Bursa'da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan sosyal konut müjdesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2025 yaz aylarında sosyal konut seferberliği başlatacaklarını belirterek, "Deprem bölgelerindeki inşaat faaliyetlerinin önemli oranda biteceği yaz aylarında ülkemizde bir sosyal konut seferberliği başlatmayı planlıyoruz. Sabit ücretli vatandaşlarımızın satın alabileceği fiyatlarla 1+1 konutlar üreteceğiz. Böylece konut ve kira fiyatlarında oluşan balon kendiliğinden sönmeye başlayacaktır" dedi.

Haber Giriş Tarihi: 28.12.2024 15:36
Haber Güncellenme Tarihi: 28.12.2024 15:36

2025 yılında enflasyon hedefini tutturacaklarını, faizin düşeceğini de ifade eden Erdoğan, "Faizi kesinlikle indirmeye başlayacağız. 2025 bunun işaret yılı olacaktır. Faiz inecek ki enflasyon da insin. Ben vatandaşlarımızdan fahiş fiyatlı ürün satanları boykot etmelerini istiyorum. Doğalgaz ve elektrikte de ihtiyaç duyanlara daha fazla destek sağlayacağız. Asgari ücret enflasyon hedefinden yüksek olmasına rağmen bizim de içimize sinen, emekçinin alın terinin tam karşılığı tutar değil. Bu rakam istihdam enflasyon ve gelir arasındaki dengeyi gözeten bir rakamdır" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin 8. olağan kongresinde Bursa Tofaş Spor Salonu'nda coşkulu kalabalığa seslendi.

SOSYAL KONUT MÜJDESİ, FAİZLERİN İNECEĞİ SİNYALİ VERDİ

2025 yılı için sosyal konut müjdesini de açıklayan Erdoğan, "Deprem bölgelerindeki inşaat faaliyetlerinin önemli oranda biteceği yaz aylarında ülkemizde bir sosyal konut seferberliği başlatmayı planlıyoruz. Sabit ücretli vatandaşlarımızın satın alabileceği fiyatlarla 1-1 gibi. Bunlarla inşallah sabit gelirli vatandaşlarımızı da konut sahibi yapmanın adımlarını atacağız. Bilhassa yeni yuva kuran gençlerimize bunları tahsis edeceğiz. Böylece konut ve kira fiyatlarında oluşan balon kendiliğinden sönmeye başlayacaktır. Doğalgaz ve elektrikte vatandaşlarımıza sağladığımız destekleri de en fazla ihtiyaç duyanların daha fazla yararlanacağı adil bir modelle yeniden ele alacağız. Akaryakıt fiyatlarının da enflasyonun hedeflerimizi bozmayacak seviyede kalmasına özen göstereceğiz. Lüks ürünler dışında temel ihtiyaç maddelerinin en uygun ulaştırılması için yeni mekanizmalar kuracağız. Para politikası yanı sıra diğer araçları devreye alarak inşallah enflasyonu olması gereken seviyeye indireceğiz. Faizi kesinlikle indirmeye başlayacağız. 2025 bunun işaret yılı olacaktır. Faiz inecek ki enflasyon da insin. Bu adımı atacağız. Bu bizim artık olmazsa olmazımız. Hiç şüphesiz son günlerin en çok tartışılan konusu. 22 bin 104 lira olarak belirlenen asgari ücret rakamıdır. Hemen birileri çatladı, patladı. Kusura bakmasınlar çatlasanız da patlasanız da biz atacağımız adımları hesaplayarak kitabını yazarak atarız. Yüzde 30 artış merkez bankamızın 2025 yılı enflasyon hedefinden yüksek olmasına rağmen açık konuşmak gerekirse bu bizim de içimize sinen, emekçimizin alın terinin tam karşılığı olan tutar değildir ama rakam ortada. Görünen o ki bu hesap yerine oturdu. Bu istihdam enflasyon ve gelir arasında dengeyi gözeten bir rakamdır. Biliyorsunuz asgari ücret çalışana verilecek rakamın en alt seviyesini ifade eden meblağdır. İşveren daha fazla vermek istiyorsa versin. Onların önünü kesen yok. Siz niye bu kadar veriyorsun demiyoruz. Biz tabanı belirliyoruz, daha fazla verebilirsin. Elini tutan yok, cebine müdahale eden yok. Gelişmiş ülkelerde saat ücreti şeklinde belirlenen rakam Türkiye'de aylık maaş olarak uygulanıyor. Büyükşehirde yaşayan kardeşlerimizin çoğu asgari ücret üzerinde çalışıyor. Şu anda 50-60 bin asgari ücret alan işçiler var. Bunlara müdahale edilmiyor. Çalışanlarımız yol, yemek ve sair isimler altındaki ödemelerle fiilen çok daha yüksek ücret alıyor. Biz tüm hesaplarımızı asgari ücret alan bir kişinin rahatça hayatını idame ettirmesi için yapıyoruz. İstihdamda bir kayıp ve gerileme yaşanmasını arzu etmiyoruz. Türkiye’nin rekabet gücünün korunması gerekiyor. Rekabet gücünde bir azalmanın istihdam kaybının faturasını sadece işçi işveren değil millet olarak hepimiz öderiz. Asgari ücret meselesinin bu gerçekler ışığında değerlendirilmesinin hakkaniyete uygun olacağına inanıyorum" diye konuştu.

"ENFLASYON SAPARSA ASGARİ ÜCRETE DÜZENLEME YAPARIZ"

Türkiye ve dünyada olağanüstü gelişme olmazsa 2025 hedefini tutacağını ifade eden Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Hazirandan beri istikrarlı düşüyor. Bu düşüş 2025 yılında daha da hızlanacak. Şayet enflasyon oranında çok ciddi bir sapma olursa, tabii ki biz de buna kayıtsız kalmaz gerekli değerlendirmeleri yaparız. İnancımız o dur ki buna gerek kalmayacaktır. Biz enflasyonu daha da düşürerek sadece asgari ücretlileri değil milletimizin tamamını rahatlatacak şekilde alım gücünü arttırmayı refah seviyesini fiyatları stabil tutarak yükseltmek istiyoruz. Özellikle son birkaç yılda ekonomik programımızı ve küresel rekabet gücümüzü riske atma pahasına asgari ücrette tarihimizin en yüksek artışına gittik. Asgari ücret 2023 Temmuz Aralık döneminde 11 bin 402 lira idi. 438 dolara tekabül ediyordu. 2024 ocakta 17 bin 2 lira yani o günkü kurla 575 dolar oldu. 2025 yılı için 22 bin 104 liraya döviz bazında 629 dolara yükseldi. Asgari ücreti Asya ülkelerinin tamamından yukarıya çıkarmamıza Avrupa seviyesine yaklaştırmamıza rağmen arzu ettiğimiz sonuca varamadık. Bunun temel sebebi ise yüksek enflasyon ve onu da aşan fırsatçılık ve fahiş fiyat artışıdır. Enflasyonu dizginledikten sonra bazı şeylere daha rahat konuşma ve çözüme kavuşturacağız. Milletimizden sabır metanet ve ekonomi programımıza güçlü destek istememizin sebebi budur. Son yıllardaki sıkıntılarımızı tarihe gömeceğiz. Eskiler tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz der. Biz bugün bu fedakarlıkları yapacağız ki önümüzdeki yıllarda rahata kavuşalım. Bu ülkenin cumhurbaşkanı ve ak parti lideri olarak milletime güveniyorum. Bursa’mıza ve teşkilatımıza güveniyorum."