84 yıllık tarihinde Ümraniyespor’a ilk kez Süper Lig'e yükselme sevinci yaşatan Teknik Direktör Recep Uçar, Spor Arena’ya kırmızı-beyazlı ekibin performansı, VAR uygulaması ve özkaynak oyuncu sistemi ile ilgili özel bir röportaj verdi.
“HAKEM HATALARINDAN DOLAYI LİG’DE EN ÇOK BİZ PUAN KAYBETTİK”
SORU: Süper Lig’deki ilk maçınızda Fenerbahçe’ye karşı son dakikalarda galibiyeti kaçırdınız. Son şampiyon Trabzonspor ve yıldız isimleri kadrosuna katan Galatasaray maçları başta olmak üzere mücadelelerin çoğundan tek farklı mağlubiyetle ayrıldınız. Lig’deki dirençli mücadeleniz hakkında neler söylemek istersiniz?
Lige başlayabileceğimiz en zor maçla Fenerbahçe deplasmanıyla başladık. Lige iyi hazırlanmıştık. O günkü maçta uzatmada gol yememize rağmen alınan bir beraberlik bence bizim adımıza değerli ve anlamlıydı. İyi sinyaller verdiğimizi düşünüyorum. Oyun anlamında da Fenerbahçe’yle kafa kafaya geçen bir maç oynamıştık. Ondan sonraki oynadığımız maçlar da aslında Karagümrük maçına kadar olan periyotta 1-0’lık mağlubiyetlerin olduğu, oyun olarak kaybetmediğimiz ama skor olarak kaybettiğimiz maçlar oldu. Bütçe ve kadro olarak ligin en düşük takımlarından biriyiz. İşimizin zor olduğunu biliyorduk ama bizi üzen nokta oynadığımız oyunların karşılığını skor olarak alamayışımız oldu. Bunun birçok sebepleri var. Mazereti seven birisi olmadığımı her zaman söylüyorum. Maalesef dış faktörler bizi bu anlamda çok etkiledi. İlk beş iç saha maçımızı kendi stadımızda oynayamamak bizim için dezavantajdı. Hakemleri öven birisiyim, bireysel olarak hakem eleştirisinde bulunmadım ama çıkarılan algoritmaya göre hatalardan dolayı ligde en çok puan kaybeden takım biz olduk. Şu ana kadar ki hakem hatalarından dolayı 9 puanımız gitti. Bunun gibi dış faktörlerin ligin ilk yarısında şu ana kadar ki süreçte 7 puan toplamamızda etkili olduğunu düşünüyorum. Genel olarak oyunla alakalı çok büyük bir memnuniyetsizliğim yok. Ligin total istatistiklerine bakarsanız bu konumda olmamamız lazım. Ama bir yandan da realiteye baktığımızda şu anda ligin en altındayız. Umarım aradan sonra başlayacak olan süreç bizim adımıza skor anlamında iyi geçer. Son iki maçta içeride Alanyaspor’a karşı aldığımız galibiyet, deplasmanda Sivasspor’dan alınan beraberlik bizim adımıza bir umut ışığı oldu. Bu ışıkla beraber biz arayı da en iyi şekilde değerlendirip milli aradan sonraki sürece güzel başlamak istiyoruz.
SORU: Stadyumunuzdaki bakım-onarım sürecinden sonra sahanızda Alanyaspor’u 3-1 mağlup ederek Süper Lig’deki ilk galibiyetinizi aldınız. Dünya kupası dönüşü Başakşehir ile karşılaşacaksınız. Bundan sonraki hedeflerle ilgili neler söylemek istersiniz?
Kendi sahamızda, seyircinin önünde ve alışkın olduğumuz yerde oynamak bizim için çok büyük bir avantaj. 1-0 kaybettiğimiz maçları kendi sahamızda oynayabilseydik ben işin biraz daha farklı olabileceğini düşünüyorum. Önümüzde 5 maç var. Başakşehir haricindeki diğer dört takım puan anlamında çok uzak olmayan takımlar. Ankaragücü, Hatayspor, Giresunspor ve İstanbulspor ile oynayacağız. Buralardan alacağımız puanların ligdeki seyrimizi bir nevi belirginleştireceğini düşünüyorum. Milli aradan dönüşte kupada Kasımpaşa maçı ve lige Başakşehir’le iyi başlayabilirsek yakalayacağımız o ivmeyle gidişatın bizim adımıza daha pozitif olabileceğini düşünüyorum.
HAKEMLERİN ORTAK GÖRÜŞÜ, “HOCAM MAALESEF HAKLISINIZ” ŞEKLİNDE OLUYOR
SORU: Beşiktaş maçından sonra “12 haftada VAR’a gidilmeyen tek takımız. Konuştuğum bütün hakemler kafasını öne eğiyor. Şu ana kadar 9 puanı kaybedilmiş bir Ümraniyespor var” diye açıklamalarınız vardı. Bu durumla alakalı düşünceleriniz nelerdir?
