Hava Durumu

Osmanlı'nın ilk kadın grevi: Bursa'da 114 yıl önce neler yaşandı? 16 saat çalışan işçiler...

Emeği ve emekçinin bayramı 1 Mayıs'ta, 1910 senesinde Bursa'daki ipek işçilerinin grevi ipek işçilerinin efsanevi grevi merak konusu oldu. Bursa fabrikalarında ipekler üreten Türk, Rum ve Ermeni kadınlar, atölyelerde günde 15-16 saat çalışıyordu. Bu çalışmanın karşılığında aldıkları ücret ise 1 ile 5 kuruş arasındaydı. Zorlu çalışma saatlerine isyan eden binlerce emekçi, Osmanlı'nın ilk kadın grevini gerçekleştirdi. İşte ayrıntılar...

Haber Giriş Tarihi: 01.05.2024 09:18
Haber Güncellenme Tarihi: 01.05.2024 09:18
Kaynak: Haber Merkezi
Osmanlı'nın ilk kadın grevi: Bursa'da 114 yıl önce neler yaşandı? 16 saat çalışan işçiler...

1910’lu yıllar, Osmanlı’da sanayinin gelişmeye başladığı yıllardı. Pek çok kentte fabrikalar ve atölyeler kuruluyordu. Bursa denilince akla ilk olarak ipek gelir. Bursa fabrikalarında Türk, Rum ve Ermeni kadınlar, sefa içinde yaşayan saraylılara en has ipekleri üretiyordu. Aralarında çocuk işçilerin de bulunduğu kadınlar ipek atölyelerinde günde 15-16 saat çalışıyordu. Bu çalışmanın karşılığında aldıkları ücret ise 1 ile 5 kuruş arasındaydı. Hayatlarının baharında fabrikaya giren gencecik kızlar, daha bir sene geçmeden ölüm döşeğine yatıyorlardı. Bursalı ipek işçileri hayatlarını şöyle anlatıyorlardı: “Biz o perişan çiçeklerdeniz ki baharı görmeden güz yapraklarına döneriz”

İpek işçisi kadınların çalışma koşulları Refik Halit Karay’ın “Sus Payı” öyküsüne de konu olur: “Bir gün kırmızı kurdelesinin süslediği ipek saçlar altında sevine sevine, neşeli, kuvvetli gelen yeniler, bir iki yıl sonra güçsüz ayaklarını, nalçalı kunduralarını taş kaldırımlar üstünde zorla sürükleyerek kulübelerine çekilirlerdi. Ağrıyan başlarını, yanan göğüslerini dinlendirmek için yalnız altı saat süreleri vardı; gülmek ve konuşmak için değil! Kim bilir ertesi sabah bu hasta, yorgun gözler ne kadar güç açılır, her kemiği ayrı sızlayan bu zavallı vücutlar fabrikanın düdüğüne ne zorlukla uyardı? Kim bilir bu hastalıklı sabahlar ne kadar gözyaşı döktürürdü, bu halsiz vücutları sürüklemek ne zordu...”

Elbette işçi kadınlar bu haksızlığa ve zulme sessiz kalmadılar. İpek fabrikalarında çalışan binlerce kadın 1908 grevlerinden de etkilenerek çalışma koşullarını düzeltmek ve ücretlerini arttırmak için mücadeleye atıldılar. Önce Bilecik ve Adapazarı’ndaki 1000 ipek işçisi greve çıktı. Direniş rüzgârı kısa sürede Bursa’yı da etkisine aldı. 1910 yılının Ağustos ayında Bursa’da 3 bin ipek işçisi grevdeydi. Bu grev Osmanlı’daki ilk kadın grevi olarak tarihe geçti.

İşçi kadınlar iradelerini mücadeleyle birleştirerek patronlar sınıfına boyun eğmeyeceğini göstermişti. Bugün de işçiler boyun eğmiyor, mücadele ediyor. Sınıfsız, sömürüsüz yepyeni bir dünya kurana kadar da edecek. Tıpkı Kızıl Bursa marşında söylendiği gibi “Yeşil Bursa kurtulacak, Kızıl bursa olursa/ Olursa değil mutlaka Kızıl Bursa olacak hayda hay!”

Uludağ’ın eteğinde bir cehennem şehir var

Bir şehir ki burjuvalar Yeşil Bursa diyorlar hayda hay

Dar sokaklarında gezer işsizlik ve yoksulluk

Fabrikalar ipek boyar genç kızların kanıyla hayda hay

Biz çıkarız Uludağ’a bir kucak odun için

Onlar çıkarlar oraya zevk için sefa için hayda hay

İşçi köylü meydanında uzatarak elini

Mustafa Suphi yoldaşın dikeceğiz heykelini hayda hay

Yeşil Bursa kurtulacak, Kızıl bursa olursa

Olursa değil mutlaka Kızıl Bursa olacak hayda hay!

Kaynak: Haber Merkezi

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.