC araştırdı: Domuz eti neden kullanılıyor? Haber

Köfteci Yusuf'taki skandal sonrası BBC araştırdı: Domuz eti neden kullanılıyor?

İçinde manda sütü olmayan manda yoğurdu, sakatat içeren lahmacun, köfte ya da kebap, farklı yağlar karıştırılmış "saf" zeytinyağları ve margarin katılmış peynir... Bunlar, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın piyasadaki gıda kontrollerinde tespit ettiği taklit ve tağşiş ürünlerden bazıları. Bakanlık Güvenilir Gıda websitesinde, "kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşürecek şekilde bozulmuş, değiştirilmiş ürünlere ait bilgiler" paylaşılıyor. Site sık sık güncelleniyor. 9 Ekim itibarıyla 546 ürünün yer aldığı taklit veya tağşiş tespit edilen gıda listesinde zeytinyağı, 200'den fazla sorunlu ürünle ilk sırada yer alıyor. Onu 150'ye yakın ürünle et ve et ürünleri kategorisi izliyor. Üçüncü sıradaki süt ve süt ürünlerinde 80'e yakın ürün sıralanıyor. ENFLASYON KAYNAKLI ARTIŞ BBC Türkçe'ye konuşan uzmanlar artan enflasyon karşısında alım gücünün zayıflamasının hileli gıdaların yaygınlaşmasında bir faktör olduğunu söylüyor. Bunun yanında sosyal medya üzerinden yapılan alışverişler de bu gıdaların denetlenmeden tüketicilere ulaşmasının önünü açabiliyor. Uzmanlar, Bakanlığın gıda listelerini yayımlaması adımının olumlu olduğunu ancak gıdada güvenilirliğin sağlanması için bitkisel ve hayvansal ürünlerin üretim aşamasında başlayarak, raf ve tezgahlardaki satışına kadar tüm zincirin denetlenmesi gerektiğini söylüyorlar. Tarım ve Orman Bakanlığı 7 bin 500 personelle sahada denetimlerin devam edeceğini ve uygunsuzluk tespit edilmesi halinde; toplatma, idari para cezası ve üretimin askıya alınması gibi yaptırımların uygulandığını söylüyor. Bakanlık, uygunsuzluğun insan hayatını ve sağlığını tehdit etmesi halinde ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu belirtiyor. EN ÇOK HANGİ GIDALARDA HİLE YAPILIYOR, NEDEN? Bakanlığın paylaştığı listelerde en fazla hile yapıldığı tespit edilen ürün zeytinyağı. Hileli ürünlerin neredeyse tamamı, raflarda "naturel", "sızma" ve "saf" gibi tanımlamalarla yer alsa da, Bakanlık denetimlerine göre bu ürünlere tohum yağları karıştırıldığı görülüyor. Tohum yağları başta ayçiçek olmak üzere soya, pamuk, fındık gibi farklı bitkilerden elde ediliyor. Firmalar Aydın, Bursa, Hatay, İstanbul ve İzmir gibi farklı kentlere yayılmış durumda. En çok hileli gıdanın tespit edildiği ikinci kategoriyse et ve et ürünleri. 