İlk defa Alanyaspor maçında kalkan ofsayt bayrağı sonrası VAR’dan karar düzeltildi. Sivasspor maçında VAR hakemi, hakemi çağırarak görülemeyen bir penaltı ilk defa bir VAR hakemi tarafından düzeltildi. Trabzonspor maçında üç tane tartışmalı pozisyonumuz var. Gaziantep FK maçında bizim aleyhimize verilen penaltıyı insanlar tekrardan incelesinler. Kayserispor maçında Oğuz Gürbulak’ın kolu kapalıyken sırtına mı yoksa eline mi değdiği belli olmayan bir karar VAR’dan dönmedi. Bunlar benim şahsi görüşlerim değil. Buradaki 9 puanlık kaybı söylerken subjektif olarak bir yorumda bulunmuyorum. Yayıncı kuruluşlarında yer alan hakem yorumcularının kararları değerlendirmesi neticesinde oluşturulan bir algoritmanın sonuçlarını sizinle paylaşıyorum. Bireysel olarak şu hakem kötüydü filan demiyorum. Hatta kaybettiğimiz Karagümrük maçı sonrası hakem Mert Güzenge’ye teşekkür edip iyi maç yönettiğini söyledim. Hakemlerle konuştuğumda kendilerinin ortak görüşü “hocam maalesef haklısınız” şeklinde oluyor. Ama bir şey değiştirmiyor. O hatalar olmasaydı kaç puanla ligin neresinde olacaktık? Birçok zorluklarla ve sıkıntılarla yarışta bulunan bir ekibiz. Bir de dış faktörlerin bu kadar aleyhine çalıştığı bir kulübün ve teknik adamın yerinde açıkçası kimse olmak istemez.
“MAÇLAR; CAMİALARI, TARAFTARI VE MEDYASI GÜÇLÜ KULÜPLERİN BASKISI ALTINDA YÖNETİLMELİ”
SORU: Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Belki VAR için yabancı hakem getirebiliriz. Sıfır hata olur mu? Mümkün değil. Yurt dışında da hakem hataları oluyor. Bunlar olacaktır" değerlendirmesinde bulunmuştu. Sizce getirilmesi beklenen bu proje VAR konusundaki soru işaretlerini giderir mi?
Canı en çok yanan insan da olsam mevcut hakemlerimizin çok başarısız olduklarını düşünmüyorum. Geçmişte bizim oyunculuk zamanlarımızdaki gibi art niyetli olduklarını düşünmüyorum. Hakemlerin, Türkiye’de camiaları, taraftarı ve medyası güçlü olan kulüplerin bir nevi baskıları altında kalmadan daha özgüvenli bir şekilde maçları yönetmelerini istiyorum. Çünkü böyle durumlarda baktığınızda bizim gibi lige yeni çıkan, bütçe olarak en düşük olan ve camia gücü olmayan ama bir şekilde futbolun güzelliklerini yansıtarak var olmaya çalışan kulüpler olarak bunlardan ciddi zararlar görüyoruz. Ama ben kesinlikle insanımıza ve hakemlerimize güvenilmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü dışarıdan gelecek insanlar da hata yapacaktır. Liyakata önem vermemiz lazım. Eksikler varsa daha çok çalışacağız. Bizler nasıl çalışıyorsak, çalışmamız gerekiyorsa kendimizi eleştireceğiz. Hakemler kendilerini geliştirmek için daha çok çalışıp, pozisyon analizi yapacaklar. Herkes kendi kendini en iyi hale getirmeye çalışacak ki bu işte hatalar lehimize gidebilsin. Ben yabancı hakem konusunda bazı insanlar gibi çok pozitif değilim açıkçası.
SORU: Süper Lig’de forma şansı bulamayan genç oyuncular ilk fırsatta soluğu Avrupa’da alıyorlar veya TFF 1.Lig takımlarına kiralık olarak gidiyorlar. Beşiktaş’tan Kartal Kayra Yılmaz gibi genç bir isme Ümraniyespor’un orta sahasını emanet ettiniz. Süper Lig ekiplerinin özkaynak oyuncularına verdiği/ vermediği şansı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ortada çok ciddi bir şekilde rekabet var. Arkasında birçok sebebin olduğu, işin içinde maddi boyutların yer aldığı bir süreç var. Teknik adamlar sahaya her zaman en iyi kadrolarıyla çıkıp, maçı kazanmak isteyecekler. Sahaya çıkan ve kenarda bekleyen bütün oyuncular da maçları kazanmak için mücadele edecekler. Gönül elbette bu ülke topraklarında yetişen ve daha genç olan birçok oyuncumuzun daha çok fazla süre bulabilmesini ister. Takımımda sadece kiralık olarak gelen Kartal Kayra değil Fatih Yiğit Şanlıtürk ve Beşiktaş, Karagümrük maçında oynattığımız Mustafa Eser gibi genç oyunculara da biz şans veriyoruz. Bir yandan da çok büyük kulüplerle ciddi rekabet ediyoruz. Yetişen birçok genç oyuncularımızın daha fazla süre alabildiği ortamın oluşmasını gerekiyor. Kulüplerimiz finansal anlamda çok zor durumda. Bu rekabet bu kadar sert seviyede olmasa, kulüpler sadece gelirlerine göre bütçe yapıp takımlar oluştursa ister istemez bu durumda süre bulacak oyuncuların sayısı daha da artar. Madem ekonomik olarak bu kadar çok kötü durumdayız ve bütün kulüplerimiz bir nevi “battık” diyor -ki bunu Trabzonspor, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray’da söylüyor- o zaman bütçelerini 100 milyon euro yerine 50 milyon euroyla oluştursunlar. Bu şekilde ister istemez daha fazla süre alabilecek genç oyuncuların arttığını görebiliriz. Açıkçası bunun doğru yolunun bu olduğunu düşünüyorum.
SORU: Valerien İsmael ile yollarını ayıran Beşiktaş, takımın başına yeniden Şenol Güneş’i getirdi.Beşiktaş’ta yardımcı antrenör olarak görev yapmış birisi olarak bu değişimi nasıl yorumluyorsunuz?
Valerien İsmael hoca benim meslektaşım, Şenol Güneş bizim meslek büyüğümüz. Gönül ister ki çalışan herkes başarılı olsun. Şenol hoca; ülkede ciddi başarılar elde etmiş, kariyeri başarılarla dolu bir insan. Umarım herkes başarılı olur.