Hükümet için görev yapan gizli servis çalışanının hayatı, bir yarışma için gönderdiği çıplak pozların ortaya çıkmasının ardından tepetaklak oldu.

27 yaşındaki Anna Anufrieva, Rusya'nın Tümen kentinde yaşayor ve "gizli" olarak nitelendirilen bir işte, hükümet için çalışıyordu. Arkadaşlarının ikna ettiği Anna, çıplak fotoğraflarını ünlü erkek dergisi Playboy'un Rusya edisyonuna göndererek bir yarışmaya katıldı.

Playboy ekibi, Anna Anufrieva'nın fotoğraflarını beğendi ve genç kadın yarışmada derece almayı başardı. Durum böyle olunca Anna'nın çıplak pozları ortaya çıkmış oldu.

Rus hükümeti, çıplak pozları dergi sayfalarını süsleyen Anna'yı işten çıkardı. Skandal patlak verince, yeni bir iş de bulamadı. Kredisini ödeyemeyen kadın evinden oldu.

"Beni tüm ülke karşısında utandırdın, kimsenin yüzüne bakamaz oldum" diyen babasının da kendisiyle konuşmadığını söyleyen Anna, kimseden para isteyemediğini ve evini satmak zorunda olduğunu ve evsiz kaldığını açıkladı.

Büyük stres yaşayan ve bir deri bir kemik kalan Anna Anufrieva, yine de verdiği pozlardan pişman olmadığını söylüyor.

"Yaşayacak bir yerim yok. Dairem yok. Sevgilim yok. İşim yok." diyen Anna hiçbir suç işlemediğini, buna rağmen hayatının bir anda tepetaklak olduğunu anlattı.

"Kimse beni işe almak istemiyor. Keşke bu kararı fotoğraflarım yüzünden verdiklerini bana söyleyebilseler. Ama onun yerine bin bir türlü bahaneler uyduruyorlar" diyen Anna, çok üzgün olduğunu söylüyor.

"Neden sadece modellerin, oyuncuların, bloggerlar'ın ya da fitness eğitmenlerinin bedenlerini sergilemeye izni var? Devlet için çalışıyorum diye neden ben bunları yaşamak zorundayım?" diyen Anna, bu gibi görevlerde çalışanların da çıplak poz vermeye izin verilmesi gerektiğini ileri sürdü.

Kendi bedeniyle barışık olan herkesin dilediği gibi davranabilmesi gerektiğini söyleyen Anna, "Öğretmen, hemşire ya da doktor... Ne fark eder?" diye konuştu.

Kadın vücudunun estetiğini ve armonisini sevdiğini söyleyen Anna, kimsenin kendisini yargılamaması gerektiğini dile getirdi.

Kendisine sık sık "Saygın bir işin ve düzgün bir yaşantın varken bu pozları vermeye değer miydi?" sorusunun yöneltildiğini söyleyen Anna'nın cevabı ise kısa ve net: "Evet!"