Teknik Direktör Tamer Tuna, cumartesi günü oynanacak Altınordu maçı hazırlıklarında yapılan akşam antrenmanı öncesi Antalya kampı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Bursaspor’daki son gelişmeleri değerlendiren Tamer Tuna, “Birçok yalanla karşılaşmamıza rağmen burada oluş sebebimizi Cuma günü anlatacağım. Transfer tahtası çok büyük meblağ değil. Utanıyorum bunu söylemeye. Orada bir yönetici olsam bunu sağlayabiliriz.” dedi.
BİRİNCİ ÖNCELİK İNSANLAR
Bursaspor Teknik Direktörü Tamer Tuna Antalya kampında düzenlediği basın toplantısında sert ifadeler kullandı. Yönetimdeki İstifa süreciyle başlayan sonrasında olağanüstü kongreye giden durumla ilgili konuşan Tuna, “Bursaspor birinci öncelik olmalı ama birinci öncelik insanlar olmaya başlamış. Kendilerini öne koyup Bursaspor ikinci plana itildiğinden bunlar başımıza geliyor. Bence hem Bursaspor hem de insanların, bu işle ilgili Bursa camiasına, Bursa şehrine, bu takımın değerlerine, bu takımın tarihine, şampiyon olmuş bu takımın şampiyon gibi her alanda kulüp içi, kulüp dışı gösterilen saygının farkında olsalar aslında onu yaşayacaklardır. Fakat bu saygıyı üretemeyen hale gelmiş bulunuyoruz. Umarım bunu değiştirebiliriz, değiştirebilirler. Bu konuların tamamını emin olun madde madde bugüne geliş noktasından neden görev aldığımı, birçok yalanla karşılaşmamıza rağmen burada oluş sebebimizi umarım Cuma günü daha detaylı bir şekilde açıklayacağım.” ifadelerini kullandı.
SÖYLEMEYE UTANIYORUM
Transfer tahtasına konu olan tutarı söylemeye utandığını ifade eden deneyimli teknik adam, “Daha önce dört, bir tanede de kamp sürecinde çok değerli bir oyuncuyla anlaşmıştık. İkisiyle zaten olmayacak. Prensip anlaşması yaptığımız yurt içindeki oyuncularla görüşmelerimiz devam ediyor. Maalesef o süreyi de geçiriyoruz. Bu krizden kaynaklanan sorunlarla ileride karşılaşacağız. Şehrin önde gelenlerinin çabalarını biliyorum ama sanırım toplantı ve konuşmalardan ibaret. Bu transfer süreci açılmazsa bu takım üstesinden gelemeyeceği birçok sorunla karşılaşabilir. Teknik olarak hazırdık ve çok çalışmıştık. Şu anda o adımlar için son günler diyebilirim. Olmadığı takdirde de bir çözüm bulacağız. Transfer tahtası çok büyük meblağ değil. Utanıyorum bunu söylemeye. Orada bir yönetici olsam bunu sağlayabiliriz. Bursa şehrinde çok kolay. Fakat sanırım Bursa’nın bundan önce yaşadığı krizlerden kaynaklı güvensizlik ortamından birçok gücü olan işadamı bunu yapamıyor.” diye konuştu. YAPAYALNIZ KALDIK
“Burada oyuncularımızla birlikte kendi başımıza yapayalnız kaldığımızda Bursa’dan çok önemli insanların desteği oldu. Onlara teşekkür ederiz ama bu söylediğimiz kriz Bursaspor’u etkileyen bir kriz olacak. Bu transfer tahtasının maddi olarak çok büyük bir yükü yok. Ama oyuncuların gelip gelmemesi adına 5 günlük bir zaman kaldı. Çünkü oyuncular da başka takımları tercih edebiliyor. Ya da buraya olan güvenleri daha da eksilebiliyor.”
