Hava Durumu

Sigortalı çalışanın vefatı halinde mirasçılarına sadece kıdem tazminatı ödenmesi yeterli değildir aynı zamanda ölüm tazminatı da ödenmelidir

Yazının Giriş Tarihi: 07.10.2019 08:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.10.2019 08:05

Herkes hayattayken alabileceklerinin hesabını yaptığı için ölüm tazminatı pek kimsenin aklına gelmiyor. Günümüzde de zaten ölüm pek kimsenin aklına gelmiyor. Hafta içinde yakını vefat eden bir arkadaşımız sorunca konunun daha iyi anlaşılması için ölüm tazminatını detaylı bir şekilde açıklamaya karar verdim. Doğrusu ölüm tazminatını sorunca vefat eden kişinin gazeteci olduğunu veya iş kanununda düzenlenen toplu sözleşme kaynaklı doğum/ölüm/evlenme yardımı gibi bir durum olduğunu düşünmüştüm. Sonra biraz araştırma yapınca Borçlar Kanunun'da yapılan yasal düzenlemelerle 01.07.2012 tarihinden itibaren zorunlu hale getirilen ölüm tazminatının kastedildiğini anladım. Normalde bir işçinin vefat nedeni ne olursa olsun ölümü halinde diğer şartlar da sağlanmışsa kıdem tazminatı hakkı doğmaktadır. Bu nedenle mirasçılarına kıdem tazminatı ödenir. Ancak ölüm tazminatı genelde mirasçılar tarafından bilinmediği ve talep edilmediği için bununla ilgili işverenlerce bir ödeme yapılmadığı görülmektedir. İşverenler tarafından sadece kıdem tazminatı ödenmesi tek başına yeterli değildir. Bunun yanında ölüm tazminatı da ödenmelidir.
Genelde işçi işveren ilişkisi akla gelince hemen iş kanunu devreye giriyor. Ancak ölüm tazminatı iş kanununda olan bir yasal düzenleme değildir. Borçlar kanununda düzenlenmiştir. 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun İşçinin Ölümü başlıklı 440. maddesinde; "Sözleşme işçinin ölümüyle kendiliğinden sona erer. İşveren, işçinin sağ kalan eşine ve ergin olmayan çocuklarına, yoksa bakmakla yükümlü olduğu kişilere, ölüm gününden başlayarak bir aylık; hizmet ilişkisi beş yıldan uzun bir süre devam etmişse, iki aylık ücret tutarında bir ödeme yapmakla yükümlüdür." Şeklinde hüküm bulunmaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu ve 854 sayılı Deniz İş Kanunu'nda ölüm tazminatına yer verilmemesine karşılık, 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkındaki Kanuna göre "Gazetecinin ölümü sebebiyle iş akdinin sona ermesi halinde, eşi ve çocuklarına ve bunlar bulunmadığı takdirde geçimi kendisine terettüp eden ailesi efradına müteveffanın aylık ücretinin üç mislinden az olmamak üzere, kıdem hakkı tutarında ölüm tazminatı verilir." Hükmünden de anlaşılacağı üzere ilgili kanunda "ölüm tazminatı" düzenlenmiştir.
Ölen işçinin/gazetecinin belirli bir süre kıdemi olması zorunlu değildir. İşçinin/gazetecinin vefat gerekçesinin önemli olmadığını da ifade ettik. İlave olarak bu konuda eklememiz gereken bir diğer konu ise işçinin/gazetecinin iş kazası nedeniyle ölümüdür. Eğer iş kazası nedeniyle vefat söz konusu olursa, zaten destekten yoksun kalma ve manevi ıstırap nedeniyle maddi manevi tazminat devreye girmektedir. Mahkeme kararıyla ödensin veya davaya dönüşmeden mirasçılar ile karşılıklı anlaşma ile maddi, manevi tazminatın ödenmiş olması halinde bile işverenin ölüm tazminatı ödeme yükümlülüğü sona ermemektedir. Ölüm tazminatının ödenmesinde işverenin bir kusurunun veya kabahatinin olmasına bakılmaz. Ölümün nerde veya nasıl gerçekleştiği bile önemli değildir. İntihar veya cinayet olup olmadığına bakılmaz. Bakılacak bir tek husus var o da hizmet akdinin devam edip etmediğidir. Hizmet akdi devam ediyorsa ölüm tazminatı ödenmesi zorunludur.
Ne kadar ücret ödeneceği konusunu biraz daha detaylı açıklamakta fayda görüyorum. Borçlar kanununa göre işlem yapılacak olan ölümlerde işçinin sigorta primine esas son kazancı yani brüt ücreti dikkate alınarak hesaplanır. Bu tutardan sadece damga vergisi kesintisi yapılır. Başka bir kesinti söz konusu olmaz. Ölüm tazminatı ödemesinden sosyal güvenlik primi kesintisi de yapılmaz. Bir günden 5 yıla kadar olan çalışma sürelerinde bir aylık ücret tutarında, beş yıldan fazla olanlarda ise iki aylık ücret tutarında ölüm tazminatı ödenir. Dikkat edilmesi gereken bir önemli ayrıntı da kıdem tazminatında olduğu gibi en az bir yıllık bir çalışma süresine gerek olmamasıdır. Bir gün dahi çalışmış olsa ölüm tazminatı ödenir. Bilindiği gibi kıdem tazminatında zamanaşımı süresi 2017 yılından itibaren 5 yıla düşürüldü ancak borçlar kanununda genel zamanaşımı hâlâ 10 yıl olduğundan ölüm tazminatı da 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Ancak Basın İş Kanunu'na göre ödenecek ölüm tazminatının tutarında durum biraz daha farklıdır. Kanunda "kıdem hakkı tutarında" denildiği için aynı kıdem tazminatındaki gibi giydirilmiş brüt ücret üzerinden hesaplama yapılması gerekmektedir. Giydirilmiş brüt ücretten kasıt, brüt ücrete ilave olarak parayla ölçülebilen ve süreklilik arz eden diğer hakların da eklenmesidir. Yani yemek, yol, giyim, yakacak vb. yardımların da eklenerek bulunan ücrete giydirilmiş ücret denilmektedir. O yüzden hizmet akdi devam ederken ölen gazetecinin kıdemi ne olursa olsun en az 3 aylık giydirilmiş ücret dikkate alınarak ölüm tazminatı hesaplanmalıdır.

