Sönmez Medya'yı ziyaret eden Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, “Mızmızlanma siyaseti benim tarzım değil. Kimse de beni silah dayayıp belediye başkanı yapmadı. Dolayısıyla şikayetçi olmak değil, çözüm üretmek için buradayım” dedi.
Haber: Erhan BEDİR
Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Sönmez Holding’i ziyaret etti. Başkan Özdemir ziyarette, kentsel dönüşümden tarıma, trafik sorunundan çarpık yapılaşmaya kadar Nilüfer’in hem sorunlarını ham da gelecek için planlarını anlattı. Başkan Şadi Özdemir’in ziyaretinde Sönmez Medya Genel Müdürü Burak Özgün, Köşe Yazarı Namık Göz, Genel Yayın ve Yazı İşleri Müdürü Kemal Göz, AS TV Genel Koordinatör Ersin Yıldıran, Magazin Müdürü ve aynı zamanda Şehir Sayfası Editörü Erhan Bedir ve Yurt Haberleri Editörü Tuğba Öz ve Spor Müdürü Süha Gürsoy ağırladı. Kentsel dönüşüm çalışmalarını değerlendiren Başkan Şadi Özdemir, “Parsel bazlı dönüşüm, sadece nüfusu yoğunlaştırıyor. Bu hepimizin sorunu. Bireyselden çok kamu yararını düşünerek, ortak çözüm üretmeliyiz. Aksi halde nefes alacak alan kalmayacak. Biz, bölgesel dönüşümden yanayız. Sorunları geçiştirmek derdinde değil, çözüm derdindeyiz. Dönüşüm demek sadece yaşayan insan sayısını değil, otopark sayısını, metrekareye düşen yeşil alan sayısını, altyapı hizmetini, eğitim ve sağlık hizmetlerini de düşünmek zorundayız. Parsel bazlı da ada bazlıda kentsel dönüşüm kolay yapılır ama sorunlarımızı çözmez. Akıl kullanan devlet karar alıyor olsa Nilüfer’de Osmangazi’de değil, Yıldırım’da kentsel dönüşümü yapar. Tabii kentsel dönüşümden daha çok rant meselesi olunca işin içinde Nilüfer para ediyor öbür taraflar para etmiyor. O yüzden Nilüfer’de kentsel dönüşüm yapılması gereken bina sayısı çok. Tabii ki bu işlerin hepsi ticarileşmiş” dedi.
35 YIL ÖNCE YAPILANI YAPAMIYORUZ
Özdemir konuşmasına şöyle devam etti; “Parsel bazlı dönüşüm yapılıyor daha çok bina yükseltilerek sorun çözülmeye çalışılıyor. Bu sorunu çözmüyor bu sorunu daha da büyütür. Sadece binayı sağlam hale getirir, altından deprem fay hattı geçiyorsa yine geçiyor. Sallanınca yine yıkılır. Binaları yükselttiğin zaman kişi başına düşen yeşil alan azalır, sosyal donatı alanı azalır, okul alanı azalır, sağlık alanı azalır, altyapı ihtiyaca cevap vermez. Otopark ve trafik sorununu dile bile getiremiyorum. Bütün ihtiyaçların yenilenmesi gerekir. Ataevler Bölgesi’nin dönüşüm öncesi nüfusu 18 bindi şimdi 48-50 bin civarına ulaştı bile. Daha da onlarca dönüşümü yapılan yapı var bölgede. Böyle bir kent olur mu kişi başına 30 metrekare düşüyorsa 10 metrekare düşecek. Bir arabalık otoparka 27 araba park edecek olabilir mi? Parsel ve ada bazlı kentsel dönüşüm kolay yapılır ama sorunu çözmez. Bunun örneği 1990’lı yıllarda yapılmış. Murat Karayılçın döneminde Ankara’da Portakal Çiçeği Vadisi Kentsel Dönüşüm Projesi şimdi bizim yapmaya çalıştığımız gibidir. Orada iki tane kentsel dönüşüm yapıldı. Bir tanesi Portakal Çiçeği Vadisi diğeri ise Dikmen Vadisi. Dikmen Vadisi kaçak konutların olduğu yer. Bizim Nilüfer Portakal Çiçeği Vadisi’ne uygun kentsel dönüşüm alanıdır. 34 yıl önce yapabilen akıl bugün Bursa’da bunu yapmıyor.”
SİYASET BİRAZ POPÜLİZM İŞİ
Bütün belediyelerin finansman sorunu olduğuna dikkat çeken Başkan Özdemir, “Siyaset biraz popülizm işi toplumsal beklenti de bu yönde. Yani bizden istenen taleplere bakıyorum. Yolumu aydınlat diyor bizle ne alakası var. Okul, yurt ve cami yaptır diyor, aile sağlığı merkezi yaptır diyorlar, bu hizmetlerin belediye ile alakası yok. Belediyenin görevi değil. Ama kolay erişilebilir belediye olduğu için vatandaş bunları hep belediyeden bekliyor. Otobüs altyapı büyükşehrin işi ama ilçe belediyesine kolay eriştiği için bizden talep eder. Şöyle bir algı var vatandaş da belediye her şeyi yapmalı. Biz de diyoruz ki arkadaş bu para benim değil, sizin paranız vatandaşın parası ben sadece adaletli dağıtabilirim bunu. Paranız kadar iş yapabilirim. Belediyenin kaynağının başka yerden geldiğini düşünüyor insanlar öyle bir şey yok. Biz sonuçta vatandaşın kendi parasını harcıyoruz. Başkanım biraz daha fazla konser yapın diye talepte bulundular. ‘İstediğiniz kadar yaparım para sizin’ dedim ama konser yaparken park yapmaktan, kreş yapmaktan vazgeçmek lazım. Bütçe sorunu var mı var dengesiz mi dengesiz. Sürdürülebilir mi bence sürdürülebilir. Bir toparlanması gerekiyor biraz zamana ihtiyacımız var. Önümüzdeki yıl da biraz sıkıntı çekeriz ama 2026’da bütün bunları toparlamış oluruz” dedi.