YETERLİ OLMAYACAK
“Son gün yapılan transferler var ama biz buraya hiçbir oyuncuyu getirip takımla antrenman yaptıramadık. İçinde bulunduğumuz durum bunu etkiledi. Biz bu takıma çok güvenen insanlarız. Bu takımda kalışımızın bir nedeni de o. Bu oyunculara olan inancımız. Ama bunun da yeterli olmayacağını biliyoruz.” Bir haftada her şey değişti
“Benim burada durmam değil aslında konu. Yönetim de gitmeyecekti ben burada olduğum sürece. Ben bir projeye dahil olarak geldim. Fakat hem kadro olarak ve de yönetimin devam edememesi bizi çok etkiledi. Ben bu devamlılığı Bursaspor’un tekrar Süper Lig’de olması için yapmak isteyen bir teknik direktördüm. Lige çıkamasak dahi seneye bu takımı Süper Lig’e çıkarma arzum vardı. Bunu yapabilecek gücüm de var. Çünkü Bursaspor’a ve taraftarına çok inanıyorum. Onlarla birlikte Süper Lig’de çok özel şeylerin olabileceğine inanıyorum. Kendi kariyerim adına da başlıca düşüncem duydu. Bursaspor’la o eski günlerine dönmesiyle ilgili bir kariyer hedefim vardı. Fakat bu bir haftalık süreç bununla ilgili düşüncelerimizi değiştirdi.”
Kırgınlıktan ziyade…
“Kırgınlığımız olmaz. Ben giden insanların, bitmiş konuların üzerine konuşan bir insan değilim. Fakat, gelişim ve kariyerimin devamı adına neler yapabileceğimle ilgili Bursaspor benim en önemli adımlarımdan bir tanesiydi. Çünkü Bursa şehrine, Bursaspor taraftarına ne kadar güçleri olduğuna, geliş sürecimde aldığım mesajlar beni Bursaspor’a çekti diyebilirim. Bunda sadece yönetimin etkisi yok. Paranın hiçbir etkisi yok. Daha fazla astronomik rakamlar kazanabilecekken istemedim. Bu değil olay. Kırgınlıktan ziyade biraz bu yalanları anlamış olmamıza rağmen içinde oluşumuz. Daha farklı hazırlanabilirdik bu duruma.”
Bırakıp gitmeyi asla düşünmedik
“İstifalar söz konusu olduğunda burada bu oyuncuları asla bırakıp gitmek gibi düşüncemiz olmamıştı. Öyle bir şey de yapmayız, yapamayız zaten. Burada ne kadar süre alırsak alalım, yeni yönetim seçilebilir, başka çalışabileceğimiz, görev alacak çok değerli insanlar olabilir. Biz işimizle ilgili kendimize saygımızı ve bakış açımızı, duruşumuzu, kendi karakter özelliklerimizin yansımasını hissettirmek istedik. Biraz da bu kamp süresince tamamen sahaya odaklanmak istemem, burada var oluşumun sebebiydi.”
Sayısal ve Mevkisel Eksiklerimiz Var
Kampa 13 oyuncu ve 4 kaleci ile başladık. Sayısal ve mevkisel eksiklerimiz var. Hiçbir sezon birbirine benzemiyor. Biz bu süreci iyi yönettik. Motivasyonumuz yüksek ayrılacağız kamptan. Genç takımdan takviyelerimiz oldu. Bursaspor olarak bu konuda şanslıyız. Kamp sürecinde çok değerli bir oyuncuyla anlaşmıştık. Krizden kaynaklanan sorunlar oldu. Şehrin önde gelenlerin çabalarını biliyorum ama sanırım sadece toplantılardan ibaret. Transfer tahtası açılmazsa bu takım üstesinden gelemeyecek sorunlarla karşılaşabilir. Transfer sürecini iyi yönetmeliydik. Teknik olarak her zaman hazırdık. Ancak maddi süreç problemleri oldu. Son günlerdeyiz.