Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen Türkiye-Afrika 3. Ekonomi ve İş Forumu'ndaki konuşmasında, forumun üçüncüsünün yapılması vesilesiyle katılımcıları misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Koronavirüs salgını nedeniyle geçen yıl forumun çevrim içi düzenlendiğini anımsatan Erdoğan, buna rağmen ikinci forumun katılım ve sonuçları itibarıyla başarılı olduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, üçüncü toplantının yüz yüze gerçekleştirildiğini belirterek, "Üstelik Afrika ziyaretinden sonra bunu gerçekleştirmiş olmak bize ayrı bir mutluluk veriyor. Afrika'yı gezdik, dolaştık ve Afrika'nın liderleriyle bir araya geldik. Afrika'da durum nedir, ne değildir, bunları konuştuk. Şimdi de buradayız." diye konuştu.
Ticaret Bakanlığına, Dışişleri Bakanlığına ve Afrika Birliği Sekretaryasına forumun düzenlenmesinde gösterdikleri çabalar dolayısıyla teşekkür eden Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nu organizasyon için tebrik etti, forumun, Türkiye'nin gönül köprüleri kurduğu Afrika kıtasıyla iş birliğinin güçlenmesine katkı sağlamasını diledi.
Dün ve bugün yapılan oturumlarda enerjiden tarıma, sağlıktan bankacılık sistemine, inovasyona kadar birçok alanda karşılıklı yatırım fırsatlarının ele alındığını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Türkiye ile kıta ülkeleri arasındaki potansiyeli harekete geçirecek politika önerileri, foruma katılan yetkin isimler tarafından paylaşıldı. İş birliğimizin güçlü yönlerinin yanı sıra üzerinde hep birlikte çalışmamız gereken başlıklar da forum çerçevesinde tartışıldı, değerlendirildi. Burada gündeme getirilen hususların kıtayla ilişkilerimizi güçlendirme gayretlerimizde bize yol göstereceğine inanıyorum. Koronavirüs salgınının küresel ticareti etkilediği bir dönemde düzenlenen bu forumun iş dünyamız için de ufuk açıcı olduğunu düşünüyorum. Bu vesileyle bir kez daha özgün fikirleriyle forumu zenginleştiren tüm katılımcılara teşekkürlerimi iletiyorum."
"TÜRK İŞ DÜNYASININ YATIRIMLARINDAN AFRİKALILAR DA İSTİFADE EDİYOR"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrika'nın kalplerdeki müstesna yerini her vesileyle dile getirdiğini belirterek, "Afrikalı kardeşlerimize muhabbetlerimizin sadece bir retorik olmadığını kıta genelinde yaptığımız çalışmalarla ortaya koyuyoruz. Afrika'da kapısı çalınmadık dost, yarası sarılmadık gönül, iş birliği yapılmadık ülke bırakmıyoruz. Afrika halklarının da ülkemize ve milletimize aynı samimiyetle yaklaştığını görmekten de ayrıca memnuniyet duyuyoruz. Ülke olarak biz adım atınca Afrikalı siyasetçiler çok daha büyük bir hüsnükabulle aynen burada görüldüğü gibi buna karşılık veriyorlar." diye konuştu.
Türk iş dünyasının kıta ülkelerindeki yatırımları arttıkça bundan Türk girişimcilerinin yanı sıra Afrikalıların da istifade ettiğini dile getiren Erdoğan, kıtaya yaptığı son seyahatinde buna bir kez daha şahit olduğunu söyledi.
Erdoğan, pazar günü başladığı Afrika temasları kapsamında beraberinde bakanlar ve kalabalık bir iş adamı heyeti ile önce Angola, sonra Togo ve Nijerya'da çok verimli temaslarda bulunduklarını anlatarak, şunları kaydetti:
"Her üç ülkede devlet başkanları ve siyasetçilerle bire bir ve heyetler arası görüşmeler gerçekleştirdik. Togo'da ayrıca Burkina Faso ve Liberya devlet başkanlarıyla da bir araya geldik. Ziyaretimiz kapsamında Angola ve Nijerya'da iş forumları düzenledik. Şunu memnuniyetle ifade etmeliyim ki, her üç ülkede de Afrikalı kardeşlerimiz bizi çok büyük bir muhabbetle karşıladı. Afrika'da şahsımıza ve heyetimize gösterilen sıcak ilgi ve samimiyet karşısında bu aziz milletin bir ferdi olmaktan, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olmaktan bir kez daha gurur duydum."