150'ye yakın sorunlu köfte, kebap, kıyma, kıymalı börek gibi ürünün yaklaşık üçte ikisine "kanatlı eti" karıştırıldığı belirtiliyor. Kanatlı et yasalara göre tavuk, hindi, kaz, ördek ve benzeri kanatlı hayvanların insan tüketimine uygun tüm parçalarını ifade ediyor. Diğer sorunlu et ve et ürünlerine taşlık ve kalp gibi sakatat; ya da "tek tırnaklı eti" katılması en yaygın hileler arasında. Bunlar Bakanlığa göre, başta at, eşek, katır olmak üzere tek tırnağı olan hayvanların etlerini tarif ediyor. Üçüncü sıradaki süt ve süt ürünlerinde en çok yapılan hileler arasında peynirlere margarin gibi bitkisel yağlar karıştırmak ya da nişasta eklemek gibi tağşişler yer alıyor. BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Gıda Güvenliği Denetçisi Dilek Çelik, tüketiciler tarafından en çok tüketilen ve ekonomik olarak daha pahalı ürünlerin ilk sıralarda yer olmasının sürpriz olmadığını söylüyor. Çelik, "Bu ürünlerde tağşiş yapılması daha kolaydır ve tağşiş yapıldığında tüketicinin bunu fark etmesi zor olacaktır, tağşiş olup olmadığını tespit edebilmek için ürünlerin laboratuvarda test edilmesi gerekir" diye ekliyor. Türkiye gıda enflasyonunun dünya genelinde en yüksek seyrettiği ülkelerden biri olmayı sürdürüyor. BBC Türkçe'ye konuşan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, "Yüksek fiyatın olduğu her ortamda kaçakçılık ve sahtecilik büyüyen bir sorun olarak karşımıza çıkıyor" diyor. Yüksek fiyatların yanında nüfus artışı ve iklim değişikliği gibi faktörlerin de hileli gıdaları artırdığı düşünülüyor. Dilek Çelik, "Sosyal medya üzerinden kontrolsüz gıda satışlarının yapılması, ve taklit ve tağşiş yapan kişi ve firmalara yönelik cezaların caydırıcı olmaması" faktörlerin de etkili olduğunu söylüyor. KÖFTECİ YUSUF NASIL GÜNDEME GELDİ, ŞİRKET NE DEDİ? Bakanlık tarafından açıklanan listeyle ilgili en çok tartışılan konulardan biri de domuz etinin kullanımı. Son günlerde Türkiye genelinde şubeleri olan bir restoran zincirinin ürünlerinde domuz eti bulunduğu ve bu restoranın Köfteci Yusuf olduğu söylentisi yayılmıştı. Köfteci Yusuf 10 Ekim'de bir açıklama yayımlayarak, "numune alma işlemleri esnasında birçok teknik hata" yapıldığını ve, "bu hataların yapılan analizlerin sonuçlarını gerçeklikten uzaklaştırdığı" öne sürdü. Şirketin açıklamasında, "Analiz sonuçlarının maddi gerçeği yansıtmadığı, bu sonuçların kötü niyetli kişilerin eylemleri neticesinde veyahut gen testi olarak bilinen uygulamalarla yapılan analiz testlerinde şirketimizin hiçbir dahili olmayacak şekilde oluşmuş bulaşı nedeniyle böyle bir sonuç çıktığı / çıkabileceği değerlendirilmektedir" ifadeleri kullanıldı. Şirket analiz sonuçlarının kendilerine "hızlı şekilde tebliğ edilmemiş olması" nedeniyle "izlenebilirliği" sağlayamadıklarını ve "bu olumsuz sonucun nedenini net olarak tespit edemediklerini " savundu ve ekledi. "Ancak şirket olarak böyle bir durumun yaşanmasının mümkün olmadığına eminiz." Basında, Bakanlığın denetim raporu olduğu ve restoran zincirinin ürünlerinde domuz eti bulunduğunu gösterdiği iddia edilen raporlar yayımlanmıştı. Ancak bu sonucun yürütmeyi durdurma kararı nedeniyle Güvenilir Gıda listesinde yayımlanmadığı iddia edilmişti. Şirket açıklamasında, iddialar karşısında bugüne kadar herhangi bir açıklama yapılmamasının