Hava Durumu

Soykırım deme hakkın var mı senin Hollanda!..

Yazının Giriş Tarihi: 24.02.2018 08:35
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.02.2018 08:35

Herkes soykırımdan söz edebilir belki ama Hollanda, asla!
Çünkü, bu memleketin çok yakın yıllara ait çok acayip bir defosu var, bu meşum sözcüğe ilişkin.
Yıl 1995. Yani neredeyse dün. Srebrenitsa, BM Barış Gücü olarak görev yapan 600 Hollandalı askere emanet.
Radko Mladiç komutasındaki Sırplar kente gelip 30 Hollandalı askeri rehin alıyor. Hollandalı komutan sırf kendi askerlerinin canını kurtarmak amacıyla Mladiç'le anlaşıyor ve 'güvenli bölge' ilan etmek için silahtan arındırdığı halkı, Mladiç ve katillerin eline teslim ediyor.


Mladiç ve Hollandalı komutanın bu anlaşmayı yaptıklarına ilişkin görüntüler, halen Youtube'da izlenebilir. Şampanya falan da içiliyor bu anlaşma sırasında ve...
Hollandalılar gittikten sonra, soykırım başlıyor.
Resmi kayıtlara göre tamı tamamına 8 bin 372 Boşnak kadın çocuk yaşlı demeden sadece Boşnak ve Müslüman oldukları için katlediliyor.
Srebrenitsa, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra hem de Avrupa'nın göbeğinde herkesin gözü önünde yapılan en büyük 'insan katliamı ve etnik soykırım' olarak dünya tarihine geçmiş, insanlığın en büyük utançlarından biridir.
Daha çok şey yazılabilir, söylenebilir...
Bugüne kadar 30-40 ülke tanıdı tırnak içinde 'soykırım'ı.
Ha bir eksik bir fazla, çok fark etmez aslında.
Ve fakat, bu toplara hiç girmeyecek bir ülke varsa, yakın yıllardaki utanç verici sorumsuzluğu gereği, o da kesinlike Hollanda...

Şu tablo sana ne anlatıyor?

Soruyu oda komşum İlhami Yıldız'a sordum. '50 milyon dolar anlatıyor abi' dedi. Meğer haberi benden önce okumuş! Hakikaten 50 milyon dolara satılmış bu tablo.
Ve o kırmızılıklar ne biliyor musunuz?
Bildiğiniz ketçap. Yani baba almış marketten bir şişe ketçabı. Geçmiş tuvalin karşısına yuvarlak yuvarlak sıkmış. Ve olmuş sana 1 dolarlık ketçap, 50 milyon dolarlık ketçap!
Sanatseverin biri de açık artırmada bastırmış parayı almış.


Ressamımızın adı Cy Twombly.
Satış gerçekleştikten sonra kimi sanattan anlamayanlar (!) '2 yaşında çocuk ketçap şişesiyle yalnız bırakılmış gibi' şeklinde yorum yapmak istemişler ama yapamamışlar. Çünkü bu tip eserlere bu tarz yorumlar yapanlar 'modern sanattan anlamamak' yaftasına maruz kalırlar.
Dolayısıyla ben de, 'Ne zaman çubuk makarna yesem ben de tabağı böyle ketçaplıyorum!' demiyorum. Yerine sanatçının neo-ekpresyonizmden etkilendiğini söylüyorum. Çünkü tablo adını Roma mitolojisindeki şarap tanrısı Bacchus'dan almış.
Daha büyük yorum Tate Modern Müzesi tarafından yapılmış:
'Kırmızı, şarabın ve aynı zamanda kanın rengi. Bu eserler Tanrı ile ilişkili hem bedensel zevki hem de şiddetli ahlaksızlığı yansıtıyor'
Sanat otoriteleri tarafından 'son yüzyılın en büyük sanatçılarından biri' kabul edilen ressamımızın en ucuza giden eseri 15 milyon dolardan başlıyormuş.
Öteki eserleri bilmem, bu eserde bana göre sanatçının tek şansı, kırmızı şarap, kan ve ketçabın hemen hemen aynı renk olması...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.