"KITA ÇAPINDAKİ YATIRIMLARIMIZ 6 MİLYAR DOLARI AŞMIŞ DURUMDA"
Türkiye ve Türk kültürüne yönelik ilginin Afrikalı dostlarının arasında arttığını görmenin kendilerini ayrıca mutlu ettiğini belirten Erdoğan, gelecek dönemde aralarındaki bu samimi bağların daha da kuvvetleneceğine inandığını söyledi.
Nitekim ortak çabalarının pek çok alanda meyvelerini vermeye başladığına dikkati çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye-Afrika ilişkileri, eşit ortaklık ve kazan-kazan temelinde çok boyutlu bir şekilde hamdolsun günden güne güçleniyor. Türk yatırımcıların kıtayla ilgisi artarken, Afrikalı dostlarımız da Türkiye'nin özellikle turizm, sağlık, altyapı ve üretim alanındaki imkanlarını keşfediyor, Türkiye'nin modern ve kaliteli sağlık altyapısıyla tanışan Afrikalı kardeşlerimiz hastalıklarına şifalarını Türkiye'deki hastanelerde arıyor. Türkiye'nin ürettiği savunma sanayi ürünleri Afrika halklarının hem sınır güvenliğine hem de terörle mücadelesine büyük katkı sağlıyor. İş adamlarımızın kurduğu fabrikalar, üretim tesisleri, ticari mekanizmalar, on binlerce Afrikalı kardeşlerimize istihdam imkanı sunuyor. Bugün Afrika'da havalimanlarından limanlara, kamu binalarından yollara, tünellere kadar birçok yatırımın altında Türk müteahhitlerinin imzası var. Türk firmaları kıta genelinde toplam değeri 70 milyar doları aşan 1150'den fazla projeyi üstlendiler. Kıta çapındaki yatırımlarımızın değeri de 6 milyar doları aşmış durumda. Bölgeyle toplam ticaretimiz 2003 yılındaki 5,4 milyar dolar seviyesinden 2020 yılı sonunda 25,3 milyar dolara yükseldi. Hedefimiz bu hacmi önce 50 milyar dolara, bilahare 75 milyar dolara taşımaktır. El birliği içinde çalışarak, bu hedeflerimize de ulaşacağımıza inanıyorum."
AFRİKA ÜLKELERİNİN SALGINLA MÜCADELESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 2 yıldır koronavirüs salgınıyla mücadele edildiğini hatırlatarak, koronavirüs gerçeğinin bir müddet daha küresel gündemi belirleyeceğinin anlaşıldığını söyledi.
Burada salgının yönetimiyle ilgili bazı hususların da artık açıkça ifade edilmesi gerektiğine dikkati çeken Erdoğan, "Son 2 yıllık sürece baktığımızda Batılı ülkeler başta olmak üzere ekonomik bakımdan gelişmiş devletlerin salgın sürecini adalete ve hakkaniyete uygun bir şekilde yönetemediklerini görüyoruz. Tüm dünyada hayatı altüst eden böylesi büyük bir sağlık krizi karşısında Afrika halkları yalnız bırakılmış, salgınla mücadelelerinde sadra şifa olacak hiçbir katkı alamamışlardır. Yükselen gümrük duvarları ve korumacı tedbirler, en çok Afrika ülkelerinin kırılgan ekonomilerine zarar vermiştir." değerlendirmesinde bulundu.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Afrika Bölge Ofisi verilerine değinerek, bugüne kadar yaklaşık 6 milyonu aşkın Afrikalı'nın Kovid-19'a yakalandığını aktaran Erdoğan, bu vesileyle salgında hayatını kaybeden Afrikalılar için bir kez daha taziye sunduğunu dile getirdi.
Erdoğan, bir Afrika atasözünde "Hayırseverlik varlıktan değil kalptendir." denildiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Biz de güzel Türkçemizde 'Az veren candan, çok veren maldan.' diyoruz. Bu anlayışla salgın sürecinde vatandaşlarımıza en iyi sağlık hizmetini sunarken elimizdeki imkanları Afrikalı kardeşlerimizle de paylaştık. Tıbbi teçhizat ve malzeme desteğinde bulunduğumuz devletlerin arasında 44 Afrika ülkesi de yer alıyor. Yerli ve milli solunum cihazlarımızın, maske ve tulumların Afrika'nın virüsle mücadelesine yaptığı katkıları görmekten memnuniyet duyuyoruz. İnşallah onay aşamalarından sonra TURKOVAC aşımızın da kullanıma girmesiyle aşı meselesinde de örnek bir tutum sergileyeceğiz. Zira yaşadığımız acılar ortadayken aşı meselesine tamamen maddi çıkar ve kar eksenli yaklaşılmasını doğru bulmuyoruz. Bu anlayışla Türkiye'nin öncülüğünde Türk Konseyi üyeleriyle birlikte kıta ülkelerine aşı yardımı da yapacağız."