nedeninin, "devam eden hukuki süreçlere ve yargıya olumsuz etkide bulunmaktan kaçınmak" olduğu belirtildi. Şirketin açıklamasından kısa bir süre sonra Bakanlık, Köfteci Yusuf'u 'Sağlığı Tehlikeye Düşürecek Gıdalar' listesine dahil etti. Ünlü restoran zincirinin sunduğu köfte ve döner gıdalarında domuz eti bulunduğu belirtildi. NEDEN DOMUZ ETİ KULLANILIYOR? Bakanlığın çevrimiçi olarak yayımladığı denetim sonuçları arasında domuz eti yalnızca Sağlığı Tehdit Eden ürünler listesindeki iki şirketin ürünlerinde kullanılmış görünüyor. Peki, domuz eti, bazı toplumlarda yaygınlıkla tüketilmesine ve belirgin bir maliyet avantajı sağlamamasına rağmen neden tüketilmesi sakıncalı ürünler listelerinde yer alıyor? Gıda Güvenliği Denetçisi Dilek Çelik, "Satılan ürünün daha ucuza getirilmesi için fiyatı yüksek olan kırmızı et ürünü içine fiyatı daha ucuz olabilecek domuz eti ya da diğer at, eşek gibi tek tırnaklı hayvan etlerinin karıştırılmasının" en çok yapılan tağşişlerden biri olduğunu söylüyor. Çelik bunların tüketim için çiftliklerde yetiştirilen domuzlar olmadığının altını çiziyor: "Ülkemizde hobi amaçlı yaban domuzu avcılığı da yapılmaktadır. Hobi amaçlı avlanan domuzların ürünlerde kullanılmış olması muhtemeldir. "Bir diğer neden de hızlı büyüyen fast food zincirlerinde şirket yöneticilerinin gıda güvenliği konusunda farkındalık ve bilincinin eksik olması, tağşiş yaptığında bunun muhtemel sonuçlarını düşünmemesi ve denetimlerin yetersiz olmasının yanında, verilen cezaların caydırıcı olmaması olabilir" diye ekliyor. BÜTÇE AŞMADAN HİLELİ GIDALARDAN SAKINMAK MÜMKÜN MÜ? Uzmanlara göre insanların hileli gıdaları sadece beş duyuyla anlaması her zaman mümkün olmayabilir. Gıda Güvenliği Denetçisi Çelik, gıda alışverişi sırasında alınabilecek bazı önlemleri şöyle sıralıyor: Güvenilir markaları tercih etmek, Açıkta satılan, paketli olmayan gıdaları almamak, Paketli gıdaların üzerindeki etiket bilgilerini okumak, Şüpheye düşmesi durumunda ürünü tüketmemek (örneğin renginin, kokusunun ve yapısının bildiğinden daha farklı görünmesi), Pahalı olarak bilinen ürün gruplarının fiyatlarının piyasa değerinin çok altında rakamlara satılması durumunda bu gıdaları satın almamak Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı 10 Ekim'de yaptığı açıklamada, "Bu yıl 1 milyona yakın denetim yaptık. 16 bin uygunsuzluk tespit ettik. 800 milyon liraya yakın idari para cezası uyguladık. Bunlardan 368'i için savcılıklara suç duyurusunda bulunduk. Tüketicimizin güvenilir gıdaya ulaşması en doğal hakkı. Buna ilişkin herhangi bir uygunsuzluğa toleransımız olmayacak" dedi. Ancak bu denetimlerin kapsamının artırılabileceğini düşünenler de var. Baki Remzi Suiçmez, "gıdada güvenilirliğin sağlanması için bitkisel ve hayvansal ürünlerin üretim aşamasında başlayarak, raf ve tezgahlardaki satışına kadar tüm zincirin denetlenmesi gerektiğini" söylüyor.

