Hava Durumu

Yönetim 'İngilizce' biliyor (mu?)

Yazının Giriş Tarihi: 30.05.2018 07:37
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.05.2018 07:37

Bursaspor'un yeni yöneticilerinin listesini inceledim. Başkan dahil 13 yönetici tam 12 dil biliyor.
(Valla congratulations!)
Başkan Ali Ay'ın bildiği 'yabancı dil' yok. Yönetici Nihat Arı'nın da.
Kalan 11 yönetici toplam 12 dil biliyor. Çünkü yönetici Ömer Faruk Şahin hem İngilizce biliyor hem Almanca. Totale baktığımızda yabancı dillerin yöneticilere dağılımı şöyle:
9 yönetici İngilizce, 2 yönetici Almanca, 1 yönetici Fransızca.
Bizim yöneticilerin yabancı dilleri 'Kapıkule'den çıktıktan sonra da 'işlevsel'se, ne ala!
Yok eğer, 'okulda hangi yabancı dilin dersini aldınız!' düzeyindeyse, yandı gülüm keten helva.
Öyle veya böyle, bu kadar çok lisan bilen bir ekibe, önümüzdeki sezon 'Avrupa Kupaları'ndan birini hedefe koymak yakışır diye bağlayalım konuyu...

Temel Reis 'photoshop' kurbanı!
Te vakti zamanında demiştim. 'Photoshop' icat olununca medyada mertliğin bozulacağını.
Misal ismi bende saklı Cem Uzan diye bir 'Genç' lider vardı, 150 kişiyle miting yaptığı halde, mitingin fotoğrafını kendi gazetesine 15 bin kişiyle miting yapmış gibi basardı. (Kopyala yapıştır!)
Geçen gün gördüm, Muharrem İnce'yi camide bisikletle geziyor gibi montajlamışlar.
Sürrealist bir çalışma olmuş.
Daha sürreali, bu aralar Temel Reis lakabıyla anılan, Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu'nun başına gelen.
Adamın birinin elde rakıyla fotoğrafından kafasını kesip Temel Reis'in kafasını eklemişler. Mübarek gün neden bahsettiriyorlar bana.
Siz de aynı fikirde misiniz bilmem, komik bir tarafları olmasa, valla korkulur bu heriflerden!

Koyun can, kasap Nusr'et!
'Koyun can derdinde, kasap et derdinde' diye bir laf var ya. Şu fotoğraf tam da sanki bu konuda çekilmiş: Koyun can derdinde, kasap Nusr'et!..
Efendim geçen cumartesi akşamı Real Madrid ile Liverpool Şampiyonlar Ligi finalinde karşılaştı. Liverpool kupayı kaptırdı Real'e ama Real'in 'real' kasaplarından Sergio Ramos son dönemde futbolun en yükselen değeri Mısırlı Mohamed Salah'ı revire gönderdi.
Adamın omuzunu eline verdi.
Liverpoollular kadar bu duruma herhalde milli takımda bir süre oynayamayacağı için Mısırlılar da üzüldü.
Peki, gelelim bu fotoğrafın perde arkasına.
Herkes sosyal medyada 'koyun can, kasap et' muhabbeti yaptı ama, işin aslı farklı.
Endüstriyel futbolun bir gereği de bu.
İnternet ve medya fenomeni olduğundan bu yana Nusret'in her gün bir cinslik yapması şart.
'Marka değeri'ni korumak için. Ve UEFA'da tıpkı bütün kulüpler gibi netice itibariyle ticari bir organizasyon.
Öyleyse bu fotoğrafa poz verenler asla ve kat'a 'beleş veya gönüllü' çalışmıyorlar.
Yani Nusret bastırmış parayı UEFA'ya, 'ben' demiş 'maçtan sonra Salah'la Ronaldo'yla falan fotoğraf çektirecem!'
Salah'ın bu halde fotoğraf çekilecek hali mi var. Yok. Ama parası önceden ödenmiş bir hizmet bu.
Yani burada Salah mal veya hizmet, müşterisi de Nusret.
Hizmet alan- hizmet veren durumundalar.
NOT: NBA'de bunun alası yapılıyor. Vasat bir basketçi bile maçtan sonra imzaladığı her top veya forma için 7 dolar alıyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.