Çok kritik bir cumartesi.
Hayati önem taşıyan bir hafta. Dönüm maçı da diyebiliriz.
Bu da kaybedilirse Bursaspor korku tüneline girer, kâbus başlar.
Böylesine bir maça, "Ceza ve olaylar" ile gelinmemeliydi.
Gelişmeler büyük hata.
Divan Kurulu ve eski kaptanların dün Özlüce'de Yeşil-Beyazlı futbolcular ile bir araya gelmesi, ardından Vali, Belediye Başkanı ve Emniyet Müdürü'nün de güven ve destek vermesi çok önemli. Olayların takımda yarattığı gerginlik ve üzüntüyü yumuşatmak zorundayız.
Yoksa, Gaziantep maçına rahat bir kafa ile çıkmak mümkün değil.
Sıra taraftarlardadır.
Cumartesi günü cezaya rağmen herkesin Arena önüne gitmesi, girişte Bursaspor otobüsünü karşılayıp takıma sahip çıkması, kırılan kalpleri bozulan moralleri tamir etmesi gerekmektedir.
Böylesine bir maça çıkarken dışarıda da olsa verilecek en etkili destek bu olacaktır.
"Büyük camiayız" diyorsak, bunun örneklerini de vermek şarttır.
Olaylar Bursaspor Yönetim Kurulu'ndan istifa getirdi.
Tamam, otobüsün kapısını açmak büyük hata ama, gereksiz beyanlar ile beklentileri yüksek tutmak, gereksiz sahiplenmelerde bulunmak da büyük hata değil mi?
Onlar da niye istifa etmiyor?
Divan Başkanı İdris Sevinç'in, "Felaket göz göre göre geldi" sözleri gerçekten tam isabet.