Bakanlık resmen duyurdu: Köfteci Yusuf'un Bursa'daki şubesinden domuz eti çıktı Haber

Bakanlık resmen duyurdu: Köfteci Yusuf'un Bursa'daki şubesinden domuz eti çıktı

Domuz eti skandalı köftenin ardından bu kez de dönere sıçradı. Köfteci Yusuf'taki köftelerde domuz etinin çıkmasının ardından Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan dikkat çeken yeni bir hamle geldi. Bakanlık, 'Sağlığı Tehlikeye Düşürecek Gıdalar' listesini güncelleyerek yeniden yayımlarken, 'döner' detayı gündem oldu. DÖNERDE DE DOMUZ ETİ ÇIKTI! Köftelerdeki domuz eti skandalıyla Türkiye'nin gündemine oturan Köfteci Yusuf'taki dönerlerde de domuz etinin kullanıldığı belirlendi. Bakanlık, "guvenilirgida.tarimorman.gov.tr" adresindeki bilgileri güncelledi. Buna göre, "kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşürecek şekilde bozulmuş ve değiştirilmiş ürün" sayısı 72'ye çıktı. Taklit-tağşiş yapıldığı kesinleşmiş ürün sayısı ise 552'ye yükseldi. Bitkisel yağın bulunmaması gereken ürünlerde bitkisel yağ yer alması ile söz konusu ürünlere kanatlı eti, sakatat ve domuz eti karıştırılması gibi birçok uygunsuzluk listede yer aldı. DOMUZ ETİ SKANDALININ KAYNAĞI BURSA ÇIKTI Herkesin merak ettiği "Köfteci Yusuf'un hangi şubesinde domuz eti var?" sorusunun yanıtı da belli oldu. Güncellenen listeye, son günlerde ürünlerinde domuz eti kullanıldığı iddialarıyla gündeme gelen ve kamuoyunda "Köfteci Yusuf" olarak bilinen "Köfteci Yusuf Hazır Yemek Temizlik Canlı Hayvan Et Mamulleri Entegre Gıda İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret AŞ" adlı işletme dahil edildi. İşletmenin Bursa Yenişehir'deki iki şubesinde şubat ayında yapılan denetimlerde köfte ve dana eti döner ürünlerinde domuz etine rastlandığı bilgisi verildi. Bu nedenle şirketin söz konusu işletmeleri "Sağlığı tehlikeye düşürecek gıdalar" bölümüne eklendi. - ŞİRKET İSE İDDİALARI REDDETTİ Bakanlığın listeyi güncellemesinden dakikalar önce Köfteci Yusuf'un sosyal medya hesaplarından yapılan paylaşımda ise ürünlerde domuz eti kullanılmadığı, ürünlerden numune alma işlemleri sırasında yapılan birçok teknik hatanın analiz sonuçlarını gerçeklikten uzaklaştırdığı ifade edilmişti. Açıklamada, "Türkiye nezdinde 280 şubesi bulunan ve 12 bin personel istihdam eden şirketimizde iddia edildiği gibi bir tağşiş yapılması mümkün değildir." değerlendirmesinde bulunulmuştu.

Köfteci Yusuf o şubelerini kapatmak için başvuru yapmış! Bursa ve Ankara... Haber

Köfteci Yusuf o şubelerini kapatmak için başvuru yapmış! Bursa ve Ankara...

