Bir tarafta Burak, diğer tarafta?

Şu Beşiktaş yenilgileri de kabak tadı vermeye başladı ama yapacak bir şey yok.
Bir tarafın gol ümidi Burak Yılmaz, diğer tarafınki ise Umut veya Kubilay. Fark ortada, onun için yapacak bir şey yok.
Direnemediğine göre de yenilgi kaçınılmaz.

Samet Aybaba 2-0'dan sonra, "Gol atma becerimizi geliştireceğiz" diyor. Tamam da Bursaspor ağustostan bu yana doğru dürüst gol, hatta penaltı atamıyor. Lig'in de sonu yaklaşmakta. Şimdi yeni mi geldi aklına. Aybaba acaba bu gelişimi ne zaman yapacak?
Artık mecburen olayları günlük yaşamaya başlıyoruz. Hiç sevilmeyen bir ifadedir ya; "Önümüzdeki maça bakıcaz"
Bursaspor için de asıl önemli olan bu haftaki Rizespor maçı. Bir nevi kader mücadelesi. Galibiyetten başka yolu da bulunmuyor.
Dikkat ederseniz Rize ve Erzurum müthiş bir direnç içine girdiler. Ara transferdeki yenileri de cabası. Kısa sürede takımlarına uyum ve katkı sağladıkları ortada.
Asıl üzerinde durulacak konu da bu.

BU KADAR LAÇKALIK OLMAZ

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü var mı yok mu belli değil. Gelişmeler, "Bu kadar da laçkalık olmaz" dedirtiyor.
Milli Takım'ın başında güya Lucescu var. Ama gel gör ki, adam hep Romanya'da. Dinamo Bükreş takımının Teknik Direktörü Redniç ile boğuşuyor. Ardından Rumen basınına konuşuyor, Türkiye'deki yabancı futbolcu kuralını eleştiriyor. Sanki TFF Bükreş büro memuru.
Ya TFF Türkiye'de ne yapıyor?
Oturuyor Başkan Fikret Orman ile birlikte Beşiktaş teknik adamı Şenol Güneş ile görüşüyor."Milli Takım'ın başına gelir misin?" diye.
Kimin ne yaptığı belli değil. Ancak herkes işinin başında.
Zavallı futbolumuz, zavallı Milli Takımımız, zavallı dolarlarımız, eurolarımız.