Kemal Kılıçdaroğlu hakim karşısında! Kalabalıktan zor ilerledi...

Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, siyasi yasak ve hapis cezasıyla yargılandığı davanın duruşması için bugün Ankara Adalet Sarayı'na geldi. Kılıçdaroğlu, adliye binası önünde 'hak hukuk adalet' sloganları ile karşılandı. Kılıçdaroğlu kalabalıktan güçlükle ilerledi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da eski CHP liderine destek için adliyeye gelirken; İmamoğlu detayı dikkat çekti.

Haber Giriş Tarihi: 22.11.2024 15:01
Haber Güncellenme Tarihi: 22.11.2024 15:01

CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında siyasi yasak ve 11 yıl 8 ay hapis istenen dava kapsamında bugün hakim karşısına çıkıyor.

Ankara Adalet Sarayı'na eşi ve çocuklarıyla gelen eski CHP lideri Kılıçdaroğlu, kalabalık tarafından karşılandı.

Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı Ankara Adalet Sarayı bahçesinde “Halkın umudu Kılıçdaroğlu” ve “Hak, hukuk, adalet” sloganları atıldı.

Kalabalıktan dolayı Kılıçdaroğlu'nun adliye içerisinde güçlükle ilerleyebildiği görülürken; Kılıçdaroğlu'nun duruşma sonrasında açıklama yapacağı bildirildi.

ÖZEL VE YAVAŞ DA GELDİ

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da Kılıçdaroğlu'na destek için adliyeye geldi.

AYŞE ATEŞ'TEN DESTEK

Ankara'da öldürülen eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş de destek için adliyeye geldi. Halk TV'ye konuşan Ayşe Ateş, "Sinan öldüğünde bizim yaşadığımız en büyük olay vefasızlık duygusuydu. Kemal bey bizi hiç yalnız bırakmadı. O sebeple ben de bugün buradayım. Onu yalnız bırakmak istemedim" dedi.

İMAMOĞLU ALMANYA'DA

Berlin'de temaslara bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, duruşmaya katılamazken; Almanya'dan destek açıklaması verdi.

İmamoğlu burada yaptığı açıklamada şunları söyledi;

"Ben de siyasi haklarımı elimden alabilecek bir davada şahsen yargılanıyorum. CHP’nin eski lideri Sayın Kılıçdaroğlu, mahkeme karşısına çıkacak. Bu, kötü bir şaka olmalı! Seçilmiş temsilcileri görevden almak, sadece demokratik bir gerileme değil, Türkiye’nin demokratik mirasına bir ihanettir."