Türkiye'nin ünlü restoran zinciri Köfteci Yusuf, ürünlerinde domuz eti kullandığı iddialarıyla büyük bir skandalın odağına yerleşti. Dev firmanın Temmuz ayında Ankara bölge depo şubesini kapatmak için bildirimde bulunduğu öğrenildi. Ankara'daki söz konusu başvuruya dair bilgiler 12 Temmuz 2024 tarihli 11121 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nin 1198. sayfasında yer alıyor. Aynı tarihte Köfteci Yusuf'un Bursa'daki bir şubesinin de kapatılması için bildirim yapıldığı öğrenildi. Yönetim Kurulu kararıyla alınan kararlarına nedeni ise bilinmiyor. KÖFTECİ YUSUF İDDİALARI YALANLADI: ASLA DOMUZ ETİ KULLANMADIK Türkiye'yi sarsan domuz eti skandalı sonrası Köfteci Yusuf'tan ilk açıklama geldi... Sosyal medyada büyük yankı uyandıran olayla ilgili şirket, "Ürünlerimizde asla domuz eti kullanılmamıştır. Numune alma sırasında hata yapılmıştır" diyerek iddiaları reddetti. Köfteci Yusuf A.Ş. tarafından yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: -Ürünlerimizde asla domuz eti kullanılmamıştır. 15 Şubat 2024'te Ankara Çankaya'daki bir şubemizden saat 11.25 - 11.40 aralığında pişmiş dönerden 400 gram numune alınıyor. Analiz sonucu 27 Şubat 2024'te çıkıyor. -29 Şubat 2024'te Ankara Etimesgut'taki bir şubemizden saat 14.40 - 15.00 aralığında pişmiş köfteden 300 gram numune alınıyor. Analiz sonucu 07 Mart 2024 tarihinde çıkıyor. Her iki işlemde de ne çiğ üründen ne de pişmiş üründen şahit numune almıyorlar. Çiğ üründen de şahit numune alabilirlerdi. -Çünkü gen testi çiğ ürün veya pişmiş ürün fark etmeksizin aynı sonucu verir. Bize de çiğ üründen şahit numune bırakabilirlerdi. Çünkü biz tek merkezde üretim yapıyoruz. O ürünler tespit yapılan şubelerde üretilmedi. Bir olumsuzluk olsa tüm ürünlerimizde bulaş olurdu ve 280 şubemizde de benzer olumsuzluklarla karşılaşılırdı. -Bu olumsuz analiz sonuçları normal prosedürde tespit yapılan şubeye hızlı şekilde tebliğ edilmeliydi. Biz ilk analizle ilgili sonuçtan 18 Mart 2024' te haberdar ediliyoruz. Normal Bakanlık işleyişindeki teamüle göre olumsuz bir sonuç tespit edildiğinde sonuç derhal olumsuzluk tespiti yapılan iş yerine bildirilir. -Ancak bu teamüle aykırı bir şekilde uzunca bir süre sonra bildirim şubeye değil merkezimize yapılmıştır. -Eğer ki bu şekilde direkt olarak bildirim yapılmış olsaydı kamera kayıtlarımız başta olmak üzere tüm süreçlerimiz (karkas alınan etin tedariğinden başlanılarak; üretim aşaması, üretim aşamasından sevkiyat sürecine ve nihai olarak ürünün satışı ve numune alınan ana kadar) kontrol edilirdi ve böylelikle alınan numunenin izlenebilirliği tam olarak sağlanabilirdi. -Ancak tarafımıza olumsuz sonuçlar usule aykırı bir şekilde çok geç bildirildiğinden bu izlenebilirliği gerekli ölçüde sağlayamamaktayız. -Nitekim bu izlenebilirliğin en şeffaf ve kabul