Adnan Menderes Üniversitesi Teknokent’te faaliyet gösteren Karya Farma HBX Ar-Ge, 18 patentli çalışmasıyla kanser ve enfeksiyon hastalıklarına karşı inovatif tedavi yöntemleri geliştiriyor. ‘Programlanmış Hücre Ölümü Sistemi’ üzerine çalışan firma, bu yeni yaklaşımın hastalara umut olduğunu belirtti.
Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Teknokent bünyesinde faaliyet gösteren ve 18 patentli çalışmasıyla dikkat çeken Karya Farma HBX Ar-Ge, kanser ve enfeksiyon hastalıklarına karşı geliştirdiği yenilikçi tedavi yöntemiyle dikkat çekiyor. Firmanın üzerinde çalıştığı HBX-2371 formülasyonu, doğal bileşenlere dayalı yapısıyla toksik yan etkileri minimuma indirirken, hastaların bağışıklık sistemini güçlendirme ve hücresel düzeyde iyileşme sağlamayı hedefliyor.
PROGRAMLANMIŞ HÜCRE ÖLÜMÜYLE KANSER TEDAVİSİ
Karya Farma’nın geliştirdiği HBX-2371, kanser hücrelerinin metabolizmasını bozarak apoptoz (programlanmış hücre ölümü) mekanizmasını tetikleyen bir tedavi yöntemi sunuyor. Şirketin kurucusu Hakan Başlık, bu formülasyonun kanser ve enfeksiyon hastalıklarına karşı etkin bir çözüm sunduğunu belirterek, tedavi yönteminin farklı uygulama şekilleriyle bireysel ihtiyaçlara uygun hale getirildiğini ifade etti.
Hakan Başlık: “HBX-2371, oral, topikal, lipozomal, inhalasyon, serum ve rektal fitil gibi uygulama yöntemleriyle tüm kanser türleri ve enfeksiyon hastalıklarına karşı etkili bir çözüm sunmayı amaçlıyor.”
MULTİDİSİPLİNER YAKLAŞIM VE İLERİ TEKNOLOJİ KULLANIMI
Projenin başarısının, farklı disiplinlerden uzmanların iş birliğiyle mümkün olduğunu vurgulayan Başlık, tedavi sürecinde hastaların onkologlar, farmakologlar, biyokimyacılar, nefes terapistleri ve diyetisyenlerden oluşan bir ekip tarafından destekleneceğini kaydetti.
Tedavinin etkinliği, düzenli olarak yapılan kan testleri, PET/CT görüntülemeleri ve biyomarker analizleriyle izlenecek. Ayrıca, nanoteknoloji ve biyoteknoloji gibi ileri düzey teknolojiler, tedavinin her aşamasında etkin bir şekilde kullanılacak.
DOĞAL BİLEŞENLERLE TOKSİK YAN ETKİLER AZALTILIYOR
Tamamen doğal bileşenlere dayalı olan HBX-2371’in toksik yan etkileri minimuma indirdiğini belirten Başlık, projenin hedeflerinden birinin hastaların yaşam kalitesini artırmak olduğunu söyledi. Tedavi sürecinin:
Akut vakalarda 6 ay gibi kısa bir sürede,Kronik vakalarda ise uzun vadeli destek tedavileriyle etkili sonuçlar verebileceği ifade edildi.
TEDAVİ SÜRECİNDE ÇEŞİTLİ UYGULAMA YÖNTEMLERİ
HBX-2371’in, çok yönlü bir tedavi yöntemi sunmasıyla dikkat çektiğini belirten ekip, ürünün şu uygulama yollarıyla kullanılabildiğini açıkladı:
Oral (ağız yoluyla) kapsüller,Topikal (cilde uygulanan) formlar,Nebulizatör ile solunum yoluyla uygulama,Lipozomal taşıyıcılarla ilaç salınımı,Rektal fitil,Serum formu.
Bu çeşitlilik, hastaların bireysel ihtiyaçlarına uygun çözümler sunulmasını sağlıyor.