OKUYUCU SORULARI

Soru: Sigortalı olarak çalışıyorum. Doğum yaptım. SGK' nın emzirme ödeneği verdiğini duydum. Ben de faydalanabilir miyim? Ne kadar süre için verilmektedir? (Gamze DUMAN)

Cevap: Doğumdan önceki 15 ay içinde en az 120 gün prim ödenmiş olması şartıyla 2019 yılında geçerli olan 180 TL tutarındaki emzirme ödeneğini alma hakkınız var. Her bir çocuk için bir kez alınmaktadır. Herhangi bir başvuruya gerek yok. İşyeriniz iş göremezlik raporunuzu onayladığında geçici iş göremezlik ödemeniz ile birlikte varsa tanımlı banka hesabınıza yoksa PTT ye adınıza gönderilmektedir. 2 ay içinde almanız gerekmektedir. E-devletten sorgulama yapılabilmektedir.

Soru: 05.03.1996 tarihinde bir konfeksiyon atölyesinden bir gün sigortam var. Yıllarca çalışamadım. 1965 doğumluyum. Eşimi kaybettikten sonra tekrar çalışmaya başladım. Son olarak 2010'dan beri çalışıyorum. 2887 gün primim var. Ne zaman emekli olabilirim. (Zekiye ALÇI)

Cevap: 1996 yılındaki bir günlük sigortanızın avantajıyla 15 yıl 58 yaş 3600 gün veya 20 yıl 52 yaş 5825 gün şartlarıyla emekli olabilirsiniz. Buna göre sizin için avantajlı olan 15 yıl 58 yaş 3600 gün şartıdır. Eksik olan 713 günü tamamlarsanız 58 yaşınızda yani 2023 yılı doğum tarihinizde emekli olabilirsiniz.

Soru: 2003-2007 yılları arasında yaklaşık 4 yıl çalıştım. Daha önce de hiç çalışmam yok. Sonra çalışmadığım için emekli olamıyorum. Yatırdığım primleri geri alabilir miyim ne zaman? (Süreyya KUMOVA)

Cevap: Yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli olan yaş şartını doldurduğunuz tarihte diğer şartlardan dolayı emekli olamıyorsanız adınıza yatırılan primleri toptan ödeme olarak geri alabilirsiniz. Sizin için 58 yaş 7000 gün veya 58 yaş 25 yıl ve 4500 gün şartları geçerli olduğu için 58 yaşında bu şartları sağlayamazsanız toptan ödeme ile yatırılan primleri geri alabilirsiniz.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.