edilebilir aşaması kamera kayıtlarının incelenmesi olacağından numune alınan partinin bahsettiğimiz süreçlerine ilişkin kamera kayıtlarına ulaşmamız mümkün olmamıştır" denildi. "HATA YAPILDI" İDDİASI Numune alınma işlemleri sırasında teknik hatalar yapıldığı belirtilen açıklamada şöyle devam edildi: "Yukarıda bahsedilen numune alma işlemleri esnasında bir çok teknik hata yapılmış olup, bu hatalar yapılan analizlerin sonuçlarını gerçeklikten uzaklaştırmaktadır. Bu hususlarla ilgili tüm teknik detayları hukuki süreçler sonuçlandığında kamuoyu ile paylaşacağız. Yukarıda bahsettiğimiz usulsüzlükler içeren ve gerçeği yansıtmayan analiz sonuçları sonrasında Tarım İl Müdürlüğü ve İlçe Müdürlüğü tarafından üretim tesisimizde yerinde yapılan denetimlerde herhangi bir olumsuz sonuç ile karşılaşılmamıştır. Bilakis üretim tesisimizin hijyen ve diğer uygunluk koşullarını taşıdığı değerlendirilmiştir." "İL MÜDÜRLÜĞÜ DENETİMLERİNDE OLUMSUZ SONUÇ YOK" -Türkiye nezdinde 280 şubesi bulunan ve 12 bin personel istihdam eden şirketimiz nezdinde iddia edildiği gibi bir tağşiş yapılması mümkün değildir; zira bu büyüklükteki bir firmanın bahsedildiği gibi bir riski alması da hayatın olağan akışına da uygun düşmeyecektir. -Dolayısıyla yapılan analiz sonuçlarının maddi gerçeği yansıtmadığı, bu sonuçların kötü niyetli kişilerin eylemleri neticesinde veyahut gen testi olarak bilinen uygulamalarla yapılan analiz testlerinde şirketimizin hiçbir dahili olmayacak şekilde oluşmuş bulaşı nedeniyle böyle bir sonuç çıktığı / çıkabileceği değerlendirilmektedir. Hemen yukarıda da izah ettiğimiz üzere analiz sonuçlarının tarafımıza hızlı şekilde tebliğ edilmemiş olmasından kaynaklı olarak bu izlenebilirliği sağlayamamakta olduğumuzdan, bu olumsuz sonucun nedenini net olarak tespit edememekteyiz. -Ancak şirket olarak böyle bir durumun yaşanmasının mümkün olmadığına eminiz. Bu durumun en büyük göstergesi ise tağşiş tespit edildiği iddia edilen döner ürünümüzle aynı partiden savcılık makamınca aldırılan numunenin temiz ve uygun çıkması ve ayrıca bu güne değin yapılan resmi denetim ve kontrollerde herhangi bir olumsuz durum ile karşılaşılmamış olunmasıdır. -Bugüne değin herhangi bir açıklama yapmamamızın sebebi devam eden hukuki süreçlere ve yargıya olumsuz etkide bulunmak istememizdir. -Ancak gelinen aşamada Bakanlığa ait gizli evrakların basına sızdırılmış olması sebebiyle müşterilerimizin, tedarikçilerimizin, çalışma arkadaşlarımızın ve markamıza gönül vermiş olan tüm dostlarımızın yoğun talepleri üzerine bu açıklamayı yapma gerekliliğimiz hasıl olmuştur. -Biz tüm gücümüz ve inancımızla bu karanlık kumpası açığa çıkartmak için çabalıyoruz. Lütfen başından beri konunun takipçisi olan herkesten bu işin sonuna kadar gidilerek aydınlatılmasına destek olmalarını dileriz.

