Marmara Denizi'nde kaçak avlanma yapan balıkçı gemi kaptanı, Sahil Güvenlik ekiplerine yakalanınca halat ve trol ağları denize attı. Hakkında açılan, 'Çevreyi kasten kirletmek'le suçundan beraat eden kaptana kötü haber Yargıtay'dan geldi.
Haber Giriş Tarihi: 14.04.2021 11:18
Haber Güncellenme Tarihi: 14.04.2021 11:18
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursahakimiyet.com.tr
İddiaya göre, 'Kaptan 2' adlı gemi, kaçak avlanma yaparken Sahil Güvenlik ekiplerince durduruldu.
Kaptan, ekonomik değeri sebebiyle halat ve trol ağları denize attı. Ekiplerin hakkında tutanak tuttuğu gemi kaptanı hakkında 'Çevreyi kasten kirletme suçundan Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Mahkeme, kaptanın beraatine hükmetti.
Davacı Çevre İl Müdürlüğü, kararı temyiz etti. Emsal nitelikte bir karara imza atan Yargıtay 4. Ceza Dairesi, mahkeme hükmünü bozdu. Yargıtay kararında; herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu vurgulandı. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek gerektiğini hatırlatılan kararda, "Gerçek ya da tüzel kişi olarak herkes, çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi ile görevli olup, alınacak tedbirlere ve belirlenen esaslara uymakla yükümlüdür. Türk Ceza Kanununun 181. maddesinin birinci fıkrasında suç olarak düzenlenen atık veya artıklarla çevrenin kasten kirletilmesi fiili, kanunlarda belirtilen teknik usullere aykırı olarak, çevreye zarar verecek şekilde atık veya artıkların alıcı ortamlar olan toprak, su ve havaya kasten verilmesidir. Buna göre suç, atık veya artıkların teknik usullere aykırı olarak bir defa alıcı ortama verilmesiyle oluşacaktır" denildi.
Gemi kaptanının, suçunu kabul ettiğine dikkat çekilen kararda şu ifadelere yer verildi: "Çevrenin kasten kirletilmesi, kanunda tehlike suçu olarak düzenlenmiştir. Zararın gerçekleşmesi, bu suçta unsur olmadığı gibi cezalandırma şartı da değildir. Sanığın olay tarihinde tekne ile yasa dışı olarak trol ile avlanma yaptığı, olayın Sahil Güvenlik Marmara Komutanlığı görevlilerince görülmesi üzerine müdahale edildiği anlaşılmaktadır. Bunu gören şüphelinin trol ağları ve av avadanlıklarına bağlı halatları keserek denize attığı, bu suretle sanığın çevrenin kasten kirletilmesi suçunu işlediği iddiasıyla dava açıldığı anlaşılmıştır. Sanık mahkemece alınan savunmasında, 'İddianamede belirtilen eylem doğrudur suç tarihinde kaçak avlanırken sahil güvenlik bizi yakaladı biz de trol ağlarını denize attık daha sonra sahil güvenlik tarafından yakalandık genellikle trol ağlarını pahalı olduğundan dolayı biz bunları tekrar denizden çıkartmayız sahil güvenlik denizden çıkartıp imha etmektedir' şeklinde beyanda bulunmuştur. Temin edilen olay tutanağı ve sanığın beyanları ile, sanığın trol ağlarını alıcı ortam olan denize doğrudan bırakması suretiyle 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 8, 20, Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğinin 4/j ve 23. maddelerine aykırı davranarak deniz kirliliğine neden olduğu sabit olup, yetersiz gerekçe ile sanığın mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur. Mahkeme hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Yargıtay'dan Bursa'da emsal karar!
Marmara Denizi'nde kaçak avlanma yapan balıkçı gemi kaptanı, Sahil Güvenlik ekiplerine yakalanınca halat ve trol ağları denize attı. Hakkında açılan, 'Çevreyi kasten kirletmek'le suçundan beraat eden kaptana kötü haber Yargıtay'dan geldi.
İddiaya göre, 'Kaptan 2' adlı gemi, kaçak avlanma yaparken Sahil Güvenlik ekiplerince durduruldu.
Kaptan, ekonomik değeri sebebiyle halat ve trol ağları denize attı. Ekiplerin hakkında tutanak tuttuğu gemi kaptanı hakkında 'Çevreyi kasten kirletme suçundan Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Mahkeme, kaptanın beraatine hükmetti.
Davacı Çevre İl Müdürlüğü, kararı temyiz etti. Emsal nitelikte bir karara imza atan Yargıtay 4. Ceza Dairesi, mahkeme hükmünü bozdu. Yargıtay kararında; herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu vurgulandı. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek gerektiğini hatırlatılan kararda, "Gerçek ya da tüzel kişi olarak herkes, çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi ile görevli olup, alınacak tedbirlere ve belirlenen esaslara uymakla yükümlüdür. Türk Ceza Kanununun 181. maddesinin birinci fıkrasında suç olarak düzenlenen atık veya artıklarla çevrenin kasten kirletilmesi fiili, kanunlarda belirtilen teknik usullere aykırı olarak, çevreye zarar verecek şekilde atık veya artıkların alıcı ortamlar olan toprak, su ve havaya kasten verilmesidir. Buna göre suç, atık veya artıkların teknik usullere aykırı olarak bir defa alıcı ortama verilmesiyle oluşacaktır" denildi.
Gemi kaptanının, suçunu kabul ettiğine dikkat çekilen kararda şu ifadelere yer verildi: "Çevrenin kasten kirletilmesi, kanunda tehlike suçu olarak düzenlenmiştir. Zararın gerçekleşmesi, bu suçta unsur olmadığı gibi cezalandırma şartı da değildir. Sanığın olay tarihinde tekne ile yasa dışı olarak trol ile avlanma yaptığı, olayın Sahil Güvenlik Marmara Komutanlığı görevlilerince görülmesi üzerine müdahale edildiği anlaşılmaktadır. Bunu gören şüphelinin trol ağları ve av avadanlıklarına bağlı halatları keserek denize attığı, bu suretle sanığın çevrenin kasten kirletilmesi suçunu işlediği iddiasıyla dava açıldığı anlaşılmıştır. Sanık mahkemece alınan savunmasında, 'İddianamede belirtilen eylem doğrudur suç tarihinde kaçak avlanırken sahil güvenlik bizi yakaladı biz de trol ağlarını denize attık daha sonra sahil güvenlik tarafından yakalandık genellikle trol ağlarını pahalı olduğundan dolayı biz bunları tekrar denizden çıkartmayız sahil güvenlik denizden çıkartıp imha etmektedir' şeklinde beyanda bulunmuştur. Temin edilen olay tutanağı ve sanığın beyanları ile, sanığın trol ağlarını alıcı ortam olan denize doğrudan bırakması suretiyle 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 8, 20, Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğinin 4/j ve 23. maddelerine aykırı davranarak deniz kirliliğine neden olduğu sabit olup, yetersiz gerekçe ile sanığın mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur. Mahkeme hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."
GÜNÜN EN ÇOK OKUNAN HABERLERİ
BAKMADAN GEÇME...
POPÜLER VİDEOLAR