Şam'ın Tadamon bölgesi, bölge sakinlerinin ve insan hakları gruplarının Suriye'nin Beşar Esad yönetimi altında yıllarca süren cinayetler olarak tanımladıkları olaylardan sonra kemiklerle doldu.
ÖNCE SİLAH SESİ, SONRA YANIK ET KOKUSU
2022'de sosyal medyada yayılan bir videoda, askeri kıyafetli bir kişi; silahsız, gözleri bağlı insanları büyük bir hendeğe doğru götürüp koşmalarını söylüyor, hendeğin kenarına yaklaştıklarında ya da içine düştüklerinde yakın mesafeden ateş ediyordu.
Reuters'a konuşan mahalle sakinleri, olayın 2013 yılında meydana geldiğini, ancak cinayetlerin yakın zamana kadar devam ettiğini belirterek, Suriye güvenlik güçlerinin düzenli olarak bölgeye adam getirdiğini gördüklerini, silah sesleri duyduklarını ve sonrasında yanık et kokusu aldıklarını söyledi.
"BURASI TÜM CESETLERİN BULUNDUĞU MEZARLIKTI"
Tadamonlu Mohammad al-Darra, 2011'de iç savaş başladıktan sonra ailesinin evlerinin yağmalanmasından korktuğu için mahallede kaldığını söyledi. Al-Darra, yıllar geçtikçe Suriye Silahlı Kuvvetlerinin kullandığı araçların, “elleri bağlı insanları” Tadamon katliamının gerçekleştiği düşünülen yerin paralelindeki küçük bir sokağa getirdiğini gördüğünü söyledi ve “Geceleri bunu duyardınız. Atılan her kurşun bir adama isabet ediyordu" diye ekledi. Toprak sokağı ve yanındaki yıkık dökük binaları işaret ederek, “Burası tüm cesetlerin bulunduğu mezarlıktı” diye ekledi.
Reuters'ın kamerasına çöplerin arasına yığılmış kemikler, yanmış plastik ve kirli giysiler yansıdı. Bu sırada bazı çocuklar kaburga ve uyluk kemikleriyle oynuyordu.
"BU SOKAĞA GELEN HERKES KAYIP SAYILIRDI"
Bölgede tamirci dükkânı işleten Halid Houriya, 2019'da mahalleye döndükten sonra kendisinin de sık sık silah sesleri duyduğunu ve yanık et kokusu aldığını söyledi. Houriya, “Burası infaz sokağı olarak biliniyordu. Bu sokağa gelen herkes kayıp sayılırdı. Bunları unutamayacağız. Her yerde cesetler... Bu artık insanlar için normal bir şey haline gelmişti.”
"TOPLU MEZARIN AÇILMASI GEREKİYOR"
İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün Suriye araştırmacısı Hiba Zayadin, “Bu bölgenin güvenliğinin sağlanması, toplu mezarın açılması ve uluslararası ilgili kurumların bu işi dikkatli, ihtiyatlı ve iyi bir şekilde yapabilmeleri için bu bölgeye engelsiz erişimlerine izin verilmesi aciliyet arz ediyor” dedi. Zayadin, toplu mezarın Esad hükümetinin güçlerince çoktan boşaltılmış olma riski bulunduğunu söyledi.
YÜZ BİNLERCE SURİYELİNİN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ TAHMİN EDİLİYOR
Esad'ın kendisine karşı yapılan protestoları bastırmasının bölgesel güçleri de içine alan geniş çaplı bir savaşa dönüştüğü 2011 yılından bu yana yüz binlerce Suriyelinin öldürüldüğü tahmin ediliyor.
2023 yılında ABD Dışişleri Bakanlığı, 2013 yılında Tadamon'da en az 41 sivili öldürdüğü iddiasıyla Suriyeli bir güvenlik yetkilisi ve yakın ailesine seyahat yasağı getirmiş ve bunu bir “katliam” olarak nitelendirmişti.
Şüpheli mezarın yeri İnsan Hakları İzleme Örgütü araştırmacıları tarafından uydu görüntüleri ile videodaki sahne eşleştirilerek tespit edildi. Bölgede henüz tam bir inceleme yapılmamış olsa da, şimdiden çok sayıda cinayet izine rastlandı.
"İNSAN PARÇALARI HER YANA SAÇILMIŞ"
Zayadin, “İnsan kalıntıları, kemikler, kafatasının bir kısmı, parmaklar, kaburgalar bulduk, toplu mezarı çevreleyen tüm alanın etrafına saçılmış, bu da burada bildiğimizden çok daha fazlasının yaşandığını gösteriyor” dedi.
KANITLARIN YOK EDİLMİŞ OLMASINDAN ENDİŞE EDİLİYOR
Tadamon sakinleri Reuters'e, 2012 yılında orduya dahil edilen Esad yanlısı paramiliter bir güç olan Ulusal Savunma Güçleri de dahil olmak üzere isyancı savaşçılar ile Suriye hükümet güçleri arasında yıllarca süren şiddetli çatışmalar sırasında sokağın metal barikatlarla kapatıldığını söyledi. Bazıları bu yılın başlarında Suriye'nin o zamanki hükümet güçlerinin bölgeden bazı kemikleri çıkardığını gördüklerini ve mezarın -ve önemli kanıtların- kazılmış olmasından korktuklarını söyledi.
Pazar günü Esad'ın devrilmesinden sonra Suriye hapishanelerinin açılması da benzer korkulara yol açmış, aktivistler ve tutuklu yakınlarını arayan aileler, kaçan askerlerin akıbetleri ile ilgili kanıtları yok etmiş olmasından korktuklarını söylemişlerdi.
75 BİN KİŞİLİK TOPLU MEZAR ALANI
Şam'ın yakınlarındaki Hüseyniye bölgesinde ise 150 toplu mezar bulundu. TRT Haber'in aktardığına göre 75 bin kişilik olduğu tespit edilen alanda kazılan her bir çukur 20 metre derinliğinde. Mezarların Konferans Sarayı arkasında yer aldığı belirtiliyor. Cesetlerin soğutmalı araçlarla getirilip üst üste gömüldüğü iddia ediliyor.