Köfteci Yusuf'tan resmi açıklama: Numune alımında usulsüzlük yapıldı! Haber

Köfteci Yusuf'tan resmi açıklama: Numune alımında usulsüzlük yapıldı!

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından paylaşılan sakıncalı listede yer alan ve ürünlerinde domuz eti olduğu belirlen Köfteci Yusuf, Türkiye'nin gündemine oturdu. 300'e yakın şubesi olan köfteci, hakkındaki iddiaların ardından sessizliğini bozdu. Köfteci şu açıklamayı yaptı: "Ürünlerimizde asla domuz eti kullanılmamıştır. 15.02.2024'te Ankara Çankaya'daki bir şubemizden saat 11:25 - 11:40 aralığında pişmiş dönerden 400 gram numune alınıyor. Analiz sonucu 27.02.2024'te çıkıyor. 29.02.2024'te Ankara Etimesgut'taki bir şubemizden saat 14:40-15:00 aralığında pişmiş köfteden 300 gram numune alınıyor. Analiz sonucu 07.03.2024 tarihinde çıkıyor. Her iki işlemde de ne çiğ üründen ne de pişmiş üründen şahit numune almıyorlar. Çiğ üründen de şahit numune alabilirlerdi. Çünkü gen testi çiğ ürün veya pişmiş ürün fark etmeksizin aynı sonucu verir. Bize de çiğ üründen şahit numune bırakabilirlerdi. Çünkü biz tek merkezde üretim yapıyoruz. O ürünler tespit yapılan şubelerde üretilmedi. "OLUMSUZLUK OLSA..." Bir olumsuzluk olsa tüm ürünlerimizde bulaş olurdu ve 280 şubemizde de benzer olumsuzluklarla karşılaşılırdı. Bu olumsuz analiz sonuçları normal prosedürde tespit yapılan şubeye hızlı şekilde tebliğ edilmeliydi. Biz ilk analizle ilgili sonuçtan 18.03.2024' te haberdar ediliyoruz. Normal Bakanlık İşleyişindeki teamüle göre olumsuz bir sonuç tespit edildiğinde sonuç derhal olumsuzluk tespiti yapılan iş yerine bildirilir. Ancak bu teamüle aykırı bir şekilde uzunca bir süre sonra bildirim şubeye değil merkezimize yapılmıştır. Eğer ki bu şekilde direkt olarak bildirim yapılmış olsaydı kamera kayıtlarımız başta olmak üzere tüm süreçlerimiz (karkas alınan etin tedariğinden başlanılarak; üretim aşaması, üretim aşamasından sevkiyat sürecine ve nihai olarak ürünün satışı ve numune alınan ana kadar) kontrol edilirdi ve böylelikle alınan numunenin izlenebilirliği tam olarak sağlanabilirdi. Ancak tarafımıza olumsuz sonuçlar usule aykırı bir şekilde çok geç bildirildiğinden bu izlenebilirliği gerekli ölçüde sağlayamamaktayız. Nitekim bu izlenebilirliğin en şeffaf ve kabul edilebilir aşaması kamera kayıtlarının incelenmesi olacağından numune alınan partinin bahsettiğimiz süreçlerine ilişkin kamera kayıtlarına ulaşmamız mümkün olmamıştır" denildi. "TEKNİK HATALAR YAPILDI" Yukarıda bahsedilen numune alma işlemleri esnasında bir çok teknik hata yapılmış olup, bu hatalar yapılan analizlerin sonuçlarını gerçeklikten uzaklaştırmaktadır. Bu hususlarla ilgili tüm teknik detayları hukuki süreçler sonuçlandığında kamuoyu ile paylaşacağız. Yukarıda bahsettiğimiz usulsüzlükler içeren ve gerçeği yansıtmayan analiz sonuçları sonrasında Tarım İl Müdürlüğü ve İlçe Müdürlüğü tarafından üretim tesisimizde yerinde yapılan denetimlerde herhangi bir olumsuz sonuç ile karşılaşılmamıştır. Bilakis üretim tesisimizin hijyen ve diğer uygunluk koşullarını taşıdığı değerlendirilmiştir. "KÖTÜ NİYETLİ KİŞİLERİN EYLEMLERİ..." Türkiye nezdinde 280 şubesi bulunan ve 12.000 personel istihdam eden şirketimiz nezdinde iddia edildiği gibi bir tağşiş yapılması mümkün değildir; zira bu büyüklükteki bir firmanın bahsedildiği gibi bir riski alması da hayatın olağan akışına da uygun düşmeyecektir. Dolayısıyla yapılan analiz sonuçlarının maddi gerçeği yansıtmadığı, bu sonuçların kötü niyetli kişilerin eylemleri neticesinde veyahut gen testi olarak bilinen uygulamalarla yapılan analiz testlerinde şirketimizin hiçbir dahili olmayacak şekilde oluşmuş bulaşı nedeniyle böyle bir sonuç çıktığı / çıkabileceği değerlendirilmektedir. Hemen yukarıda da izah ettiğimiz üzere analiz sonuçlarının tarafımıza hızlı şekilde tebliğ edilmemiş olmasından kaynaklı olarak bu izlenebilirliği sağlayamamakta olduğumuzdan bu olumsuz sonucun nedenini net olarak tespit edememekteyiz. Ancak şirket olarak böyle bir durumun yaşanmasının mümkün olmadığına eminiz. Bu durumun en büyük göstergesi ise tağşiş tespit edildiği iddia edilen döner ürünümüzle aynı partiden savcılık makamınca aldırılan numunenin temiz ve uygun çıkması ve ayrıca bu güne değin yapılan resmi denetim ve kontrollerde herhangi bir olumsuz durum ile karşılaşılmamış olunmasıdır. Bu güne değin herhangi bir açıklama yapmamamızın sebebi devam eden hukuki süreçlere ve yargıya olumsuz etkide bulunmak istememizdir. Ancak gelinen aşamada Bakanlığa ait gizli evrakların basına sızdırılmış olması sebebiyle müşterilerimizin, tedarikçilerimizin, çalışma arkadaşlarımızın ve markamıza gönül vermiş olan tüm dostlarımızın yoğun talepleri üzerine bu açıklamayı yapma gerekliliğimiz hasıl olmuştur. "KUMPASI ÇIKARTMAK İÇİN ÇABALIYORUZ" Biz tüm gücümüz ve inancımızla bu karanlık kumpası açığa çıkartmak için çabalıyoruz. Lütfen başından beri konunun takipçisi olan herkesten bu işin sonuna kadar gidilerek aydınlatılmasına destek olmalarını dileriz.