"TÜRKİYE OLARAK AFRİKA İÇİ TİCARETİN GELİŞTİRİLME ÇABALARINI DESTEKLİYORUZ"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlık dönemiyle birlikte 30 Afrika ülkesine toplam 50 ziyaret gerçekleştirdiğini belirterek, uluslararası toplumun görmezden geldiği Somali'yi 2011'de eşi Emine Erdoğan ile beraber ziyaret eden ilk lider olduğunu anlattı.
Bu ziyaretleri hem eski sömürgeci güçlerin hem de yurt içinde Afrika kıtasına karşı ön yargılı kesimlerin duydukları rahatsızlığa rağmen düzenlediklerini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Salgın şartlarının Afrika'yla karşılıklı üst düzey ziyaret trafiğimizi aksatmasına asla müsaade etmedik. Sadece bu yıl Sahraaltı Afrika ülkelerinden 36 üst düzey heyete ev sahipliği yaptık. Türk Hava Yollarının kısa süre içinde kıtada salgın öncesi uçuş sayılarını tekrar yakalayacağına hatta geçeceğine inanıyorum. Serbest ticaret anlaşmalarının, ikili ticaretimizin kolaylaştırılmasında oynadığı rolü hepimiz biliyoruz. Bugün yürürlükte olan 22 anlaşmadan 4'ünü Afrika ülkeleriyle yaptık. Ayrıca 4 farklı Afrika ülkesiyle serbest ticaret anlaşması müzakerelerimiz sürüyor.
Yine bir dizi Afrika ülkesiyle de müzakereleri başlatmayı planlıyoruz. Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Bölgesi Anlaşması'nın yürürlüğe girme ve uygulama süreçlerini de yakından takip ediyoruz. Türkiye olarak Afrika içi ticaretin geliştirilme çabalarını destekliyor, kıtayla iş yapan firmalarımızı yerelleşme hususunda teşvik ediyoruz. İş dünyamızın Afrika'yla ticari iş birliklerini ilerletirken bu anlaşmanın getireceği yeni şartlara göre strateji belirlemeleri son derece önemlidir. Öte yandan, finans ve bankacılık yönü eksik kalan ticaret ve yatırımın ilişkilerde ivme kaybına yol açması kaçınılmazdır. Gerek Afrika'daki güçlü finans kuruluşlarının gerekse Türk bankacılık sektörünün bu konuda daha vizyoner davranmasını bekliyoruz. Ticaretle beraber karşılıklı yatırım ilişkilerimiz de güçlendikçe inşallah halklarımız arasındaki kültürel yakınlaşma da hızlanacaktır. 17-18 Aralık 2021 tarihlerinde yine İstanbul'da düzenleyeceğimiz 3. Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi'nin tüm bu başlıklarda bizlere yeni ufuklar kazandıracağına inanıyorum."
Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu'nun hayırlara vesile olmasını temenni eden Erdoğan, Afrika ülkelerine ve halklarına İstanbul'dan dostluk ve kardeşlik mesajlarını ilettiğini sözlerine ekledi.
Ticaret Bakanı Mehmet Muş ile Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Cibutili engelli bir kadın sanatçı tarafından 2016'da yapılan mozaik tabloyu armağan etti.
Tablonun, Emine Erdoğan'ın inisiyatifiyle Afrikalı kadınların el emeği ürünlerinin Türkiye'de adil bir pazara ulaşması ve gelirlerinin Afrikalı kadınlarla paylaşılması amacıyla hayata geçirilen Afrika El Sanatları Pazarı ve Kültür Evi'nde sergilendiği belirtildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çalık Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çalık, Mapa Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nazif Günal ve Vestel Genel Müdürü Ergün Güler'e Türkiye-Afrika İş Birliği ödülünü takdim ederek, katılımcılarla fotoğraf çektirdi.