Konuyla ilgili araştırmayı yapan iklim uzmanı Rong Fu ve ekibinin çalışmasının sonuçları bilimsel PNAS dergisinde yayımlandı. Fu ve ekibi orman yangınları konusundaki durumun nasıl bu kadar kısa süre içinde kötüleştiğini anlamak için havadaki buhar basıncı açığını etkileyen faktörleri inceledi. Bu değer, belirli bir hava sıcaklığında havanın ne kadar nem çekebileceğini gösteriyor.
Araştırmaya göre buhar basıncı açığı ne kadar yüksekse, toprak ve bitki örtüsündeki su da o kadar çok azalıyor. Dolayısıyla kuruyorlar ve bu da orman yangınları tehlikesini artırıyor.
Bilim insanları ABD'nin batısındaki orman yangınlarının yaz aylarında buhar basıncı açığıyla yakından ilişkili olduğu görüşünde. Araştırmaya göre 2001-2018 yılları arasında Mayıs-Eylül aylarında buhar basıncı açığı yüksek olan gün sayısı, daha önceki yıllara göre yüzde 94 artış kaydetti.
İklim uzmanı Fu ve ekibinin hesaplarına göre iklimdeki doğal dalgalanmaların buhar basıncı açığının yükselmesindeki etkisi yüzde 32. Geriye kalan son 20 yıldaki yüzde 68'lik yükselmenin nedenin ise küresel ısınma olduğu belirtiliyor.
İklim uzmanı Fu, "2000 yılından önce yangını teşvik eden havayı, hava durumu verileriyle çok iyi açıklayabiliyorduk" diyor. Ancak zamanla bunun üçte birinden azı doğal hava koşullarıyla gerekçelendirilebiliyor. Hatta havadaki buhar basıncı açığı değerlerindeki anormalliklerin yüzde 88'e kadarının insanların yol açtığı küresel ısınma kaynaklı olduğunu varsayanlar da var.
Glasgow'da dün başlayan BM İklimin Korunması Konferansı COP26'da 197 ülkenin temsilcileri 2015 yılındaki Paris İklim Anlaşması'nda alınan kararların hayata geçirilmesi için müzakereler yürütüyor. Söz konusu anlaşma küresel ısınmanın sanayi öncesindeki döneme kıyasla iki derecenin altında mümkünse 1,5 derede tutulmasını öngörüyor. BM ve uzmanlar bu yüzyılda 2,7 derece ısınacağını tahmin ediyor.