Bursa'da Mina Otizmle Yaşam Derneği, Engelli Çocuk Hakları Ağı projesi kapsamında 8 otizmli bireye ‘öz savunuculuk’ eğitimi veriyor. Eğtim ile otizmli bireylerin haklarını öğrenerek, özgüven sahibi olmaları, istihdama katılabilmeleri için onları hayata hazırlama amaçlanıyor.
Mina Otizmle Yaşam Derneği, Engelli Çocuk Hakları Ağı’nın projesi kapsamında 8 otizmli bireye ‘öz savunuculuk’ eğitimi veriyor. Toplam 12 atölyelik eğitimin sonunda; otizmli bireylerin haklarını öğrenerek, özgüven sahibi olmaları ve sosyal hayatta karşılaştıkları zorluklar karşısında iletişim kurabilmelerini sağlamaları hedefleniyor. Dernek, proje kapsamında verdiği eğitimle otizmli bireylerin eğitimlerini tamamlayıp yetişkin birey olduktan sonra istihdama katılabilmeleri için onları hayata hazırlıyor.
20 Kasım Dünya Çocukları Hakları Günü’nde konuşan Dernek Başkanı Canan Cihan, amaçlarının otizmli çocukların önündeki engelleri kaldırmak ve hakları noktasında kurumlarla iş birliği yapmak olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"İlk tanıyı aldıktan sonra travma geçiren aileler ve annelerle daha çok ilgileniyoruz. Biz eğitim derneği değiliz ama ailelerde ciddi problem sıkıntı oluyor, tanıdan sonra özellikle babalar terk edip gidiyor. Boşanma oranları yüksek bizim ailelerde. Annelerle ilgili çeşitli eğitimler yapıyoruz. Bu noktaları kolay atlatmaları açısından paydaşlarımız var iş birliği yaptığımız danışmanlık ve koçluk firmaları gönüllü olarak üstlendiler. Çocuklarımızın farkındalığın artması noktasında 3-4 yıl üst üste fuarlara katıldık binlerce broşür dağıttık toplumun aydınlanması açısından çünkü ilk tanı ve erken tanı nitelikli eğitim çok önemli nitelikli eğitimin sonunda çocukların hayata daha fazla tutundukları bağımsız olarak hayatlarını sürdürdükleri bilimsel gerçek. Bununla ilgili daha çok otizm eylem planı yapıldı. Temel savunuculuk çalışmaları yapıyoruz. Engelli çocuk hakları ağına da üyeyiz onun yaptığı bir projenin Bursa'daki kolaylaştırıcısı oldu Mina Otizmli Yaşam Derneğimiz. 20 Kasım Dünya çocuk hakları günü. Yaşadığımız dünyada yaşadığımız ülkede ve çevremizde çocukların haklarının gasbedildiğini biz büyükler tarafından farkındayız. Buna biraz dikkat çekmek açısından engelli çocukların toplumda daha rahat yaşaması açısından çok önemli diye düşünüyoruz. Özellikle çocuklarımıza bırakacağımız temiz bir dünya mirasımız olarak o hakkı aslında biz büyükler çocuklara teslim etmek zorundayız."
'ENERJİLERİNİ ATIYOR, RAHATLIYORLAR'
"Burada çocuklarımıza öz savunuculuk eğitimi veriyoruz, engelli çocuk hakları ağıyla ortak yaptığımız bir proje " diyen Mina Otizmle Yaşam Derneği Başkan Yardımcısı Hilal Aydın da şöyle konuştu:
"Biz bu zamana kadar hep çocukların dili olduk onlar adına onları savunmaya çalıştık ama artık çocuklarımız kendi kendilerini savunacaklar. Kendilerini savunmayı öğreniyorlar, kendi haklarını öğreniyorlar. Bir hak ihlaline uğradıklarında bunu fark edebilmelerini sağlamak aslında bizim amacımız. Bu hak ihlaline uğradıktan sonra kendilerini nasıl ifade edeceklerini öğretmek amacımız çünkü, tamam haklarını biliyorlar ama kendilerini nasıl savunacaklarını da öğrenmeleri gerekiyor. Bunun için doğru dili kullanmak doğu kelimeleri kullanmak gibi burada çocuklarımıza bunları öğretiyoruz. Bu çalışma 12 atölyeden oluşan bir çalışma biz şu an 5'inci atölyemizi yaptık bugün devam ediyoruz. Sonrasında çocuklarımız kendi projelerini kendi elleri ile gerçekleştirecekler. Çocuklarımız kendi başlarına A'dan Z'ye proje oluşturup bu projeyi kendi elleri ile gerçekleştirecekler. Bunun özgüveni de tabii ki farklı olacak onlar için. En büyük sıkıntımız aslında 18 yaş sonrası okul bittikten sonra evde kalan çocuklar. Evde çok sıkılıyorlar tek kaldıkça davranış problemleri artıyor biz aslında onlara burada sosyalleşme imkanı da sağlıyoruz. Buraya gelerek hem deşarj oluyor, enerjilerini atıyor, rahatlıyorlar. Davranış problemleri de azalmış oluyor."
'ASELSAN'DA ÇALIŞMAK İSTEYEN, ASKERİ ARAÇ YAPMAK İSTEYEN DE VAR'
Hilal Aydın, "Tamamen kendileri proje seçip yapacaklar. Kendileri 'Çalışmak istiyorum' dediler. Birçoğu zaten 18 yaş üstü hepsi çalışmak istiyor. Onlar için çalışmak bizim gibi bir işe girip çalışmak gibi sınırlı değil onlar için hayatta tutunmak demek. Bu onlar için önemli yer kaplıyor. Çalışmak istihdam edilmek işe yaramak bir iş yapmak yani onlar için çok önemli şeyler bunlar. Çocuklarımızın hayalleri çalışmak, kimisi bir tekstil fabrikasında çalışmak istiyor okulda iplik dokuma öğreniyor. Kimisi de ASELSAN’da çalışmak istiyor, askeri araçlar yapmak isteyen de var. Hepsinin farklı hayalleri var. Burada onları hayata hazırlayıp evet benim bir hayalim var ve ben bunu gerçekleştirmek için ne yapabilirim hangi yolla yapabilirim bunları öğretiyoruz" dedi.