Okurum Mehmet Bektaş’ın yakınmalarını dinlerken aklıma hüzün dolu ‘Kara Tren’ türkümüz geldi..
Nasıl gelmez efendim; işte buyurun, bu da ‘yeşil tren’ macerası:
***
“1 Kasım 2016 Salı günü sabahı işime ulaşabilmek için Hamitler/Fethiye BursaRay İstasyonu’na gittim.
İşine yetişmek isteyen pek çok yolcuyla birlikte 07.00’de istasyona gelmesi gereken seferi bekledik. Ama ne gezer?.. Gelmedi!.
Beklemeye devam ettik. Çünkü istasyondaki panoda 07.09’da da sefer olduğu belirtiliyordu.
Çaresiz 07.09 seferini beklemeye başladık. Ama ne gezer?. Gelen giden yok!. Beklemeye devam. Bu kez panoda belirtilen sefer saati 07.19’u beklemeye başladık
Ama ne gezer. Yine gelen giden yok!.
Acaba seferler iptal mi edildi diye merak edip güvenlik elemanına sordum. ‘Gelir efendim’ deyip geçiştirdi..
İstasyonda belirtilen telefonu arayıp bilgi almak istedim ama o telefondan da karşıma Mimarlar Odası çıkmaz mı?.
Saat 07.30’a kadar tüm yolcular orada boşuna bekleyip durduk. Bu sırada ne bir aydınlatıcı bilgi verildi, ne de anons yapıldı..
Panoda sefer saatleri yazıyor olabilir ama gerçekleşmiyor. Gerekli açıklama yapılsaydı onca insan işine yetişebilmek için belki farklı bir alternatifte bulabilirdi.
Ayrıca sabah saatlerinde BursaRay seferlerinin sıklaştırılacağı açıklanmıştı?
Maalesef açıklamalar gerçeği yansıtmıyor?. Neden?.. Ulaşım sorunu böyle mi bitecek?..”
Mehmet BEKTAŞ
TEŞEKKÜR PANOSU
Ağacımız budandı
“Yıldırım ilçemizdeki Ortak Sokak’ta bulunan evimizin önünde, babamın yirmi yıl kadar önce diktiği incir ağacının yüksekliği dördüncü kata kadar ulaştı.
Bu yüzden ağaçın budanması gerekiyordu. Fakat elimizdeki imkanlarla bu budamayı yapamayacağımızı anlayınca Yıldırım Belediyesi’nden yardım istedim. Belediye Park Bahçeler Müdürlüğü talebime büyük duyarlılık gösterdi ve gelen bir ekip ağacımızı sağlıklı bir hal alması için itina ile budadı.
Yıldırım Belediyesi’ne, Park Bahçeler Şube Müdürlüğü yetkilileri ve sorunu halleden ekibe açık teşekkürlerimizi sunarız.”
Serkan YAZICI
Havuz çevresi ve topuklu ayakkabılar
“Ulucami ile Orhancami arasındaki meydanın ortasında bulunan havuzun çevresi bir süre önce baştan aşağı yeniden ele alınıp düzenlendi.
Bu çalışmalar esnasında meydanın ortasındaki bazı yerler ve havuz çevresindeki zemine de yeniden taşlar döşendi.
Ama yapılan işçiliğe hiç dikkat edilmemiş olacak ki, tüm zeminde taşların bazıları yüksek, bazıları alçak ve aralarında da açıklıklar var.
Buradan geçen ve topuklu ayakkabı giyen hanımlar güç durumda kalıyor. Topuklar zemin taşları arasına giriyor veya göçüp alçalmış taşlar yürürken insanın dengesini bozuyor.
Burası her gün yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri olduğu gibi tarihi camilere sahip ve tarihi Kapalıçarşı’ya da girişte kullanılıyor. Yani yaya vatandaşların en çok kullandıkları bir bölge.
Çevre zemininin tekrar ele alınması ve sağlam şekilde düzenlenmesi gerekir.
Biraz duyarlılık lütfen..”
A. Melis EREN