MIZMIZLANMA SİYASETİ BENİM TARZIM DEĞİL
Şikayet mekanizması gibi bu konuları her yerde konuşmak istemediğini ifade eden Özdemir, “Çok borcumuz var da işte ne de bilmem ne de buna mızmızlanma siyaseti diyorum. Mızmızlanma siyaseti benim tarzım değil. Kimse de beni silah dayayıp belediye başkanı yapmadı. Hatta belediye başkanı olayım diye kulis de yapıp uğraştım. Bu benim talebimdi sorunu da biliyordum. Dolayısıyla olaydan şikayetçi olmak benim tarzım değil. Finansmanla ilgili sıkıntı var mı var dengeler bozuk mu bozuk toparlanabilir mi toparlanabilir. Neye ihtiyaç var zamana ihtiyaç var. Bir de Nilüfer halkı belediye ile dayanışan bir belediyedir. Nilüfer halkına teşekkür ediyorum. Hem talep eder hem eleştirir hem de dayanışma gösterir. Nilüfer’in gücü nilüfer’i ayağa kaldırır. Kısa vadede sorun olsa dahil buraları bir sorun olarak görmüyoruz. Herkes nilüfer’de yaşamak istiyor. Burada yaşam kalitesi güvenlik özgürlük özellikle kadınlar için çok daha kıymetli. Şu anda 450 kişilik bir yurt projemiz var. İstanbul’da bir iş insanı 5 Milyon dolar vereceğini söyledi. Geri kalanı bağışçı ve kendi imkanlarımızla yapacağız. Nilüfer’de 200, 300 milyon TL bağış yapabilecek hayırseverler var. O yüzden onlara güvendiğim için hem işleri yapar hem de bütçeyi düzeltirim. Nilüfer’e güveniyorum. Nilüfer’in değerlerine sahip insanlara güveniyorum. Katı atık bedelleri bu sene alınacak bizim meclisten de geçti. Büyükşehir direniyordu. Artık bir noktaya geldik. AK Parti tarafı da bunu talep ettiğini söyledi. Zaten yasal olarak almak zorundayız. Buradan yaklaşık 400 milyon lira gibi bir gelir bütçeye destek olacak. O paraya her sene harcayıp karşılığını almıyorduk” diye konuştu.
TARIM ALANLARINA ÇİVİ ÇAKTIRMAYIZ
Tarım alanlarında binaların yükseldiğine dikkat çeken Başkan Özdemir, “Tarım alanlarına binalar yükseliyor. Bunlarla ilgili özellikle tarım alanlarıyla ilgili hiçbir şekilde müsamaha göstermeyeceğiz. Gördüğümüz her şeyin üzerine gidiyoruz. Biz bazen her şeyi göremiyoruz. Gördüğünüz her şeyi bizimle paylaşın. Biz de bunların üzerine gidelim. Dört hassasiyet, gençler, kadınlar, dezavantajlı gruplar ve tarım alanları. Dört konuda hassasiyetimiz yüksek. Tarımın canlanmasını arzu ediyoruz. Enginar festivalinde önceki yılların iki katı kalabalık vardı. İnsanlar alana giremedi. Oradaki ihtiyaçları gördüm ama olağanüstü ilgi vardı. 300 dönüm alana ekiliyor enginar. Satma sorunumuz da yok. Ne üretiyorsak satılıyor. Daha önce bin dönüme ekiliyordu. İyi fiyata satılırsa ürünü ekmekten vazgeçmezler. O yüzden onların desteklenip ayağa kaldırılması gerektiğine inanıyorum. Bugün 14 Mayıs Çiftçi Bayramı, çiftçilerin bayram edecek hali kalmamış. Biz Nilüferin çiftçinin bayram edecek hale gelmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
2 KATLI BİNAYA ÇÜRÜK RAPORU!
Bursa’nın son günlerde en çok tartıştığı Carrefour arazisi için de açıklamalarda bulunan Başkan Şadi Özdemir, “Carrefour arazisine yüksek yoğunlukta yeni inşaat projesinin yapılması, bölgeyi daha da sıkıştırır. Bana göre orada bir inşaat yapılmamalı. 2 katlı AVM binası için çürük raporu alınmış, muhtemelen oradaki hak sahiplerinin buradaki rapora itirazları var. Neden çürük onu da bilmiyorum. Çürük raporu da Bursa’dan alınmamış, bu çürük raporundan dolayı Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı belediyemize yazı gönderdi ‘çürük raporu var. Binanın boşaltılmasına yönelik tebligatları yapın’ dedi. Biz de yasanın gerekliliğini yaptık. Bana göre orada herhangi bir inşaat yapılmaması lazım. Orada mevcut yoğunluk zaten bölgeyi kilitlemiş durumda, orada 100 bin metre arsa var. 2 emsali varsa 200 bin metrekare inşaat demektir. 2 bin konut veya 4 bin tane 50 metrekarelik işyeri demektir. Bu yoğunluğu oraya yüklemek demek burayı tamamen içinden çıkılmaz hale getirmek demek. Biz kendi mücadelemizi yapacağız” dedi.