Bursa İznik Belediye Başkanı Usta: Köfteci Yusuf'a komplo kuruldu! Haber

Bursa İznik Belediye Başkanı Usta: Köfteci Yusuf'a komplo kuruldu!

Yenişehir Belediyesi'nin önceki dönem Başkanı Davut Aydın'ın ardından İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta da Köfteci Yusuf'a destek veren bir açıklamaya imza attı. "KOMPLO ER YA DA GEÇ ORTAYA ÇIKACAK" Akkaş'a komplo kurulduğunu savunan Usta, "1996 Yılında İznik’te küçük bir dükkanda başlayan Köfteci Yusuf markası, bugün Türkiye’nin dört bir yanında dev bir restoran zinciri olarak hizmet vermektedir.  28 yıl önce İznik’te başlayan, İznik’in bir markası olan ve bugün 42 ilde 278 şubede 10.000’den fazla kişiye istihdam sağlayan ilçemizin İş Adamı Yusuf Akkaş’a yapılan komployu ve karalama kampanyasını esefle kınıyorum. Yapılan komplo saldırısı er ya da geç ortaya çıkacaktır." dedi. Yenişehir Belediyesi'nin önceki dönem Aydın, Köfteci Yusuf'ta domuz eti bulunduğuna dair iddialara tepki göstererek şu ifadeleri kullanmıştı: “Hadi gel yıkalım şu Süleymaniye’yi desen, İki kazma kürek, iki de ırgat gerek. Ancak, hadi gel yapalım şunu geri desen, Bir Sinan, bir de Süleyman gerek.” M. Akif Ersoy Köfteci Yusuf’a yapılan bir komplo saldırıdır. Marka ve isim karalamasıdır. Merkezi Yenişehir’de olan, kendi etini kendi çiftliğinde üreten, 200’den fazla şubesi ile 10.000’den fazla kişiye istihdam sağlayan Yenişehir’li iş adamımız Yusuf AKKAŞ’a yapılan komployu ve karalama kampanyasını esefle kınıyorum. Yapılan komplo saldırısı er yada geç ortaya çıkacaktır. Düşünebiliyor musunuz tek merkezden (YENİŞEHİR) işlenen ve dağıtılan et ve ürünlerde 200’den fazla şubesinde sorun yok iken neden iki şubesinde çıkıyor? Bunu hiç sorguladınız mı?

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.