Parvovirüs B19 hastalığı hakkında konuşan Prof. Dr. Aynur Eren Topkaya, "Bazı kişilerde sinirleri, eklemleri veya kan sistemini etkileyen ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Anemisi olan veya bağışıklık sistemi zayıf olanlarda kan sayımında ciddi bir düşüşe neden olabilir” dedi.
Parvovirüs B19 çocuklarda sıklıkla ‘tokatlanmış yanak’ döküntüsüyle seyreden Beşinci Hastalığın nedeni. Bununla birlikte yetişkinlerde de görülebiliyor. Ancak bulaştığı kişinin yaşına ve genel sağlık durumuna göre değişen belirtilerle seyreden hastalıklara neden oluyor. Yaklaşık her 3 ila 4 yılda bir küçük Parvovirüs B19 salgınları meydana geldiğini söyleyen Prof. Dr. Aynur Eren Topkaya salgınların kış sonu, ilkbahar ve yaz başlarında ortaya çıktığını hatırlattı.
YETİŞKİNLERDE YOĞUN EKLEM AĞRISIYLA KENDİNİ GÖSTERİYOR
Özellikle son günlerde yoğun eklem ağrısı şikayetiyle başvuran yetişkin sayısında da artış gözlendiğine dikkat çeken Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Topkaya, konuyla ilgili “Hastalık her 10 kişiden 2'sinde belirtisiz seyreder. Ateş, baş ağrısı, öksürük, boğaz ağrısı, döküntüler ve eklem ağrıları sık karşılaşılan belirtilerdir. Bunun yanında çocuklarda ve yetişkinlerde hastalık farklı şikayetlerle seyrediyor. Parvovirüs B19 enfeksiyonu yüzde kırmızı döküntülere neden olur (tokatlanmış yanak). Döküntü, ateş ve baş ağrısı gibi semptomlardan birkaç gün sonra ortaya çıkar ve çocuklarda yetişkinlere göre daha sık görülür. Yüzdekilerden sonra göğüs, sırt, kalça veya kol ve bacaklarda da döküntüler ortaya çıkabilir. Döküntüler özellikle ayak tabanlarında kaşıntılı olabilir. Genellikle 7 ila 10 gün içinde kaybolur ancak birkaç hafta boyunca tekrarlayabilir. Birçok eklemde ağrı ve şişlik gelişebilir ki da bu şikayetler yetişkinlerde ve kadınlarda çocuklara göre daha sık görülür. Bazı yetişkinlerde ise yalnızca eklem ağrısı görülür. Genellikle ellerde, ayaklarda veya dizlerde hissedilen eklem ağrısı 1 ila 3 hafta sürer. Ancak hastanın durumuna göre bu şikayetlerin aylarca ya da daha uzun sürdüğü durumlar da gözlemlenmektedir ” ifadelerini kullandı.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ DÜŞÜK OLANLARI DAHA ÇOK ETKİLİYOR
Parvovirüs B19’un kronik bir hastalığı olmayan çocuk ve yetişkinlerde hafif seyirli olmakla birlikte bazı kişilerde sinirleri, eklemleri veya kan sistemini etkileyen ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğine dikkat çeken Topkaya, “Parvovirüs B19 enfeksiyonu açısından risk altında bulunanların başında hamileler geliyor. Bununla birlikte bağışıklık sistemi zayıflamış olan, orak hücre hastalığı ve talasemi gibi kan hastalıkları olan kişiler, lösemi veya diğer kanser hastaları, organ nakli gerçekleştirilmiş kişiler, HIV enfeksiyonu olanlar da risk altında. Enfeksiyon, anemisi olan veya bağışıklık sistemi zayıf olanlarda kan sayımında ciddi bir düşüşe neden olabilir. Yüzdeki ‘tokatlanmış yanak’ şeklindeki döküntü tanı koydurucudur” diye konuştu.
PARVOVİRÜS B19 FARKLI YOLLARLA BULAŞABİLİYOR
Topkaya’nın verdiği bilgiye göre, Parvovirüs B19, kişiden kişiye, tükürük, solunum damlacıkları, kan veya kan ürünleri ile bulaşıyor. Hamilelik sırasında ise anneden bebeğe geçiyor. Parvovirüs B19 enfeksiyonu olan ve bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerin daha uzun süre bulaşıcı olabileceklerine dikkat çeken Topkaya, “Virüs, enfeksiyonun erken döneminde, genellikle sadece ateş veya soğuk algınlığı belirtilerinin olduğu dönemde bulaşıcıdır. Döküntü ve eklem ağrıları gibi belirtiler ortaya çıktıktan sonra bulaşıcılık azalır. Bu nedenle döküntü ortaya çıktığında işe veya okula geri dönmek genellikle güvenlidir” dedi.
GEBELİKTE PARVOVİRÜS B19' A DİKKAT
Topkaya ,“Özel durumlarda, Parvovirüs B19 enfeksiyonuna karşı bağışıklık durumu veya yakın zamanda enfeksiyon geçirilip geçirilmediğini anlamak için kanda antikorlara bakılabilir. Hamilelik bu özel durumlardan biridir” diyen Topkaya “Hamilelik sırasında Parvovirüs B19'un geçirilmesi riskli bir durumdur. Bu nedenle Parvovirüs B19'a maruz kalma olasılığı olan hamilelerin en kısa zamanda bir sağlık kurumuna başvurması gerekir” diye uyarıda bulundu.
“ENFEKSİYONU GEÇİREN GEBELERDE VİRÜS NADİREN BEBEĞE BULAŞABİLİR”
Yetişkinlerin yaklaşık yüzde 50'sinın Parvovirüs B19 enfeksiyonunu geçirdiğini ve bu nedenle bağışık olduğunu hatırlatan Topkaya, bağışık olmayan kişilerin çoğu virüse maruz kalsa bile enfekte olmadıklarını veya hafif belirtilerle seyreden bir hastalık süreci geçirdiklerini anlattı. Enfeksiyonu geçirmenin genellikle hamileliği etkilemediğini söyleyen Topkaya konuyla ilgili “Enfeksiyonu geçiren gebelerde virüs nadiren bebeğe bulaşabilir. Ancak özellikle hamileliğin ilk yarısında Parvovirüs B19 enfeksiyonuna yakalanmak, düşük riskini yaklaşık yüzde 5 artırabilmektedir. Hamilelik sırasında kanda Parvovirüs B19 antikorlarına bakılarak, Parvovirüs B19'a karşı bağışıklık saptanabilir. Virüsle karşılaşıldığı kan testi ile kanıtlanırsa gebeyi takip eden kadın doğum uzmanı rutin kontrollere ilave olarak yeni muayeneler, kan testleri ve ultrason önerebilir. Düşük riskini azaltmak için uzmanın önerilerine uyulmalıdır” ifadelerini kullandı.